Don't know about that traducir turco
4,842 traducción paralela
Yeah, I am sure about that because you don't even know the name of it.
Evet, eminim çünkü daha ismini bile bilmiyorsun.
Now that the dust has settled, I was hoping that, I don't know, maybe we can talk about what happened at the farmhouse.
Ortalık biraz sakinleştiğine göre belki çiftlik evinde ne olduğu konusunda konuşabiliriz diye umuyordum.
Norma, I don't do criminal law, but I know enough that if that's what happened, Norman has absolutely nothing to worry about.
Norma, ceza hukuku alanım değildir ama eğer olay böyleyse Norman'ın korkmasına hiç gerek yok.
And I also know that when you get out of here, you don't want people on the block talking about how you went that way.
Ve ayrıca buradan çıkıp gittiğinde, mahalledeki insanların nasıl bu yola girdiğin hakkında konuşmasını istemezsin.
We don't know nothing about that bank.
Bankayla alakalı hiçbir şey bilmiyoruz. Tamam mı?
Well, we don't know nothing about that, so... Aren't you cute?
Bu konuda bir bilgimiz yok, o yüzden... Çok sevimlisin, değil mi?
The first show, don't talk about the Russians, and you know, and all that stuff.
İlk iş, Ruslar hakkında konuşmamak, biliyorsunuz zaten olayları.
I could use some dude time. I don't know about you two, but I am in dire need of reconnecting with that musky scent of manhood that I lost when Sheila became the breadwinner.
Sizi bilmem ama benim Sheila evin erkeği olduğu zaman kaybettiğim erkeklik kokusunu geri kazanmam lazım.
Oh, you don't know about that?
Sen bilmiyor musun? Herkes içiyor.
Don't know why they've been saying stuff like that about me behind my back.
Neden arkamdan öyle şeyler söylüyorlar bilmiyorum.
We don't really know whether that was his real intention because Aaron also had a history of doing projects where he'd analyze giant data sets of articles in order to learn interesting things about them.
Gerçek niyeti bu muydu bilmiyoruz, zira Aaron'ın eskiden beri dev makale setlerini analiz etme huyu vardı. İlginç çıkartımları olurdu.
I'm gonna sing you something that I've been thinking about a lot lately, an old-time number because... I don't know about you, but I been seein a lot of people I know, good people, smart people, hard-workin'people havin'to make different kinds of choices these days.
Size bu akşam özellikle son zamanlarda bir hayli düşündüğüm bir şarkı eskilerden bir şarkı söylemek istiyorum çünkü sizi bilmem, ama ben bugünlerde zor kararlar vermek zorunda kalan bir sürü iyi, akıllı ve çalışkan insanla karşılaştım.
I don't know how I feel about that.
Bu konuda nasıI hissetmeliyim bilmiyorum.
I don't know anything about that.
Bununla ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
I don't know anything about that.
Hiçbir fikrim yok.
I just wanted to say that I know moving to D.C. is a big thing, and it might raise issues you don't feel totally comfortable talking to me about.
Başkente taşınmanın senin için büyük bir şey olduğunu biliyorum eğer bu konuda tamamen rahat bir şekilde benimle konuşmazsan başka sorunlar oluşturabilir.
- I don't know about that.
- Pek sanmıyorum.
I don't know anything about any of that.
Bunlarla ilgili hiçbir bilgim yok.
Oh, I don't know, that today's news cycle got up and running at 6 : 00 this morning, and I haven't heard a peep about Reston's divorce on any of the cable shows, let alone network.
Bilemiyorum, bugünkü yeni haber dalgası sabah 6 : 00'da başladı ve devam ediyor ve Reston'un boşanmasıyla ilgili kablolu yayınlarda herhangi bir dedikodu bile duymadım, internette bile.
I don't know about that.
Orasını bilemem.
Sure. But there is one thing that you don't know about, Ronnie.
Ama bilmediğin bir şey var, Ronnie.
Yeah, I don't know about that one.
Tabi, orasını bilemem...
I don't know how to feel about that.
Ne hissedeceğimi bilemiyorum.
Expect you don't know anything about that either.
Bu konu hakkında da bir şey bilmediğini sanıyorum.
- Look, I don't know you and I don't know what you're talking about, but I do know that I'm not your Queen.
- Bak, seni tanımıyorum ve neyden bahsettiğini bilmiyorum ama senin Kraliçen olmadığımı biliyorum.
You know, for supernatural creatures and all that, you guys don't know shit about what's going on in your own lives.
Bilirsiniz, doğaüstü yaratıkların hepsi hakkında bir sikim bilmiyorsunuz. Kendi hayatlarınızda ne olup bittiğini bile.
Well, I don't know about that.
Bunu bilmiyorum.
What else does this base have that I don't know about?
Bu üste daha bilmediğim neler var acaba?
I'll clean that up. I don't know what I can do about the ghost lady that came out of it, but - -
İçinden çıkan hayalet bayan için ne yapabilirim bilmiyorum ama...
Ugh. Pathetic. We both know that if there's any truth in the universe, it's that Ricks don't care about Mortys.
