English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Don't even think it

Don't even think it traducir turco

1,645 traducción paralela
Don't even think about it, Daddy.
Aklından bile geçirme, baba.
Don't even think about it.
Aklınızdan bile geçirmeyin.
Some docs don't even think it exists.
Bazı doktorlar, bu hastalığın var olduğunu bile düşünmüyor.
Don't even think about it, Sawyer.
Hiç düşünme, Sawyer.
- And I don't even think it's true,
- Bence doğru değil.
Don't even think about it.
Bunu düşünme bile.
Don't even think about it.
Aklından bile geçirme.
I don't mean to be rude, but the awful thing is it doesn't even matter what you think.
Kaba olmak istemem ama kötü olan, düşündüğün şeyin önemi bile olmaması.
Don't even think about it.It's my patient.
Aklından bile geçirme. O benim hastam.
And at that point I don't even know, I think my brain probably shut off and I just dropped in and went for it.
O anda bunu anlamadım bile, sanırım beynim kendini kapatmıştı. Kendimi bıraktım ve kaymaya başladım.
Art, don't even think about it. You're not going.
Art, bunu düşünme bile gitmiyorsun.
Don't even think about it.
Bunu aklından bile geçirme.
Don't even think about it, lt's my last warning.
Bu konu hakkında daha fazla düşünme, Benim son uyarımdı.
wait, you don't think he was going to try to grab della's soul- - don't even say it.
Sakın Delia'nın ruhunu almaya sakın söyleme
And even if I was, I don't think it's anyone's business.
Çıksaydım bile, bu kimseyi ilgilendirmezdi.
Oh, I don't even want to think about it.
Düşünmesem daha iyi.
don't even think it.
Düşünme bile.
You and I started out as friends. And even if you don't think it was real, I did.
Seninle ikimiz iyi arkadaş olmuştuk, ve gerçek olmadığını düşünsen de bence gerçekti.
It was just a kiss, and i don't even think our saliva was compatible, so there's no reason to discuss and make something that isn't awkward... Awkward.
Sadece bir öpücüktü ve salyamızın uyuştuğunu da sanmıyorum o yüzden konuşmaya ya da uygunsuz olmayan bir şeyi uygunsuz yapmaya bir sebep yok.
Please, don't even think about it.
Lütfen, hiç dert etme.
Don't even think about it!
Lütfen aklından çıkarma!
- DON'T EVEN THINK IT.
- Onu düşünme bile.
don't even think about it!
Hiç aklından bile geçirme!
Don't even think of it!
Aklından bile geçirme!
Don't even think about it.
Düşünme bile.
I don't even think about it.
Belki de düşünmüyorum.
Don't even think about it.
Aklına bile getirme!
Don't even think about it.
Bu, aklımdan bile geçmedi.
- Don't even think about it.
- Aklımdan bile geçmedi.
Hands behind your head. Don't even think about it!
Aklından bile geçirme!
Don't even think about it!
Aklından bile geçirme!
They don't even think it's one person.
Öyle biri olduğunu bile düşünmüyorlar.
- Don't even think about it.
- Sakın düşünme bile.
Don't you even think about it!
Bunu aklından bile geçirme.
Don't even think about it, all right?
Aklından bile geçirme, tamam mı?
Well, even if it does exist, I don't think I want to know.
Öyle bir şey varsa bile, bilmek istemiyorum.
It's outside the security zone and I don't think I'd want to go back there, even if I could.
Güvenli bölgenin dışında kalıyor ve dönebilecek olsam bile dönmezdim.
Don't even think about it.
Önemli bir şey. Hiç önemli değil.
I don't even like to think about it.
Çok çirkin görüntüler çıkıyor ortaya.
- I think I have a name. I don't even know if it's right. They're calling it...
Bir isim buldum galiba ama doğru olup olmadığını bilmiyorum.
Some people think they might be here right now and we don't even know it.
Bazıları şu anda aramızda olduklarını ve farkında bile olmadığımızı düşünüyor.
Oh my dear! Don't even think about it!
Aklından bile geçirme sakın!
- Don't speak about it, don't even think about it.
Hatta düşünme bile!
You ever even think of it, I don't care where I am, you call me, okay?
Nerede olursam olayım umurumda değil, beni mutlaka ara, tamam mı?
I don't even want to think about it.
Olanlar hakkında düşünmek dahi istemiyorum.
In fact, don't even think about thinking about it.
Hatta aklından geçirmeyi bile aklından geçirme.
Oh no, don't even think about it.
Hayır, aklından bile geçirme.
Don't even think about it!
Aklına ne geldi?
I don't, I don't even want to think about it.
Düşünmek bile istemiyorum.
Don't even think about it, Vinnie.
Bu sizin kızınız işte.
Come on, don't even think about it.
Hadi, düşünme bile.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]