Deep voice traducir turco
295 traducción paralela
He leaned over the fire, and while he warmed himself his deep voice would gently rise and he would talk about the things close to his heart his country, music, France
Ellerini şömineye doğru uzatıyor ve bir yandan ısınırken o kalın sesi kibarca yükseliyor ilgisini çeken konulardan mesela memleketinden müzikten, Fransa'dan bahsediyordu.
When Werner von Ebrennac finally gently and smoothly broke this silence with his deep voice I felt able to breathe more easily
Nihayet Werner von Ebrennac bu sessizliği o kalın sesiyle nazikçe ve rahatça bozduğunda daha rahat nefes alabildiğimi hissettim.
You know, quietly in a low, deep voice as if he were suffering.
Bilirsin, kısık, derin bir sesle, sanki çok acı çekiyormuş gibi...
- ( Deep voice ) Hello?
- ( Sesini değiştirerek ) Alo?
Her deep voice made Jim think she had finally made their date... and had dressed up especially for him.
Catherine'in ciddi sesi diğer herşeye uygundu. Jim de sanki, Catherine kafedeki randevuya gecikmiş..... ve Jim için giyinmiş duydusu uyandı.
- ( deep voice ) 18, sir.
- 18, efendim.
( Dramatic music plays ) Man ( deep voice ) :
Ben İsa Mesih, Technotron için.
"Hot Knight." [Deep Voice] "Hot Knight."
"Sıkı Knight" mı? "Sıkı Knight."
Because the whole time he kept doing that I just kept... ( deep voice ) "Can you sit up?" "l'm sorry, I beg your pardon."
Çünkü o dişimi karıştırırken, şöyleydim. "Dik oturur musun?" Affet beni.
You even got to say it in a deep voice... like you're in some kind of echo chamber.
Sanki yankılı bir odadaymışsın gibi, kısık sesle söylemek zorundasın.
He was dressed in black, his eyes shined like coals and he had a deep voice and he said to me,
Siyahlara bürünmüştü, gözleri kömür gibi parlıyordu derinden gelen bir sesi vardı ve bana şöyle dedi.
- He had a very deep voice.
- Çok boğuk bir sesi vardı.
[Deep voice] to boldly go where no man has gone before.
[Derin ses] daha önce hiç bir adamın gitmediği yere cesurca gidin.
[Deep voice] The most powerful substance known to man - - eggs erroneous, experimental series 1 06.
[Kalın ses] İnsanoğlunun bildiği engüçlü madde... kocaman yumurta, deneysel sıra 106.
( growling ) ( in a deep voice ) I'd like... to change... some classes.
Ben... bazı derslerimi... değiştirmek istiyordum.
( deep voice ) OK.
Tamam.
And now : [IN DEEP VOICE] The love doctor. I want you to come here, baby.
Şimdi Doktor Civanım, buraya gel bakalım.
[DEEP VOICE] Hello.
Sağol, Al. Sağol.
[Deep Voice] Oh, Mr. Mooney, I just gotta meet Bob Cummings!
Oh, Bay Mooney, Bob Cummings ile buluşmam gerek!
[Deep Voice] I know Euripides.
Şuan korkunç sarhoş hissediyorum.
He wasn't tall, but he loved to sing old songs... in the deep voice of a giant.
Uzun boylu değildi ama bir devin derinden gelen sesiyle eski şarkıları söylemeyi severdi.
( Deep voice ) "I have a very deep voice for a girl."
"Bir kıza göre benim de çok kalın bir sesim var."
- It must be a warm voice, deep...
- Derin ve sıcak bir ses olmalı.
You thanked him, making your voice very deep, then you excused yourself, and you went into your own office, closed the door,
Ona teşekkür ettin. Cebine konuşur gibi söyledin. Sonra kendisinden izin istedin, kendi bürona gittin.
And this man with a deep, beautiful voice says...
