Heaven forbid traducir turco
118 traducción paralela
- Heaven forbid.
- Tanrı esirgesin.
Heaven forbid.
Allah korusun.
Heaven forbid!
Tanrı saklasın!
No, heaven forbid.
Tanrı aşkına, hayır.
Heaven forbid.
Allah göstermesin.
If you'd had grandchildren, Mellie, heaven forbid they'd have been children who never ate between meals, who were sickly.
Eğer torunların olsaydı, Mellie, Tanrı korusun iki öğün arasında hiç bir şey yemeyen iç bayıltıcı çocuklar olurdu.
A fine funeral for every member of the family, heaven forbid.
Tanrı gecinden versin, ailenin her üyesi için güzel bir cenaze töreni.
And naming no names, I will say that it's a family that the angel of death has marked on his invitation list. Heaven forbid.
Tanrı korusun ama, isim vermemekle birlikte bunun Azrail'in davet listesinde olan bir aile olduğunu söyleyebilirim.
- Heaven forbid I should want anything for not standing in Pip's way.
Tanrı saklasın, Pip'in önünü açmak için bir şey ister miyim hiç.
Trombone player - heaven forbid!
Trombon çalan biri, Tanrı yazdıysa bozsun!
Heaven forbid!
Tanrı yardımcımız olsun.
Heaven forbid!
Bu saçmalık!
Heaven forbid.
Ağzınızdan yel alsın.
Heaven forbid! But our fable had a happy ending.
Benim küçük bebeğim insanları yoketmeye gidiyor.
Heaven forbid!
Tanrı korusun!
But if she be obdurate to mild entreaties... God in heaven forbid we should infringe the holy privilege of blessed sanctuary!
Ancak, ricalarımıza direnecek olursa, Tanrı göstermesin, kutsal sığınağın kurallarını çiğneyemeyiz.
Heaven forbid!
Allah korusun!
Heaven forbid, no.
Allah esirgesin, olmaz.
- Heaven forbid.
- Tanrı korusun.
Heaven forbid those mathematically perfect brainwaves be corrupted by this all-too-human vice.
İnsan ahlaksızlığıyla o mükemmel beyin dalgaları bozulsun istemeyiz.
Oh, heaven forbid. I am one who delights
Tanrı korusun.
Heaven forbid.
Ağzından yel alsın.
Oh, heaven forbid. He's a hot-blooded Hungarian. If you but look at his wife, he will cease to be a diplomat.
Macar bir diplomat ve eğer karısına bakmaya devam ederseniz diplomatlığı unutacaktır.
Heaven forbid!
Cennetten mahrum etme kendini!
- Heaven forbid! I hope it's not him.
- Ağzını hayra aç, inşallah değildir.
Heaven forbid, michael.
Allah korusun Michael.
Heaven forbid this conversation get personal now.
Allah korusun bu sohbet şimdi kişiselleşmesin.
Heaven forbid he should see my razor, my toothbrush and my Indian robe.
Cennet yasaklıyor traş bıçağımı, diş fırçamı ve hint bornozumu görmesini.
Heaven forbid.
Tanrı saklasın.
Heaven forbid.
Tanri korusun.
These hippies want our Native American, heaven forbid, I almost called them Indian, children to blame our forefathers for all of their trouble instead of their own.
Bu hippiler istiyor ki... Amerikan yerlilerinin çocukları, ağzımdan yel alsın, az kalsın Kızılderili diyecektim... bu çocuklar başlarına gelenler için kendi atalarını değil, bizimkileri suçlasın.
Oh, well, heaven forbid that Eddie should ever work a nerve!
Haklısın. Eddie Bey sinirlenirse n'aparız sonra!
If you became ill, heaven forbid your doctor would be a college graduate.
Allah korusun, hasta olduğunuzda gittiğiniz doktor üniversite mezunudur.
Heaven forbid I'd think that.
Öyle olduğunu düşünemezdim zaten.
Heaven forbid.
Tanrı yazdıysa bozsun.
If God were disgusted by mixtures- - heaven forbid- -
Tanrı iğrenç karışımlardan.. cenneti korusun.
Heaven forbid.
Tanrım. Olamaz.
I've forgotten you've got to be the hero, haven't you? Heaven forbid anybody else gets the spotlight!
Yoksa başkası ön planda olur!
Heaven forbid.
Yazıldıysa bozulsun.
Heaven forbid. I should have jammed that pen into her carotid artery.
O kalemi karotis arterine saptamalıydım.
Heaven forbid I should stand in the way of Pip's future, but -
Tanrı bana engel olsun eğer öyle bişey yapmak istersem ama,
Heaven forbid I ever use the phone again.
Bir daha telefon kullanırsam ne olayım.
Heaven forbid.
- Allah göstermesin.
Or heaven forbid, a man, like my cousin Hannah's husband did.
Veya kuzenim Hannah'nın kocası gibi bir erkek için.
Heaven forbid.
Tanrı korusun.
Heaven forbid, I'd be ready..
Eğer istediği gerçekten buysa ben acı çekmeye katlanırım.
- Heaven forbid!
- Ağzından yel alsın.
Heaven forbid!
# Bekle ve gör bak işimiz bitince #
- Heaven forbid!
İnşallah duymaz senin geldiğini, duyarsa dayanamaz.
- No baba, heaven forbid.
- Yok babam, tövbe.
Because heaven forbid.
Ben...
forbidden 46
forbid 18
forbidden love 27
heaven 227
heavenly 27
heavens 284
heave 315
heavens above 20
heavens to betsy 16
heavenly father 64
forbid 18
forbidden love 27
heaven 227
heavenly 27
heavens 284
heave 315
heavens above 20
heavens to betsy 16
heavenly father 64