Breast traducir turco
3,140 traducción paralela
She's dead, 6 months, breast cancer.
Göğüs kanserinden 6 ay önce ölmüş.
If I get promoted as check-in manager, well, when I get promoted as check-in manager, I'm going to use the extra money to have a breast enhancement.
Kontrol gişesi sorumluluğuna ben gelirsem, yani kontrol gişesi sorumlusu olduğumda, göğüslerimi büyüttürecek parayı kazanmış olacağım.
Going out, going to gigs, getting a little bit wasted... and coming back and, like, you know, trying to breast-feed and change diapers.
Dışarı çıktık, konserlere çıktık, biraz kafayı bulduk sonra eve dönüp emzirmeyi alt bezi değiştirmeyi denedik.
All these years I thought if I ever got to touch another woman's breast, it would be my freebie.
Bunca senedir, başka bir kadının göğsüne dokunursam, benim avantam olur diye düşünüyordum. Xena :
One of pete's patient's Smothered her baby while breast-feeding.
- Pete'in hastalarından birisi bebeğini emzirirken boğarak öldürüyordu.
And I showed you that article on early breast development!
Hem de sana erken göğüs gelişimiyle ilgili o yazıyı göstermiştim.
There's the "Father Knows Breast,"
"Memeler Babadan Sorulur" var.
I have some crudite on my left breast.
Sol göğsümde krudite * var.
It seems like yesterday he was, er, sucking on my breast.
Daha gün göğsümden süt emiyordu gibi geliyor.
Supposed it could have missed the breast bone exiting between ribs...
- Göğüs kafesini geçtiğini ve kaburgalar arasından çıktığını farz edelim.
They breast-feed the fawns that don't take to the bottle.
Biberon içemeyen yavru ceylanları emziriyorlar.
Even for gazelles, breast is best.
Ceylanlar için bile göğüsler en iyisi..
Sexually aroused by the feel of your firm breast against my chest.
- Diri göğüslerin koluma değdiği için cinsel olarak uyarılmış hissediyorum.
I breast-fed him for a couple of months.
Onu birkaç ay emzirdim.
Um, grilled chicken breast and some brown rice and broccoli...
Um, kizartilmis tavuk gogusu yaninda da biraz pilav ile brokoli...
I will have one cup of regular coffee, which is perfectly fine according to the studies that I've read, at least until I begin breast-feeding.
Benim okudugum yazilara ve edindigim bilgilere gore sut verme donemine kadar duzenli olarak hergun bir tas kahve icmemde hiç bir sakinca yoktur.
Vin wants to buy me breast implants.
Vin bana silikon göğüs almak istiyor.
Were you not breast fed as a child?
Küçükken seni emziren olmadı mı?
Sorry, I came in here to breast-feed. somewhere else tohnurse. Maybe I could go
Pardon, çocuğu emzirmeye gelmiştim ama başka bir yere gideyim iyisi mi?
- Did you just touch my breast?
Çay ister misin, doktor?
They cling to their mother's breast and accept love.
Annelerinin göğüslerine yapışıp sevgiyi kabulleniyorlar.
There was coffee, fresh bread and smoked duck breast, Honey, jam... Stop it!
Kahve vardı, taze mısır.. bal marmelat
Hello, everyone, and welcome to the St. John's Breast Cancer Center Annual Gala.
Merhaba millet. St. John Göğüs Kanseri Merkezi Yıllık Galası'na hoş geldiniz.
Suckling babes will be snatched from the breast and dashed against the city walls.
Emzirilen bebekler, memelerden koparılıp, şehrin duvarlarına doğru fırlatılacaklar.
And we have here an example of how knowledge of the one true God can enter the most savage breast.
Ve burada, tek bir Tanrı'nın nasıl en yaban göğüslere bile girebileceğinin örneğini var.
Anyone need a breast signed?
Göğsüne imza isteyen var mı?
Breast milk.
- Meme sütü.
So, one Monday morning, Charlie Houston, Donald Gaines Murray and I, all show up in Baltimore City Court, wearing double-breasted suits with handkerchiefs in our breast pockets.
Böylece bir pazartesi sabahı, Charlie Houston Donald Gaines Murray ve ben, göğüs cebi mendilli kruvaze takımlarımızı giyerek Baltimore Şehir Mahkemesi'ne çıktık.
And Devon has that breast-feeding simulator which is great, so...
Ayrıca Devon da şu emzirme şeyini aldı, harika bir şey...
Your boy will be plucked from your breast and given to the dogs.
Oğlunuzu göğsünüzden koparıp köpeklere atarlar.
Still, the mutilation centers around the breast area.
Saldırı göğüs bölgesinde yoğunlaşıyor.
We were informed that he was still being breast-fed at home.
Annesinin onu hâlâ emzirdiği bilgisini almıştık.
Breast-feeding a seven-year-old is not illegal.
7 yaşında bir çocuğu emzirmek yasa dışı değil.
Miley Cyrus has a tattoo under her left breast.
Miley Cyrus'un sol göğsünün altında dövme var.
Is it breast vision, you guys? Come on.
Dolgun göğüslü mü beyler?
If he found out I might have breast cancer he'd be devastated, so this information cannot leave this...
Göğüs kanseri olabileceğimi öğrenirse yıkılır. O yüzden bu bilgi bu odanın dışına...
Breast cancer?
- Göğüs kanseri mi?
Your mom's got breast cancer.
- Annende göğüs kanseri var!
Well, actually, men can develop breast cancer although it's extremely rare.
Aslında erkeklerde de göğüs kanseri görülebilir... -... fakat bu çok nadir olur. - Evet ayrıca kalıtsaldır.
There are several other risk factors for male breast cancer.
Erkek göğüs kanseri için pek çok başka risk faktörü vardır.
I don't have breast cancer.
Göğüs kanseri değilim!
That's breast cancer.
Bu göğüs kanseri.
Stage I I breast cancer.
İkinci aşama göğüs kanseri.
I have breast cancer. Ha, ha!
Göğüs kanseriyim de.
Breast cancer?
Göğüs kanseri mi?
Breast cancer.
- Göğüs kanseri.
Who thought I had breast cancer.
... göğüs kanseriyim sanıyordum.
I'm sorry if I've been a bit selfish about your breast cancer.
Göğüs kanserin konusunda bencillik ettiysem özür dilerim.
So there's your breast-cancer tumor, and the portacath through which you take cyclophosphamate intravenously.
Göğüs kanseri tümörün şurada, şu da portaketeter. Oradan siklofosfamiti entrevenöz olarak alıyorsun.
Wait, so I've been treating my breast cancer with sugar pills?
Dur hele, yani kanserimi şeker hapıyla mı tedavi ediyorum?
These Stuffin Gourmet ®, farm-fresh chicken breast ;
Bunlar Stuffin Gourmet ®, taze çiftlik tavuk göğüsleri ;