And then he died traducir turco
315 traducción paralela
At the top, he cried out Miss Helen... and then he died.
Son nefesinde, Helen diye bağırdı.
He damn near killed me... and then he died very badly himself.
Beni az daha öldürüyordu... Sonra çok kötü bir biçimde öldü.
This wonderful man happens to me and then... And then... And then he died!
Bu harika erkek hayatıma girdi ve sonra ve sonra da öldü!
And then he died.
Sonra öldü.
And then he died.
Sonra da öldü.
Not then, but... He was in a coma for a year and then he died.
Öyle değil, ama... 1 yıldır komadaydı ve geçen günlerde öldü.
Just that maybe they shook his hand and then he died.
Belki de yalnızca elini sıktılar ve öldü.
Yeah, and then he died.
Evet, ve sonra öldü.
And then he died.
Ve sonra öldü.
And then he died.
Sonra babam öldü.
And he died last summer, and then I took this job.
Geçen yaz o da öldü ve ben de bu işe başladım.
Then when he got sick and died, you couldn't cope with this sense of guilt.
Sonra o hastalanıp öldüğünde suçluluk duygusuyla başa çıkamadınız.
Then when she died, he just sat and cried.
Ama annem ölünce, oturup ağladı.
And then, the day it was finished was the day he died.
Sonra bittiği gün öldüğü gündü.
Because when he died so soon afterwards I began to wonder. Oh, no. And then, Mrs. Lansquenet...
Hayır, çünkü o konuşmadan hemen sonra öldü, ürkmüştüm ardından Bayan Lansquenet...
He was working and said he was tired. Then he suddenly died.
Çalışıyorken yorgun olduğunu söylemiş ve birden ölüvermişti.
I must tell you that Laius had had the child, our son, taken, and had his feet tied up. Then he had him thrown off a mountain where he died.
Sana söylemeliyim ki Laios çocuğu tutturup ayaklarını bağlattı ve onu bir dağa attırdı ve sonuç olarak çocuk öldü.
And then when he died they did an autopsy and found out that he was a raving queen.
Öldüğünde otopsi yaptılar ve çılgın bir eşcinsel olduğu ortaya çıktı.
He went on his way alone after he met us He then met the Lo brothers and died mid-way
Bizimle buluştuktan sonra yola koyuldu yolda Lo kardeşlerle karşılaşmış ve ölmüş
He died somewhere else, and then he was moved there later on.
Başka bir yerde öldü, ve daha sonra oraya taşındı.
Then about two years ago, when Mr. Wagner died, well, Eric didn't know anything about running a ball club, so he got Hanlon to come in and take over, run the business for him.
Eric iki sene önce şirketi devralınca, birşey bilmediğinden bütün işleri ona devretti.
But Christ never fetched no infant child out of a cactus tree and then waited for two hours until it died to bury it, did he?
Ama İsa hiç bir zaman, bir bebeği bir kaktüsün içinden kurtardıktan sonra ölmesi için iki saat başında beklemedi.
About a month ago, and then again a few days before he died.
Yaklaşık bir ay önce ve tekrar ölümünden birkaç gün önce.
Then he sold everything, went to Amsterdam and died.
Sonra her şeyi sattı, Amsterdam'a gitti ve öldü.
Some say he set that fire himself, you know, to get rid of his family, and then disappeared to make it look like he died in the fire, too.
Bazıları ailesinden kurtulmak için yangını onun başlattığını ve yangında onun da öldüğünü sanmaları için ortadan kaybolduğunu söylüyor.
Then he had to fight on land. Then he fell into a crevasse and died.
Sonra karada savaşmak zorunda kaldı ve bir yarığa düştü ve öldü.
Then six months ago, Dad suffered a heart attack... and became obsessed with the idea... that Terry would come back into Nan's life the minute he died.
Altı ay önce, babam kalp krizinin acısını çekti, Terry, babamın öldüğü an Nan'ın hayatına geri gelme fikrini saplantı haline getirmişti.
And then one day I realized, I did the greatest thing for him before he died.
Ama bir gün, o ölmeden onun için en güzel şeyi yaptığımı fark ettim.
She'd scream louder and louder and then, when she finally died, he looked so satisfied I thought he was gonna light up a cigarette afterwards.
