Demon traducir turco
7,911 traducción paralela
Beware the coming of the Demon Tyrant.
Demon Tyrant'ın gelişinden sakının.
I don't recall the bible talking about a demon of his ilk.
İncil'de bahsettiği gibi bir şeytan olduğunu hatırlamıyorum.
This is not the work of a ghost or a demon!
Veya bir iblis Bu bir hayalet işi değil!
Y'all hear about that demon named Lorca?
Hepiniz şu Lorca denen şeytanı duydunuz mu?
Could have been a demon?
Bir şeytan olabilir mi?
Yeah, but the point of a demon possessing a living thing is to, you know, possess a living thing.
Evet ama şeytanların canlıların bedenine girme nedenleri onların canlı olması.
Crowned with a majestic peacock feather, we had the feeling that this singular artist was trying to exorcise a demon inside.
"Güzelliği görkemli bir tavuskuşu tüyüyle taçlanan bu eşsiz sanatçı... adeta içindeki şeytanı dışarı çıkarmaya çalışıyor"
I love the idea of an inner demon.
"İçindeki Şeytan" tabirini sevdim.
I am the puberty demon.
Ben ergenlik şeytanıyım.
I'd certainly like to help a demon, but I...
Bir şeytana seve seve yardım ederdim ama...
My Hindustani may be rusty, but..... demon?
Hintçeyi unutmuş olabilirim ama bu kelime iblis demek değil mi?
And I opened my eyes, and I stare at him, and he looked like a... demon, and, um... And he just walk away.
Ve gözlerimi açıp ona baktım ve o şeytan gibi gözüküyordu ve o öylece çekip gitti.
Yeah, I mean, no weird deaths, no demon signs.
Evet garip ölümler veya şeytani işaretler yok.
You sure you're a demon?
Şeytan olduğuna emin misin?
If I'm understanding right, you got to figure a way to get the Mark of Cain off Dean before it turns him back into a demon?
Eğer doğru anladıysam Dean yeniden şeytan olmadan Kabil'in Mührü'nden kurtulmanın bir yolunu bulmalısınız.
It means "a devil" or "demon." Catch.
Birçok şeytan var. Yakala.
You know, almost every demon works via a Contract.
Neredeyse her şeytan anlaşma ile çalışır.
- Uh, the roof. - Come, demon, face your fate!
Uh, çatıya.
This demon that you and your kind have conjured with your diseased acts must feed.
Senin ve senin gibilerin sahip olduğu bu canavarı bir şekilde beslemelisiniz.
He was a demon.
- O bir şeytandı.
Until I watch you become a demon again?
Senin tekrar şeytan olmanı izlememe kadar mı?
Ah. Hello, demon tablet.
Merhaba Şeytan Tableti.
You've got to figure a way to get the Mark of Cain off Dean... - before it turns him back into a demon.
Kabil'in Mührü'nü Dean şeytana dönüşmeden almanın bir yolunu mu bulmalısınız?
A demon lover?
Şeytan bir sevgili mi?
It might have worked on any other demon.
Belki başka bir şeytanda işe yarar.
He is an unstoppable demon with the face of death.
Ölümün yüzünü taşıyan durdurulamaz bir şeytanın ta kendisi.
The belong to a meta-human I've fought before named Sand Demon.
Bunlar daha önce mücadele ettiğim Kum Şeytanı adlı meta-insanın hücreleri.
Sand Demon's from my world.
- Kum Şeytanı denim dünyamdan geliyor.
He must have sent Sand Demon here to do the same thing.
Kum Şeytanı'nı da aynı şeyi yapması için göndermiş olmalı.
What, you think Jay is lying about the Sand Demon?
Ne yani Jay, Kum Şeytanı hakkında yalan mı söylüyormuş?
Sand Demon kidnapped a police officer.
- Kum Şeytanı bir polis memurunu kaçırdı.
Sand Demon always attacks on two fronts.
Kum Şeytanı her zaman iki kademede saldırır.
And I was thinking, if I were Sand Demon and I were attacking a speedster on two fronts, I would probably want to slow you down, like, by using a concussive bomb - or something like that.
Biraz düşündüm, Kum Şeytanı ben olsam ve bir Hızcı'ya iki kademede saldıracak olsam... seni yavaşlatmak için mesela sarsıntı bombası gibi bir şeyler kullanırdım.
It was really courageous doing what you did today, standing up to the Sand Demon without any powers.
Güçlerin olmadan Kum Şeytanı'nın karşısına çıkman oldukça cesur bir hareketti.
It came back when Atom Smasher attacked on Flash Day, and then again when Sand Demon showed up.
Flash Günü'nde, Atom Ezici saldırdığında da olmuştu. Sonra ise Kum Şeytanı ortaya çıktığında oldu.
Demon! It's demon!
İblis!
Demon!
İblis!
D... Demon!
İblis!
Demon!
- İblis!
Make a note, Mr Clarke, that Elizabeth Gadge confesses having had discourse with the demon known as Snowflake.
Not alın Bay Clarke, Elizabeth Gadge Kar Tanesi diye bilinen bir iblisle konuştuğunu itiraf ediyor.
The court calls the demon known as Snowflake.
Mahkeme Kar tanesi diye bilinen iblisi davet ediyor.
Now let us observe the demon as it seeks out its mistress the witch.
Şimdi iblisin cadı hanımını arayıp bulmasını izleyelim.
So, Delphine is a shape-shifting demon?
Yani Delphine şekil değiştiren bir şeytan?
The servants are saying the demon is you or your familiar.
Hizmetçiler şeytanın sen veya bir tanıdığın olduğunu söylüyorlar.
Blue Demon Dwarf.
Mavi, Cüce İblis.
Right, could we get you into position, please... erm... Mr Demon.
Pekala, sizi yerinize alabilir miyiz lütfen Bay İblis?
Because Blue Demon Dwarf is scarier.
Çünkü Mavi, Şeytani Cüce daha korkunç.
He's just Blue Demon Dwarf on the call sheet.
- Listede sadece Mavi, Cüce İblis yazılı.
- You're looking for a demon?
- Şeytan mı arıyoruz?
Battlefield demon?
Savaş alanı şeytanı mı?
I gotta do this thing. So, who is this Sand Demon?
Peki kim bu Kum Şeytanı?