Freaks traducir turco
2,337 traducción paralela
He freaks out.
Çılgına döner.
Because there are already too many supernatural freaks in my life...
Zira hayatımda fazlasıyla doğaüstü yaratık var.
Go crawl back into your holes, you creepy, cold freaks.
Gidin de deliklerinize girin, korkunç soğuk yaratıklar sizi!
I'd give anything to be adopted, grow up with rich, normal parents instead of these freaks.
Evlatlık verilip bu ucubeler yerine normal zengin ailelerde yetişmek için her şeyimi verirdim.
That bitch Debbie's actually getting herself initiated into that nasty pack of freaks.
O orospu Debbie'nin aslında kendisini bir ucube sürüsünün arasına katması.
I guess that kind of freaks me out.
Sanırım böyle şeyler beni korkutuyor.
I don't like weird, fucked-up freaks making me look like a dick in front of my friends.
Tuhaf, sikilmiş bir ucubenin beni arkadaşlarımın önünde bir angut gibi göstermesinden hoşlanmam.
The worker freaks is tryin'to protect the queen freak.
İşçi ucubeler, kraliçe ucubeyi korumaya çalışıyor.
I'm tired of everyone calling us freaks.
Herkesin bize ucube demesinden bıktım artık.
But we're all freaks together... and we shouldn't have to hide it.
Saklamamız gerekmemeli.
Are you still pals with Bobby Dordondo and those freaks?
Bobby Dordondo ve o ucubelerle hâlâ arkadaş mısınız?
These freaks have us outgunned here.
Bu ucubelerin silah gücü bizden üstün.
These freaks have more firepower than we do.
Bu ucubelerin bizden fazla silahı var.
We're not looking to be any kind of carnies or circus freaks or anything like that.
Lunapark çalışanı veya sirk ucubesine falan benzeyen bir hâlimiz yok.
Doesn't matter how many times they show that kid going off, he still freaks me out, you know?
Bu çocuğun öldüğünü bilmem kaç defa söylerlerse söylesinler,... hala beni korkutuyor.
Yeah, us freaks should stick together.
Evet biz ucubeler birbirine tutunmalı.
It just freaks me out because it just reminds me of like what Martine was saying about the house.
Beni korkutuyor çünkü Martine'nin evle ilgili söyledikleri aklıma geliyor.
We're kind of partial to freaks in this lab.
Asıl biz bu laboratuardaki ucubeleriz.
Ten freaks in one tent.
On ucube bir çadırda.
Freaks, I'm Aaliya.. Rishabh sent me here. - Aaliya.
Kaçıklar, ben Aaliya beni Rishabh gönderdi.
My boss freaks out, so if it's cool with you, I'm just going to fill this out with somction.
Senin için sorun yoksa rastgele bir şeyler yazacağım.
deserted, and these long freaks tum info a biker's hell hell.
Tamamen ıssız, ve bu ucubeler, motosiklette cehennemi yaşatıyor.
And it freaks me out.
Bu beni delirtiyor.
The old freaks, they don't give a shit about ideology.
Eski kaıklarda fikir var.
Gank a few freaks along the way if we're lucky.
Eğer şanslıysak birkaç ucubeyi de hallederiz.
And maybe those freaks in there aren't your blood, but they are your family.
Belki o ucubeler senin kanından değil ama onlar senin ailen.
She freaks. She dumps him.
Sonra da kafayı yiyip, adamı terk ediyordu.
Can I tell you the thing that always freaks me out?
Beni korkutan birşey anlatayım mı?
And the thing that always freaks me out Is if there's an elderly man - often quite short- -
Beni hep korkutan şey ise yaşlıca ve kısa boylu adamlar.
You freaks!
Sizi ucubeler!
Killer shoots the Langhams, freaks out.
Katil, Langhamlar'ı vurunca çıldırmış.
Most of the time, he was surrounded by all these freaks. And ghouls. All feeding off the thrill.
Çoğu zaman etrafı tamamen korkuyla beslenen ucube ve hortlaklarla çevriliydi.
Evelyn turns him down, and he freaks out because he's... he's running out of time to lose his virginity.
Evelyn onu reddeder o da kafayı yer, çünkü Bekaret'ini kaybetme konusunda zamanı azalıyordur.
I've been feeling left out since you been hanging out with those freaks down at that nuthouse.
O kümesteki çatlaklarla takıldığından beri dışlanmış hissediyorum.
Freaks bring in more money, usually.
Ucubeyle kıyasladım. Ucubeler genellikle daha çok para kazandırır.
Normals and freaks alike.
Normaller ve ucubeler olacaktı.
The freaks make more money and they have no talent.
Ucubelerin yeteneği yok ama daha fazla para kazanıyorlar.
Normals feel superior to the freaks and Leo felt superior to everybody.
Normaller kendilerini ucubelerden üstün görüyor. Leo ise kendini herkesten üstün görüyordu.
These child prodigies, they're not one thing or the other, they're sort of freaks really.
Bu çocuk dahiler, o yahut bu değiller, aslına bakarsan ucube denebilir.
You people never let me out of here instead, you're just filling up the streets with all those freaks.
Sizler, benim dışarı çıkmama, asla izin vermezsiniz, bunun yerine sokakları.. .. bu ucubelerle doldurursunuz.
What freaks?
- Hangi ucubeler?
His little army all the freaks the early-release program lets out onto the streets.
Onun küçük ucube ordusu erken tahliye programıyla sokaklara salınmış.
I thought they were just freaks of nature, like, X-Men style.
Onları X-Men gibi doğanın bir garipliği sanıyordum.
Now, when we "freaks" die... Where do we go?
Biz ucubeler öldüğünde nereye gideriz?
It totally freaks out my gyno.
Jinekoloğumu çok rahatsız ediyor.
You know how I've always been very anti-Halloween'cause it totally freaks me out to think about eating candy that someone else has touched, right?
Herkesin dokunduğu bir şekeri yemeği düşünmek beni deli eder. Bu yüzden hep ne kadar Cadılar Bayramı karşıtı olduğumu bilirsin değil mi?
What about the Green Arrow and those freaks that tried to blow me up?
Peki ya Green Arrow ve beni havaya uçurmak isteyen o manyaklar ne olacak? Nerede olduğumu biliyorlar!
I used to think everyone could be saved, even those superhero freaks.
Eskiden herkesin kurtarılması gerektiğini düşünürdüm. Hatta süper kahraman manyaklarının bile.
Whoa, you blood-sucking freaks love your kids, too?
Vay, siz kan içici yaratıklar da çocuklarınızı seviyor musunuz?
Ugh! All these people are psychos and freaks.
Herkesin garip huyları çıkıyor.
The freaks resented his pretensions, and the normals...
Ucubeler sinirliliğine alınıyordu.