Kadın daha yüksek sesle bağırıyordu. Sonunda ölünce o kadar keyiflendi ki, galiba bir sigara yaktı.
And then then he died.
Ve sonra... sonra öldü.
And then he told us that a short time earlier, just before sunrise, the baby had died.
Bir süre önce, güneşin doğmasına az kala, bebek ölmüştü.
Then, I lost this ring in the woods and when he went to find it, he got stung by bees and he died.
Sonra bu yüzüğü ormanda düşürdüm. Yüzüğü aramaya gittiğinde arılar onu soktu ve öldü.
Then the father died, and he proposed to the mother.
Sonra babaları öldü, o da annelerine teklifte bulundu.
And then when he died in the mines, I just kept on.
Onu madende kaybedince de, bu işe devam ettim.
So, yes, Baby Jee was there, then he grew up, grew older and died.
Evet, Bebek İsa oradaydı, ve büyüdü, yaşlandı ve öldü.
... and then he died.
Ama sonra öldü.
He came in peace and then died only to come back to life.
Barış içinde gelmişti, sonra öldü ama sadece yaşama dönmek için.
"You know what? The guy was OK until we twisted his head back around," "and then he just fucking died on us."
"Biliyor musunuz aslında biz onun boynunu kırıncaya kadar herif gayet iyiydi, ama sonra nedense birden ölüverdi."
If you do not believe in the legend, then he was just a man and it does not matter how he died.
Efsaneye inanmıyorsanız, o sıradan bir adamdı ve nasıl öldüğünün bir önemi yok.
- Andie, we lost him when Tim died and then Mom got sick and he bailed.
- Andie, Tim öldüğünde onu da kaybettik. Sonra annem hastalandı ve o kaçtı.
Let's see, Jesus got crucified, then He died, then three days later, He has a resurrection, in his fourteen Stations of the Cross, and it says we can make costumes out of sheets.
Bir bakalım : İsa çarmıha gerildi, sonra öldü, ve 3 gün sonra resüreksiyon oldu. Çarmıha Geriliş 14 kısımmış.
And then Jesus was lead away to Mount Sinai, where He died and has a ressur-erection three days later.
Ve sonra İsa Sina dağına götürüldü. Orada ölüp üç gün sonra resürereksiyon oldu.
And then after he died, I took over.
O öldükten sonra burayı ben devraldım.
So basically, he died of a heart attack, somebody crept up behind him, sawed his head off... and then glued it back on all in the space of 30 seconds.
Yani esâsen, kalp krizinden ölmüş, birisi farkedilmeden ona arkadan yaklaşmış, kafasını kesmiş... sonra geriye yapıştırmış ve bunun hepsini 30 saniyede yapmış.
According to the ship's doctor, the sole survivor, he rubbed out the whole crew and then died himself.
Sadece gemi doktoru hayatta kalmıştı. Tüm mürettebatı öldürdükten sonra kendisi de öldü.
One time, this squirrel ran out into the street and I ran over him and he didn't die right then, but I'm pretty sure he died right after.
Bir keresinde, bir sincap caddeye fırladı ve ben üzerinden geçtim.. ... ve o anda ölmedi, ama sonradan eminim ölmüştür.
He was hurt and then died later?
Yaralanıp sonra mı öldü?
And then his parents died when he was 12 so I made my mum and dad adopt him.
Sonra on iki yaşında onun anne babası ölünce bizimkileri onu evlat edinmeye ikna ettim.
well, he- - he died and then- -
Benim yüzümden öldü..
If I left him there and he died, then what would have happened?
Eğer onu orada ölmeye bıraksaydım, sonra bize ne olurdu?
You know, the device said that he died when he sent the cease-fire, and then the Veniks offered peace
Biliyor musun, cihaz ateşkes götürdüğü sırada öldüğünü ve bunun ardından Venik'lerin barış teklifi yaptığını söylüyordu
and then 7362
and then i met you 29
and then she said 33
and then what 920
and then i 152
and then some 118
and then we 52
and then suddenly 99
and then there's me 17
and then you 113
and then i met you 29
and then she said 33
and then what 920
and then i 152
and then some 118
and then we 52
and then suddenly 99
and then there's me 17
and then you 113