Comes and goes traducir turco
687 traducción paralela
I'm not a dog that comes and goes when you say so, you bastard.
Senin emrinle mi gidip geleceğim... Ben senin köpeğin değilim, seni pislik.
He often comes and goes by the back door of the laboratory, sir.
Genellikle laboratuarın arka kapısından girip çıkıyor, efendim.
It comes and goes.
Arada gelip gidiyor.
You see, ma'am, how it comes and goes?
Görüyor musunuz, bayan, nasïl da gidip geliyor?
He comes and goes, in and out.
Gelir ve gider, içeri ve dışarı.
Mirrors are the doors through which Death comes and goes.
Aynalar Ölüm'ün gelip gittiği kapılardır.
Comes and goes.
Gelir gider.
It comes and goes, comes and goes.
Evet. Gelip gidiyor, gelip gidiyor.
It comes and goes.
Gidip geliyor.
My life comes and goes, my birthdays come and go.
Hayatım gelip geçiyor, doğum günlerim gelip geçiyor.
the bad comes and goes!
kötülük gelir ve gider!
He comes and goes.
Arada gelir, gider.
She accepts as a natural phenomenon the ways of this visitor who comes and goes, who exists, talks, laughs with her, stops talking, listens to her, then disappears.
Bu ziyaretçinin gidip gelmesini, ortaya çıkmasını, konuşmasını, gülmesini, susmasını, dinlemesini ve gözden kaybolmasını doğal bir hadiseymiş gibi karşılar.
Oh, it comes and goes.
Ah, arada gelip gidiyor.
Comes and goes? .
Gelip gidiyor?
Love, you know, it comes and goes.
Bildiğin gibi aşk bir görünür bir kaybolur.
I'm supposed to make a note of everybody who comes and goes.
Eve gelen ve giden herkesin ismini not almam gerekiyor.
Signorino Gianni comes and goes like the wind too
Bay Gianni de hemen uğrar gider. Aynı bir rüzgâr gibi.
The way that thing comes and goes...
O yaratığın hareket ediş tarzı yüzünden.
The tidal kind... it comes and goes.
Gel-git misali gelip gidiyor.
The bloom of youth comes and goes.
Gençlik dumanı gelir ve geçer başımızdan.
Furniture comes and goes!
Mobilya gelir, gider...
He comes and goes.
Bir görünüp bir kayboluyor.
Mother comes for a visit to us and Father goes to Cora's for a while, hm?
Annem bir süreliğine bizde, babamsa Cora'da kalacak?
When he comes in, he steps on this, the barrel goes off... his foot gets caught, he goes right up and he's trapped.
Buna bastığında, varil düşecek... ayağından yakalanacak ve yukarı. Tuzağa düşecek.
Tell me. What do you do in between the time Margo goes in and comes out?
Margo'nun giriş çıkışları arasında ne yapıyorsun?
Then the day comes when she gets her first permanent wave and goes to her first party.
Sonra ilk permasını yaptıracağı ve ilk gerçek partisine gideceği gün gelir.
He goes out every day and comes back drunk.
O zaman çıksın, iş arasın.
Do you know that one minute he can be Trader Horn himself and then suddenly everything goes black and out he comes, dressed as Dr. Livingstone I presume?
Bir bakıyorsunuz, beyaz bir avcı olmuş sonra aniden her şey kararıyor ve birden ortaya, Doktor Livingstone olarak çıkıyor diye tahmin ediyorum?
One of'em goes sneaking off to a nightclub, one of'em comes home smelling like a saloon, and the third one... you...
Biri gece kulübüne gider, diğeri sarhoş gelir ve sen, senin de eve sarhoş gelmeni beklerdim.
No matter where he goes to school... he comes right back home and runs Reata.
Hangi okula giderse gitsin bitirir bitirmez eve dönüp Reata'yı devralacak.
If ever I fall in love, it'll be with a guy who goes out at 9 : 00 to a nice, safe office... and comes back at 6 : 00.
