Caliber weapon traducir turco
61 traducción paralela
Sixth, a revolver found on Waldron... was a.32-caliber weapon... and was the gun from which a bullet... found in the head of the deceased was discharged.
Altıncı, Waldron'un üzerinde bulunan tabanca 32 kalibrelik bir silahtı ve merhumun başında bulunan merminin ateşlendiği silahtı.
The gun is a.32-caliber weapon... and these are the bullets that go with it.
Silah, 32 kalibrelik bir silah ve bunlar onunla birlikte gelen mermiler.
There are also powder burns from a small-caliber weapon.
Ayrıca ufak kalibreli bir silahın yanık izleri bulunmuş.
You'd be amazed at what a mess a high-caliber weapon can make, and in a restaurant, all those little pieces of... all of... well, anyway, let's just say it was pretty time-consuming.
Öyle büyük bir silahın yarattığı dağınıklığı görseydiniz hayrete düşerdiniz, ve restoranda, o küçük parçacıklar - - hepsi - - herneyse, diyelim ki epey zaman aldı.
No, it's a small caliber weapon for an up-close-and-personal hit.
Evet, küçük kalibreli bir silah. Yakından vurmak için.
Looks like a small caliber weapon.
Küçük kalibreli bir silah gibi görünüyor.
The entry wounds are consistent with a medium caliber weapon like our missing 380.
Yaraların giriş ağızları orta çaplı silahla örtüşüyor.
But there just happens to be a nasty-looking 50 caliber weapon right there.
- Ve tam da şurada 50 kalibrelik sevimsiz bir silah görüyorum.
I'm red-flagging any violent criminals or use of a.40 caliber weapon.
Azılı suçluları veya 40 kalibrelik kullananları ayırıyorum. Şu adamın tahliye şartına bak.
Shot requires a large-caliber weapon.
Atış büyük kalibre bir silah gerektiriyor.
Also, Eric's wound was consistent with a small caliber weapon.
Ayrıca Eric'in yarası küçük kalibreli bir silaha uyuyor.
Also carried the same caliber weapon we believe is responsible for the hole in our vic's chest.
Ayrıca kurbanınızın göğsündeki delikle uyumlu kalibrede bir silah taşıyormuş.
- Small caliber weapon.
- Küçük kalibreli silahla.
Or a small-caliber weapon that doesn't make much noise
Ya da çok ses çıkarmayan küçük kalibreli silah.
well, I can tell you they were shot over and over and over again... A total of six in one and five in the other at close range with a large-caliber weapon.
Sana defalarca... ve defalarca vurulduklarını söyleyebilirim.
Police Chief Ronny Gayle said they were shot in the head with a twenty two caliber weapon after being tied up and wrapped in plastic.
Başkomiser Ronny Gayle maktüllerin bağlandıktan sonra 22 kalibrelik bir silahla kafalarından vurulduğunu ve naylona sarıldığını söyledi.
It was a small-caliber weapon.
Silah küçük kalibreliymiş.
Also shot dead, same caliber weapon.
Kovaladığı adam da aynı kalibreli silahla vurulup öldürülmüş.
Apparently, a guy in a suit shot them off the road with a high-caliber weapon.
Görünüşe bakılırsa, takım elbiseli bir adam yüksek kalibre silahla yoldan çıkarmış.
Adapting a larger caliber weapon to fire a smaller caliber bullet, like using a.44 to fire a.22.
Büyük kalibreli bir silahı daha küçük kalibreli bir mermi atmak için uyarlamak örneğin 22'lik bir mermi için bir 44'lük kullanmak gibi.
Two bullets, low-caliber weapon.
İki mermi. Düşük kalibreli silah.
Nobody was hurt - but the police say shots fired at his car came from a high-caliber weapon.
Ama kimse yaralanmadı. Polis, merminin arabasına yüksek kalibreli bir silahtan geldiğini söylüyor.
- Possibly as many as six shots... - from the.22-caliber weapon were fired...
Washington Hilton Oteli'nin hemen önündeki...
A single shooter, entered by force, discharged a large-caliber weapon, took out the bailiff first.
- Zorla giren saldırgan geniş kalibreli bir silah kullanarak önce robotu öldürmüş.
Same caliber weapon, but different striations on the bullets.
Aynı kalibrede bir silah ama kurşunlarda farklı izler var.
A.3 2-caliber, proven by Ballistics... to have been fired from the murder weapon.
32 kalibre, Balistikçe kanıtlandı. Cinayet silahından ateşlenmiş.