Ve bu derin ve güzel sesli adam şöyle dedi :
Just talking to you I'd forgotten how warm and deep your voice is.
Seninle konuşmak bile... Sesinin içtenliğini ve sıcaklığını unutmuşum.
Such a deep rich voice.
Böylesine derin ve zengin bir ses.
"Why is your voice so deep?"
Neden senin sesin daha kalın?
Your voice was so deep.
Sesin çok derindi.
Anita took a deep breath closed her eyes, shook her head and said in a voice so painfully clear and final that my heart sank.
Anita derin bir iç çekti, gözlerini kapattı, kafasını salladı, kalbime saplanan, acı bir şekilde açık, 689 00 : 53 : 14,605 - - 00 : 53 : 16,334 ve nihai bir sesle cevap verdi.
It acts as an expectorant and gives his voice a deep, gravely, masculine tone.
İyi. başlangıçta biraz sorun yaşadım, ama sonra kanatlarını kırptım, hiç sorun kalmadı.
( in deep voice ) "Please, you better slow down."
"Lütfen, biraz yavaş git."
( deep voice ) "Sit up." "l'm sorry."
"Dik oturur musun?" Üzgünüm.
A voice deep inside's getting stronger
# Derinden gelen bir ses giderek güçleniyor,
Our Russian says his voice is so deep that it causes catatonia
Rusumuz sesinin çok derin olduğunu söylüyor. Bu katatoniye neden olur.
Yes, that Voice deep in our consciences whispers, if we listen :
Evet, o ses, eğer dinlersek vicdanımızın derinliklerinde mırıldanmaktadır :
- Big, deep, booming voice.
- Yüksek, boğuk ve gür bir ses.
No, my lord, a big, deep, booming voice.
Hayır Lordum, yüksek, boğuk ve gür bir ses.
It acts as an expectorant and gives his voice a deep, gravely, masculine tone.
Balgam söktürür sese derin, ciddi ve erkeksi bir ton verir.
How can we neglect what we learn when that unknown voice plunges deep into our hearts?
Kalbimizin derinliğine doğru bilinmez bir sesin gittiğini öğrendiğimiz zaman bunu nasıl göz ardı edebiliriz?
Your voice draws me deep into the past, back to my childhood,
Sesin beni geçmişin derinliklerine götürüyor, çocukluğuma,
He had a deep, pleasant voice and his blue-black hair formed waves when it rained.
Derin ve etkili bir sesi, yağmurda dalgalanan koyu siyah saçları vardı.
Is a fearsome king with a deep mighty voice
Kalın, güçlü sesli acımasız bir kral
I think it was the bear's voice he heard deep inside him... growling low of dark, secret places.
Sanırım, içindeki ayının sesi yavaş yavaş yükseliyor... ve onu karanlık, gizli yerlere çağırıyordu.
Or a boy With a deep Freddy voice.
Ya da derin Freddy sesli bir oğlan.
Do you hear a voice deep inside your mind?
Zihninin derinliklerinde bir ses duyuyor musun?
Deep, Calm Voice : This is Sunday Blues And Jazz, and I'm your host Symphony Sid.
Burası Pazar Blues ve Jazz ve ben de sunucunuz Senfoni Sid.
Was my voice too deep doing that?
- Sesim yeterince iyi değil miydi?
( Deep male voice )'As you've never seen him.'
'Hiç görmediğiniz haliyle'
My voice is kind of deep.
- Benim sesim bir kadın için fazla tok. Çıldırdın mı?
- You have the sexiest voice! - But it is a little deep.
Senin sesin yeryüzündeki en seksi ses.
voice 254
voices 86
voicemail 54
voice breaking 417
voice mail 36
voiceover 55
voice breaks 98
voice echoing 29
deep throat 18
deep inside 26
voices 86
voicemail 54
voice breaking 417
voice mail 36
voiceover 55
voice breaks 98
voice echoing 29
deep throat 18
deep inside 26