English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Dark secret

Dark secret traducir turco

192 traducción paralela
Oh, I know. You've got a deep, dark secret.
Çok derin ve karanlık bir sırrın var.
Y-yes, a deep, dark secret - beh - which has never before been revealed to anybody in the world, sire.
E evet, dünyada daha önce hiç kimse için... ortaya çıkmayan esrarlı, karanlık bir sır, majeste.
Oh, I know, I know. It's... It's supposed to be a deep, dark secret, but I already told them we were trying.
Bunun gizli bir sır kalması gerektiğini biliyorum, ama onlara denediğimizi söylemiştim.
How about if, uh, if I tell you some deep, dark secret about myself... that I've never told anyone before, and then you tell me some secret about yourself.
Sana kendimle ilgili daha önce kimseye anlatmadığım gizli ve karanlık bir sırrımı söylesem sonra da sen kendinle ilgili bir sır anlatsan?
You tell me some deep, dark secret about yourself.
Hadi sen de bana gizli ve karanlık bir sırrını söyle.
Has found out thy bed Of crimson joy : And his dark secret love Does thy life destroy.
o, ortaya çıkardı senin fes rengi neşeden yatağını ve onun karanlık, gizli aşkı mahvediyor senin yaşamını.
I knew it had to be some deep, dark secret for you to stoop to call me,
Beni aramaya tenezzül etmen için karanlık bir sırrın olması gerektiğini biliyordum.
They all act like there's some deep, dark secret.
Hepsi, koca, karanlık bir sır varmış gibi davranıyor.
We haven't figured that out, but the dark secret's been torturing you.
Henüz bilmiyoruz ama bu sana yıllarca ızdırap veren karanlık bir sır.
Because our Mr. Davis lives with a little, dark secret.
Çünkü bizim Davis ufak ve karanlık bir sırla birlikte yaşıyor.
Some deep, dark secret nobody knows about?
Kimsenin bilmediği pis, karanlık bir sır mesela?
It points to some dark secret hidden in the human soul a gnawing hunger.
İnsan ruhundaki gizli, karanlık sırlara işaret eder. Doymak bilmez bir açlık.
Miss Honey had a deep, dark secret.
Bayan Honey'nin gizli bir sırrı vardı.
- A dark secret.
- Karanlık bir sır.
- What kind of a dark secret?
- Nasıl yani karanlık bir sır?
What kind of dark secret?
Ne tür bir karanlık sır?
I heard only a dark secret.
Sadece karanlık bir sırrı olduğunu duydum.
Dolly tried putting Elsie's words out of her mind... but Max's dark secret plagued her.
Dolly, Elsie'nin söylediklerini kafasından atmaya çalıştı... ama Max'in sırrı ona bulaşmıştı.
I remember "Max Pincus's Dark Secret".
"Max Pincus'un Karanlık Sırrı" nı hatırlıyorum.
That's your dark secret.
Be senin karanlık bir sırrınmış.
I don't have to constantly worry he's going to find out my dark secret.
Karanlık sırlarımı öğrenecek diye meraklanmam gerekmeyecek.
When we've finished, you'll know the full, dark secret of Nightmare Inn.
Bulmaca tamamlanınca Kâbus Oteli'nin karanlık sırrını öğreneceksiniz.
Yes that is our dark secret.
Evet,..... bu bizim karanlık sırrımız.
It ruined my health. It's no deep, dark secret.
Sağlığımı mahvetti.
Crazy isn't being broken or swallowing a dark secret.
Delilik, ne parçalanmak ne de karanlık bir sır saklamak.
Is there a dark secret you want to share with us?
Bizimle paylaşmak istediğin karanlık bir sır mı var?
Because I know your dark secret.
Çünkü sizin karanlık sırrınızı biliyorum.
- It's not a dark secret.
- Bu gizli bir sır değil.
Of course, it could be someone else, or something else, some... dark secret from your past...
Tabi ki de başkası olabilir. Ya da başka bir şey geçmişinizden gelen karanlık bir sır.
Suppose I had some dark secret I didn't want Lisa to know
Farzet ki, Lisa'nın bilmesini istemediğim karanlık bir sırrım var.
They kept it a dark secret.
Bunu karanlık bir sır olarak sakladılar.
