Francie traducir turco
515 traducción paralela
This'll be the last of them now, Francie.
Bu sonuncusu Francie.
Gosh, Francie, ain't you through with them dishes yet?
Tanrım, Francie, bulaşıklarla işin daha bitmedi mi?
Keep an eye on him, Francie. NEELEY :
- Gözün üzerinde olsun, Francie.
Don't you, Francie?
Sence de, değil mi Francie?
And, Francie, you can stay in the room, if you want, while Mr. Barker's here.
Ayrıca istersen, Bay Barker buradayken odada kalabilirsin.
How do you do, Francie?
- Sen nasılsın Francie?
Why, Francie, you got manners right out of a book.
Bir kitaptan fırlamış gibi terbiyeli tavırların var.
It'll mean Potter's Field, most likely. Thank you, Francie.
Büyük ihtimalle yoksullar mezarlığı demek.
Well, that's what people get.
Sağ ol Francie. Olacağı bu.
Our Francie was telling me that Sissy's gone and done it again.
Francie bana Sissy'nin tekrar aynı şeyi yaptığını söyledi.
Your Aunt Sissy's a fine woman, Francie.
Sissy teyzen iyi bir kadın Francie.
Yes, Francie?
- Evet, Francie?
Francie, you read too much.
Francie, fazla kitap okuyorsun.
Francie, coffee.
- Francie, kahve.
Good night, Francie.
İyi geceler, Francie.
Francie's kinda mad at me because...
Francie bana biraz kızgın. Çünkü...
Francie, you been staring out that window over a half an hour.
Francie, yarım saattir pencereden dışarı bakıyorsun.
Francie, why don't you say what you mean?
Ne demek istediğini açıkça söyleyemez misin Francie?
What was it, Francie?
Ne, Francie?
Francie, I want you to stop talking around about things like that.
Francie, böyle şeylerden söz ederken lafı dolandırmayı kesmeni istiyorum.
How do you spell "transfer," Francie?
- "Nakil" nasıl heceleniyor Francie?
And another thing, we kept Francie out a year so she and Neeley could be in the same class, and she could look after him.
Ayrıca, Neeley ile aynı sınıfta olup ona göz kulak olsun diye Francie'yi okula bir yıl geç gönderdik.
How do you spell "appreciate," Francie?
"Takdirlerinize", nasıl heceleniyor, Francie?
FRANCIE : Look how high it is!
Bak, ne kadar yüksek!
FRANCIE : But there must be!
- Ama olmalı!
FRANCIE : The lady that was here left it.
Eski kiracı bıraktı.
No telling what's likely to happen if Francie gets a notion...
Francie'nin aklına bir fikir gelirse ne olacağını söylemek zor.
FRANCIE : Hey, Pa!
- Baba!
NEELEY : I think it's silly, but Francie said Papa was always talking about what nice hands you got.
Bence aptalca bir şey ama Francie, babamın her zaman nasıl hoş ellerin olduğundan söz ettiğini söyledi.
McSHANE : Merry Christmas, Miss Francie.
Mutlu Noeller, Francie.
I ought to be able to work until, well, anyway, April, and then Francie will have to leave school and take out a working paper.
Nisan'a kadar falan çalışabilirim. Sonrasında, Francie okuldan ayrılıp kendine bir çalışma belgesi çıkarmalı.
Anyway, one member of the Nolan family'll get to graduate, and she come close.
Sonuçta Nolan ailesinden biri mezun olabilecek. Francie de mezun olmaya çok yaklaştı.
KATIE : Francie.
- Francie.
Francie.
- Francie.
Francie, dear, where are you going?
Francie, canım, nereye gidiyorsun?
Francie.
Francie.
I wanted to talk to you, Francie.
Seninle konuşmak istiyordum, Francie.
Well, I got to be mama and papa both to you now, Francie.
Artık ikinize hem annelik, hem babalık yapmalıyım Francie.
You gotta go right now, Francie, I...
Artık gitmeliysen, ben, Francie...
How are you, Francie?
- Nasılsın, Francie?
Francie, see if Mr. McGarrity won't have some coffee.
Bay McGarrity'nin kahve isteyip istemediğini sor Francie.
I thought maybe you wouldn't mind if maybe Francie and Neeley came down to work for me afternoons, like, after school and Saturdays.
Düşündüm de, belki Francie ve Neeley okuldan sonra öğleden sonraları ve Cumartesileri gelip yanımda çalışabilirler.
And the $ 4 a week will keep us until the baby comes, and Francie won't have to quit school and she can keep on, and they can both...
Ve haftalık $ 4, bebek gelene kadar bizi idare eder. Francie de okulunu bırakmak zorunda kalmaz. Devam edip ikisi de mezun...
Is that all right with you, Francie?
Senin için uygun mu, Francie?
Where's Francie?
- Francie nerede?
I want you to write to him, Francie.
Yazmanı istiyorum, Francie.
I'm gonna need you, Francie.
Sana ihtiyacım olacak Francie.
I'm counting on you, Francie.
Sana güveniyorum, Francie.
In here, Francie.
İçerideyim, Francie.
You're taking real good care of me, Francie.
Bana çok iyi bakıyorsun, Francie.
I want to talk to you, Francie.
Seninle konuşmak istiyorum, Francie.