This one is from the body of the victim, also.3 2-caliber, and proven by Ballistics... to have been fired from the same weapon as the first bullet.
Bu da kurbanın cesedinden, o da 32 kalibre, ve Balistik bunun da ilki gibi aynı silahtan ateşlendiğini kanıtladı.
Also a.3 2-caliber, and also proven by Ballistics... to have been fired by the same weapon... that fired the first two bullets.
Bu da 32 kalibre, Balistikçe onun da ilk iki merminin atıldığı silahtan ateşlendiği kanıtlandı.
"No murder weapon was recovered from the scene, although police believe it to be a small-caliber revolver."
Olay mahallinde cinayet silahı bulunamadı. Ancak, polis silahın düşük kalibreli bir tabanca olduğunu düşünmekte. "
Details are still sketchy, but police are describing the weapon... as a modified.45-caliber blank gun... commonly used in the motion picture industry.
Ayrıntılar hala eksik, ama polis silahı değiştirilmiş olarak tanımlıyor. Genellikle sinemada kullanılan 45 kalibrelik kuru sıkı tabanca.
.380 caliber, fired from a vintage weapon.
380 kalibre, eski bir silahtan atılmış.
What we got here is a u. S. Government issue .22 caliber silenced semi-Automatic weapon.
Buradaki, ABD devlet malı 22 kalibrelik susturuculu yarı otomatik bir silah.
same type of weapon,.22 caliber handgun.
Aynı tip silah, 22 kalibrelik tabanca.
The.25-caliber we got off miguel torres is a match for the murder weapon.
Arayan balistikten Brian'dı. Miguel Torres'in elindeki 25 kalibrelik cinayette kullanılan silah.
It'the same caliber as the weapon Ryan recovered.
Ryan'ın bulduğu silahla aynı kalibre.
Yeah, Sid thinks that the murder weapon was a medium caliber.
Cinayet silahının orta kalibreli olduğunu düşünüyor.
No sign of a murder weapon, but the gun serabian had registered to him was a 32 caliber walther.
Cinayet silahından iz yok. Ama Serabian'n ruhsatlı silahı da 7.65'lik bir Walther.
Small caliber weapon.
Düşük kalibreli bir silah.
And guess who happens to own the same caliber handgun as our murder weapon? - Who?
Tahmin edin suç silahımızla aynı kalibrede tabancaya kim sahipmiş?
Judging by what looks to be a.40 caliber casing over here on the floor, the weapon was fired from somewhere around... here.
Ne olduğuna bakacak olursak, 40 kalibrelik kovan, burada yerde, silah buradan bir yerden ateşlenmiş.
Did he shoot Dahl? What caliber was the murder weapon?
- Cinayet silâhı kaç kalibreydi?
Prefers a 9 millimeter, same caliber as the murder weapon.
Özellikle 9 mm'likleri tercih ediyormuş. Cinayet silâhıyla aynı.
Nine-millimeter- - that's the same caliber as the murder weapon.
9 mm. cinayet silahıyla aynı kalibre.
So, you saying you own a gun that matches the caliber of the murder weapon?
Yani cinayet silahıyla aynı kalibreye sahip bir silahın var.
Same caliber as the murder weapon.
Cinayet silahıyla aynı kalibre.
Preliminary analysis indicates a similar-caliber round, still trying to ID the weapon.
İlk analize göre, mermi benzer kalibrede, hala silahı tespit etmeye çalışıyorlar.
Same caliber as the murder weapon. - Where's the gun?
- Cinayet silahıyla aynı kalibre.
That's a glock 23,.40 caliber... standard-issue weapon of choice for Marshals Service.
Bu 40 kalibrelik bir Glock 23 Federal Ajanların standart silahı.
By examining the general riï ¬ ‚ ing characteristics, the number and measurements of... the land and groove striations... and the direction of the twists on the cast - The shots to the ribs were made by a.38-caliber bullet, fired from a weapon issued by the D.C. police.
Genel helezon özelliklerini inceleyerek, bölgenin ve oluklu çizgülerin sayısı ve ölçümleri..... ve de şekildeki bükülmelerin yönü, kaburgalardaki atışın 38 kalibrelik bir kurşun hatta ateşlenen silahın D.C. polisine ait olduğu gösteriyor.
I found a.38. Same caliber as the murder weapon, tucked under Holly Whitish's bed.
Holly Whitish'in yatağının altında 38'lik bir silah buldum cinayet silahıyla aynı kalibre.
Did the witness at the time Actually know the caliber of the - - of the weapon? "
Tanık acaba o zaman silahın kalibresini gerçekten biliyor muydu? "