Benim âşık olacağım kişi saat dokuzda evden çıkıp güvenli ofisine gider. Saat altıda da evine gelir.
Goes around the waist, comes down the sleeve and clips onto the briefcase.
Belden dolaşır, ceket kolunun içinden iner ve çantaya bağlanır.
Now, these little cards create electronic impulses, which are accepted and retained by the machine so that in the future if anybody calls up and wants a quotation from Hamlet, the research worker types it into the machine here, Emmy goes to work, and the answer comes out here.
Şimdi bu küçük kartlar elektronik itkiler yaratıyor,... makine de bunları alıp içinde saklıyor böylece gelecekte biri Hamlet'ten bir alıntı istediğinde araştırma görevlisi bunu makineye buradan giriyor Emmy iş başına geçiyor ve yanıt buradan çıkıyor.
It comes... and then it goes
Gelir, geçer!
Angel Foam goes down like liquid gold... and it comes up like slow dynamite... for the man of taste. If you can afford it.
Ağzının tadını bilenler için yağ gibi gider tadı da çok güzeldir, karşılayabilirsen tabii.
Anyway, her time comes and into the hospital she goes to have it.
Neyse, vakit gelince hastahaneye gitmiş.
Oh, and you say you have a bad memory Well, listen It comes and it goes, you know?
Bir de kötü bir belleğin olduğunu söylüyorsun. Peki, dinleyin. Gelip gidiyor, bilirsiniz?
I mean, right away our armour comes out like a shield and goes around us and we become like mechanical men. Yeah.
Yani, bir anda zırhımız bir kalkan gibi çıkar ve etrafımızı sarar ve şey, mekanik adamlar gibi oluruz.
When the script is finished and Tuesday comes around... or Saturday and... National Drain-Off Week is over... everybody goes pretty much back to normal.
Senaryo bittiğinde ve salı günü geldiğinde ya da cumartesi günü geldiğinde, Ulusal Kandırmaca haftası bittiğinde herkes normale dönüyor.
It goes round and round in there and comes out here, decoded in Japanese.
Buradan ve şuradan dolaşmakta ve buradan da Japonca deşifre edilmiş halde çıkmaktadır.
"Nobody ever goes in, and nobody ever comes out."
"Oraya bugüne kadar hiçkimse girmedi, ve hiçkimse çıkmadı."
It goes in here and comes out in back.
Alnından girerse, arkadan çıkar.
He comes through this door, goes around and takes the elevator.
Bu kapıyı geçecek, dolaşacak ve asansöre binecek.
In goes frost, and out comes fire!
Buz olarak girer, ve ateş olarak çıkar.
Sally goes to take her bath, and the water comes out rusty.
Sally banyo yapmaya girdi, ama su paslı akıyordu.
Out goes the old and in... goddamn... comes the new
Eskiler gidiyor, yenileri geliyor!
The proprietor always closes at noon, goes home to dinner... and comes back an hour later.
Sahibi her zaman öğle vakti kapatır,... yemeğe eve gider Ve bir saat sonra geri gelir.
First the key goes in real quiet... and then the door comes open real fast... like you think you'll catch me at something.
Önce anhtar deliğe sessizce girer... ve sonra kapı hızlıca açılır... beni bir konuda yakalayabileceğini düşündüğün gibi.
Any man who goes off with my son and then comes back alone...
Oğlumla beraber gidip, tek başına dönen bir adam var.
So tomorrow, Howard goes back to the old format and all of this gutter depravity comes to an end.
Bu yüzden yarın, Howard eski formatına geri dönüyor ve bütün bu saçmalık sona eriyor.
goes 65
goes without saying 32
goes by 23
comes 19
comes to mind 27
comes with the territory 27
comes around 23
comes from 24
goes without saying 32
goes by 23
comes 19
comes to mind 27
comes with the territory 27
comes around 23
comes from 24