Clark Kent starts a discussion about telling the truth, no less and when it's his turn to open up, everything is a deep, dark secret.
Clark Kent bir konu açıyor üstelik doğruyu söylemek hakkında ve içini dökme sırası ona gelince her şey bir sırra dönüşüyor.
Across the dark Aegean Sea And at the secret marble stair
Ve gizli mermer merdivenlerde
Meeting like this in dark corridors. Making love in secret.
Karanlık koridorlarda buluşmalar, gizli gizli sevişmeler.
I thought you might be hiding some dark romantic secret in your past.
Geçmişinde karanlık, romantik bir sır saklıyor olduğunu sanmıştım.
I'll bet you right now he's probably on his way to a secret rendezvous with a mysterious, dark-haired female.
Bahse girerim ki şu an esrarengiz kumral bir bayanla gizlice buluşmak için yoldadır.
They're throwing some secret fraud-squad at us and we're fishing in the dark.
Bize yalancı bir yem atıyorlar ve karanlıkta balık avlıyoruz.
You told her my dark secret.
Ona karanlık sırrımı anlatmışsın.
I'm here to turn up the volume, to press the stinking face of humanity into the dark blood of its own secret heart.
Ben onu duyurmak için buradayım. İnsanlığı onun bilinmeyen kalbindeki kara kan içinde boğmak için.
I think it was the bear's voice he heard deep inside him... growling low of dark, secret places.
Sanırım, içindeki ayının sesi yavaş yavaş yükseliyor... ve onu karanlık, gizli yerlere çağırıyordu.
A secret world of betrayal and deceit... where people openly admitted dark misdeeds and vile indiscretions.
Günahların ve kötülüklerin... açıkça itiraf edildiği gizli bir ihanet ve aldatmaca dünyası.
Well, we know about the secret phone lines and the whispered calls to the president and about a secretary of the Treasury who's kept his entire department in the dark about what he's really doing - about a cover story about his resignation that just fell through.
Ama biz gizli telefon hatlarını ve başkanla fısıldayarak yapılan görüşmeleri gerçekte neler yaptığını personelinden gizleyen bir Hazine Bakanının- - bir bahane ile istifa ettiğini biliyoruz.
I love you as certain dark things are to be loved... in secret'tween the shadow and the soul. "
Seni, bazı karanlık şeylerin sevilmesi gerektiği gibi seviyorum. Gölgeyle ruh arasındaki gibi. Gizlice.
They will find for him all the things that are hidden all the things that are dark and all the things that are secret.
Her şeyi bulacaklar. Gizli olan her şeyi karanlıkta olan her şeyi ve sır olan her şeyi.
In the land of Mordor, in the fires of Mount Doom the Dark Lord Sauron forged in secret a Master Ring to control all others.
Mordor Diyarında, Kıyamet Dağı'nın Ateşlerinde Karanlıklar Efendisi Sauron, Gizlice Bir AsıI Yüzük Yapmıştı.. ... Tüm Diğerlerine Hakim Olması İçin.
For Adolf Hitler, such places and objects held a dark promise of secret knowledge and limitless power.
Adolf Hitler'e göre, böyle yerler ve nesneler... gizli ilimler, sınırsız güç ve karanlık bir vaat sağlarlardı.
"Come here, baby." He'inside of me, where no one else has been in my dark and secret place.
Benim içimdeydi, daha önce hiç kimsenin olmadığı yerde karanlık ve gizli bir yerimde.
And our galaxy still has one last dark secret, and it took the most powerful telescope in the world to unlock it - the Keck in Hawaii.
Daha sonra Venüs erimiş bir ateştopuna dönüşecek,
Then when it gets dark, me will make the secret signal
sonra karanlık olunca, gizli işaret yapacağım
So do you believe what they're saying... that Mr. Teal had a dark side, a secret life?
Peki Bay Teal hakkında denilenlere inanıyor musun? Karanlık bir tarafı, gizli bir hayatı olduğu yönündeki.
It's a little known secret but for more than half a century a dark cloud has been looming over modern science.
Çoğunluk farkında değildir ama yaklaşık yarım asırdan fazla bir süreden beri modern bilimin üzerinde kara bir bulut vardır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | translate.vc.com@gmail.com