English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ D ] / Don't listen to her

Don't listen to her traducir turco

655 traducción paralela
- Don't listen to her.
Ben yaptım!
Oh, don't listen to her, Barjon.
Ona kulak asma Barjon.
Don't listen to her ravings.
Onun sayıklamalarını dinleme.
- Don't listen to her!
- Onu dinleme!
Don't listen to her, monsieur.
Siz ona bakmayın Mösyö.
Marshal, don't listen to her.
- Komutan dinleme onu.
Don't listen to her.
Bakmayın ona.
Don't listen to her, Harold.
Onu dinleme, Harold.
My mother knows nothing, so don't listen to her
Annemi dinlemeyin, hiçbir şey bilmiyor.
Don't listen to her, Miss Yorke.
Onu dinlemeyin Bayan Yorke.
Don't listen to her.
Annemi dinleme.
Don't listen to her.
Siz ona bakmayın.
- Don't listen to her.
- Kulak asma sen ona.
- Don't listen to her, Johnny.
- Sakın onu dinleme, Johnny.
Now, listen here, Tony, if you don't tell her, I'm not going to wait any longer.
Şimdi, dinle Tony, eğer ona söylemezsen, daha fazla beklemeyeceğim.
You don't have to listen to her.
Anneni dinlemek durumunda değilsin.
Don't listen to her.
Orada yaşıyorum.
- Don't listen to her, Dad.
- Onu dinleme baba.
- Don't listen to her!
- Dinleme onu!
Listen, son. I advised you I need a friend. 'Cause I don't want to surprise or scare her none.
Dinle evlat, sana bir arkadaşa ihtiyacım olduğunu söylemiştim, çünkü onu şaşırtmak ya da korkutmak istemiyorum.
Don't listen to her.
Onu dinleme.
But you listen to me, don't go to Viareggio, forget her.
Ama sana öğüdümü dinle, Viareggio'ya gitme, unut onu.
Don't you listen to her.
Onu dinlemeyin.
Listen, no matter what she says to you, don't answer her back.
Bak, sana ne derse desin sakın cevap verme.
Don't listen to her!
Onu dinleme!
I don't want to listen to any of this Now, you were there when he strangled her, weren't you?
Bunu dinlemek istemiyorum. Onu boğduğunda sen de orada idin. Hayır!
You don't listen to her
Onu dinlesene
Don't listen to her nonsense
bu saçmalığı dinlemeyin!
- Don't listen to her.
- Ted, kulak asma, boşver.
Don't listen to her!
- Sakın onu dinlemeyin!
- Don't listen to her.
- Onu dinleme.
- Don't listen to her.
- Kadını dinleme.
You don't have to listen to her.
Onu dinlemek zorunda değilsin.
- You don't have to listen to them always.
- Her zaman onları dinlemek zorunda değilsin.
- Don't listen to her.
- Ona bakma sen.
Listen, don't forget my door is always open to artistic people.
Kapımın sanatçılara her zaman açık olduğunu unutma.
I don't wish to listen to her.
Onu dinlemek istemiyorum.
But don't listen to her.
Ama onu sakın dinlemeyin.
Don't listen to her.
Onu dinlemeyin.
Listen, Knight, you got any more questions... why don't you ask Terri, she seems to know everything.
- Dinle Knight, soracak daha fazla soruların vardır. Niçin bunları Terri'ye sormuyorsun, o her şeyi biliyor gibi.
I don't think Hadass will listen to her parents anymore. Maybe there's something else we can do.
Hadass'ın artık anne babasını dinleyeceğini sanmıyorum.
- Don't listen to her.
Ona dinleme Norm. Böyle bir fırsatı her zaman bulamazsın.
Don't listen to her, she's drunk.
Dinlemeyin onu, ayakta duramıyor.
I see you have completed your task He-man yes, but there's still so much we don't know then listen and I shall tell you all many years ago twins were born to Randor
Evet, ama hala bilmediğimiz çok şey var. Öyleyse dinle. Sana her şeyi anlatacağım.
Don't listen to her, Blanche.
Onu dinleme Blanche.
Listen a moment children, comportensen odebezcan to their grandmother. And if they don't give him / her any, but any, I motivate to punish them.
Beni dinleyin çocuklar, düzgün davranın, büyükannenize itaat edin ve ona sizi cezalandırabilmesi için herhangi bir neden vermeyin.
Listen, uh, last month my mother came out and stayed a while, and she got to know the neighbors real well, and I don't want word getting back to her that her son does bad things.
Beni dinle. Geçen ay annem gelip bir süre kaldı ve komşularla çok yakınlaştı. Oğlunun yaramazlıkları annemin kulağına gitsin istemem.
listen to me... you are sick, and you always have been, so don't fuck with me!
Pinky sen hastasın ve her zaman öyle kalacaksın. Bana bulaşma!
And don't listen to her.
- Onu dinleme.
Don't listen to her!
Dinlemeyin onu.
- Well. Don't listen to her.
Onu dinleme.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]