İkimiz de biliyoruz ki, bu evrende tek bir gerçek varsa o da Rick'lerin Morty'leri umursamadığıdır.
I don't know about all that, all I know is the blonde wanted off the plane.
Ben tüm bu konuda bilmiyorum, bildiğim bütün sarışın uçaktan istedi olduğunu.
I know you don't really want to see me or talk to me right now, and I'm still really annoyed about that.
Şu anda beni görmek yada konuşmak istemediğini biliyorum ve bu durum beni hala rahatsız ediyor.
But... you know, that's just driving me crazy because I really don't want you to feel bad about leaving.
Üzülsemde söylemek istemiyorum. Gittiğine üzülmeni istemiyorum.
- I don't know about that.
- Bunu bilmiyorum.
If that's a drug, I don't know anything about it.
O şey uyuşturucuysa benim haberim yok.
( grunts ) I know that you have a lot of doubts about me, And I don't blame you.
Benimle ilgili bir sürü şüphe duyduğunu biliyorum ve seni suçlamıyorum.
There's lots of underground stuff going on right now that Rita doesn't know about, or at least she pretends she don't.
Burada Rita'nın bilmediği veya bilmiyormuş gibi davrandığı bir sürü gizli şey var.
I don't know about that.
- Emin değilim.
I don't know anything about you, except for that your home screen's a picture of Biggie and you love taking selfies.
Senin hakkında hiçbirşey bilmiyorum, bu hariç ana ekrandaki Biggie ve aşk alıcı selfilerin.
Well, I don't know about that.
Orasını bilemem.
You don't know about that?
Haberin yok mu?
I don't know- what was that all about?
Bilmiyorum... - O olanlar da neydi? - Öfke nöbeti geçirdi.
I don't know what that means either, but she got really excited about it.
Ben de ne olduğunu anlamadım ama o çok heyecanlandı.
Richard, look... the only thing we really know about him is that we don't know him.
Richard, bak! Onun hakkında bildiğimiz tek şey, onu tanımıyor oluşumuz.
So, like, why don't we spend some time on our own, you know, both of us, and then we'll meet at that main cage in about an hour.
Peki. Kendi başımıza neden vakit geçirmiyoruz? Yaklaşık bir saat sonra ana kafesin orada buluşuruz.
Well, we don't exchange much details about our private lives, but I do know that she's an executive at a top auction house.
Özelimiz hakkında çok fazla bilgi paylaşmadık ama biliyorum ki kendisi üst düzey müzayede evinde yönetici.
One of the unfortunate things about not having a reflection is that you don't know exactly what you look like.
Bir yansımanızın olmamasının kötü yanlarından biri tam olarak nasıl göründüğünüzü bilememeniz.
Well, I appreciate that, but I... I... I don't know what I'd write about.
Teşekkür ederim ama ne hakkında yazarım bilemiyorum.
You know, I've been thinking, we've been doing this for a couple of weeks and I don't know that much about you.
İşte, düşünüyorum da bir kaç haftadır bunu yapıyoruz ve ben senin hakkında çok fazla şey bilmiyorum.
But you sent me into that bank like boo-boo the fool don't know shit about what you're doing.
Ama sen beni aptal gibi ne yaptığından habersiz o bankaya gönderdin.
In that case, Mrs. McCarthy is widely held to be the eyes - and ears of Kembleford. - I don't know about that.
Bayan McCarthy, Kembleford'un gözü kulağı gibidir.
don't know yet 100
don't know 1497
don't know her 25
don't know what you mean 20
don't know him 45
don't know it 22
don't know what to say 20
don't know why 51
don't know where 16
don't know how 22
don't know 1497
don't know her 25
don't know what you mean 20
don't know him 45
don't know it 22
don't know what to say 20
don't know why 51
don't know where 16
don't know how 22
about that 749
don't play games 34
don't be silly 1150
don't be 1026
don't worry 18301
don't 13731
don't you 9508
don't look at me 835
don't look up 32
don't leave me here 98
don't play games 34
don't be silly 1150
don't be 1026
don't worry 18301
don't 13731
don't you 9508
don't look at me 835
don't look up 32
don't leave me here 98
don't try this at home 21
don't be a stranger 86
don't be late 287
don't fuck with me 157
don't be a pussy 41
don't be so hard on yourself 105
don't worry about it 3159
don't be sad 190
don't be shy 514
don't beat yourself up 132
don't be a stranger 86
don't be late 287
don't fuck with me 157
don't be a pussy 41
don't be so hard on yourself 105
don't worry about it 3159
don't be sad 190
don't be shy 514
don't beat yourself up 132
don't cry 1202
don't forget me 61
don't touch me 1540
don't call me 195
don't be afraid 1221
don't go far 26
don't you dare 523
don't forget 829
don't be sorry 259
don't forget it 61
don't forget me 61
don't touch me 1540
don't call me 195
don't be afraid 1221
don't go far 26
don't you dare 523
don't forget 829
don't be sorry 259
don't forget it 61