Corned beef traducir turco
209 traducción paralela
Corned beef hash.
- Hayır ama hafta sonuna kadar öğreniriz.
Look, sugar, what does it take to get you to darn my socks, cook my corned beef and cabbage... and sort of confine your magic to one place and one customer?
Bak tatlım, Çoraplarımı yamayacak, bifteğimi lahanamı pişirecektin, sihirli güçlerini tek bir kişiye,... tek bir yerde uygulayacaktın. Ne engel oldu?
Don't blame me if the corned beef's an hour tougher.
Bir saat beklediği için biftek sertleşmişse, benim suçum değil.
Ah, corned beef and cabbage.
Soslu biftek ve lahana.
In this house, we cut the corned beef.
Bu evde, bifteği keseriz.
I'd like a slice of corned beef.
Bir dilim et istiyorum.
- Corned beef, Swiss on rye. - Corned beef.
- Kepek ekmeğinde biftekli sandviç.
The corned beef.
Konserve sığır eti.
That's when they're after havin their darling'corned beef.
Ve bu, konserve sığır etini yaptıkları gün.
English corned beef.
İngiliz bifteği.
then fill us up with corned beef.
Sonra midemizi tuzlanmış sığır etiyle dolduracaklar.
- Crap! Here, take this corned beef.
Şu sığır konservesini al.
Oh, what I wouldn't give for a big plate of corned beef, a nice tall beer with a big, thick head on it, about 2 inches thick.
Oh, şöyle koca bir tabak biftek ve büyük bir bardak dolusu, üzerinde 5 cm kalınlığında köpüğü olan bir bira için neler vermezdim.
And there's corned beef and liverwurst and some of that wonderful smelly cheese too.
Burada biftek var ve ciğer ve de çok kötü kokulu peynir.
You like corned beef?
Biftek sever misin?
I love corned beef!
Bifteğe bayılırım.
Corned beef or Spam. Handsome grub, that was.
Ne lezzetliydi o konserveler.
Bring me a corned beef on rye, easy on the mustard, and a strawberry milkshake.
Bana çavdar ekmeği ve biftek getir. Tereyağı ve biraz da hardal olsun.Bir de çilekli "milkshake".
Give me a corned beef on rye, all fat, and a high-calorie cream soda.
Bana çavdar ekmeğine etli sandviç, yağlı olsun, ve yüksek kalorili meyveli soda.
We better get some corned beef sandwiches.
Biz en iyisi etli sandviç alalım.
Deader than a can of corned beef.
Delik deşik vaziyette.
Leave the coffee and corned beef on the table.
Tanrım... Kahveyi ve sandviçi masaya bırak.
That's... Who had the corned beef and cabbage?
Salamura biftekle lahanayı kim yedi?
Some night this week, after the show, corned beef and potato salad, dill pickles, the whole bit.
Bu hafta içinde bir gece, programdan sonra... salamura et, patates salatası ve turşuyla mükellef bir yemek.
I hope you like pastrami, because they didn't have any corned beef.
Umarım sığır pastırmasını seversin, çünkü salamura et kalmamış.
I think you're a little bit perverted. I mean, you bring me to an Irish famine memorial and we're eating corned beef sandwiches. That's pretty sick.
Senin sapıkça bir yanın var gibi yani beni İrlanda'da kıtlıktan ölenlerin anısına yapılmış bir anıta getiriyorsun ve elimizde biftekli sandviçler var.
I was going to have a corned beef sandwich on rye.
Kendime salamura etli sandviç yapacaktım.
Once I'm going, I like to get going unless somebody offers me a corned beef sandwich on rye.
Yola koyulduğumda devam etmek isterim tabii biri bana salamura etli sandviç teklif etmezse.
and what happened to the corned beef rolls?
Öyle mi? Peki etli dürümler ne oldu?
The corned beef rolls were crushed out of all...
Dürümler ezildi...
Here, how did you know about my corned beef rolls?
Etli dürümleri nereden bildiniz?
You can't get meat and Yorkshire pudding and greens and potatoes out there, so we had to reorganise ourselves and lived on the things that the army could produce for us, like corned beef.
Orada et, Yorkshire pudingi, yeşillikler ya da patates bulamıyordunuz bu yüzden biz de kendimizi bu duruma alıştırıp ordunun bize sağladığı konserve sığır eti gibi şeylerle hayata tutunuyorduk.
And this is the only place I know where you could open a tin of corned beef and pour it out like a liquid.
Ve sığır konservesinin açılıp sanki sıvıymış gibi dökülebildiğini ilk defa burada görüyordum.
We should add some sugar... green beans, corned beef and sardines.
Biraz da şeker taze fasulye, salamura et ve sardalya alalım.
- How about a little corned beef today?
- Nasıl biraz konservesi sığır eti bugün ne olacak?
Corned beef, please.
Kızarmış biftek alayım.
If you would have gone over you'd be smashed like corned beef hash.
Eğer aşağı düşmüş olsaydınız, sığır kıyması gibi parçalanmış olurdunuz.
I wanted corned beef on rye or else a roast beef with Russian.
Çavdar üstünde sığır konservesi ya da Rus salatalı rosto istedim. Sen bana ne getirdin.
You mean to tell me they didn't have any corned beef?
Sığır konserveleri olmadığını mı kastediyorsun?
No corned beef.
Sığır konservesi yok.
- Who wants a corned beef sandwich?
- Kim salamlı sandviç ister? - Bir.
I'll take some butter and corned beef.
Biraz yağ ve sığır konservesi alayım.
You got a corned beef sandwich here from 1951, I think.
Sanırım dolapta 1951'den kalma etli bir sandviçin var.
- Corned beef should not be blue.
- Dana eti mavi renk olmaz. Bunu biliyor musun?
And he likes to cook corned beef hash with an egg in it.
Yumurtalı salamura et yapmayı severdi.
Oh, he won't mind, seeing as how tonight's corned-beef night.
Bu akşamın, soslu biftek akşamı olduğunu görünce ses çıkartmayacaktır.
Order me a corned-beef sandwich, will you?
Sandviç söyleyin bana konserve sığır etli, olur mu?
A hot corned-beef sandwich?
Sığır etli sıcak bir sandviç?
They make great corned-beef sandwiches.
Çok güzel biftekli sandviç yapıyorlar.
A corned-beef sandwich and strawberry malted?
Biftekli sandviç ile çilekli dondurma mı?
Add the corned beef...
İşte oradalar.