Jazz hands traducir turco
71 traducción paralela
Slide, step, step and jazz hands!
Kayış, adım, adım ve jazz elleri.
It's steppity-step and jazz hands.
Adımlar ve jazz elleri.
Jazz hands over there?
Şu ellerini sallayan tip var ya?
- No. it's more... no jazz hands.
- Hayır, parmakların açık olmayacak.
Maybe because I can finish a sentence without the use of jazz hands...
Belki de bir cümleyi elimi kolumu sallamadan bitirebildiğim içindir.
After we light the bonfire, the dancers should come through. - They'll circle the gazebo... jazz hands, then out come the flaming batons. - Okay, Kirk.
Şenlik ateşini yaktıktan sonra, dansçılar gelmeli.
- Rory, wait, I'm gloating with jazz hands.
Rory, dur. Dans ederek seviniyorum.
I wanna teach you a little something about jazz hands.
Sana eller havaya nasıl yapılır onu göstereceğim.
Jazz hands.
Caz elleri. Caz elleri.
Jazz hands!
Caz elleri!
Since I already know about it, right, why don't I go in there and make a big show, give her some J.D. razzle-dazzle, some jazz hands. That way she'll forget all about how no one's come to congratulate her on the arrival of little baby Jennifer Dylan. - Why that name?
Ben bildiğime göre, içeri girip, büyük bir gösteri yapıp, ona J.D. biraderin caz ellerinden versem, böylece kimsenin Jennifer Dylan'ın dünyaya gelişini kutlamaya gelmemesini unutur.
You can't just flash some jazz hands and then abracadabra... brotherly love. What he said.
Bir kaç saçma el numarası ve abrakadabrayla kardeş sevgisini oluşturamazsın.
Yeah, because there's nothing scarier than a guy coming at you with jazz hands.
Zaten üzerine komik ellerle gelen bir adamdan daha korkutucu bir şey olamaz.
This is my associate, Jazz Hands.
Ortağım, Jazz Hands.
Jazz hands, love it.
Sevdim bunu.
What's with the jazz hands? Huh, kiddies?
Neden başınızı sallıyorsunuz?
No outfits, no jazz hands.
Abartı kıyafet yok, jazz yok.
With flawless gems, not... Jazz hands.
Kusursuz taşlar olmalı eski tarz değil.
Jazz hands?
Bir dans figürü mü?
He auditioned over 40,000 kids... who showed up with their hearts on their sleeves... and their jazz hands in the air.
Kırk bine yakın aday seçmelere katıldı ki hepsinin hisleri yüzlerine yansımıştı ki ellerini indirmek bilmediler.
Jazz hands. Lock the door.
Salla kolları, kilitle kapıyı.
Yay, jazz hands!
Evet, kilitle kapıyı.
- I will... tap dance in a chicken suit. - Okay. Well, I was thinking more jazz hands in a gorilla suit, but I will consider a chicken suit.
- tavuk kostümüyle step dansı bile yaparım - tamam ben daha çok gorilla kostümüyle düşünmüştüm ama tavuğu da değerlendireceğim.
Kurt, jazz hands.
- Kurt, caz elleri.
Jazz hands ready.
Caz elleri hazır.
Why don't you tickle Ivan's feet till he talks with your teeny, tiny, itty-bitty jazz hands?
- O zaman sen o küçücük, minnacık ufacık, tefecik ellerinle konuşana kadar Ivan'ın ayağını gıdıklarsın?
Jazz hands! Jazz hands!
Eller havaya, eller havaya.
That's not "puppet master." That's jazz hands.
O "Kukla ustası" değil. "Cazın eli" o.
Jazz hands.
Cazın eli.
Jazz hands. * Be-be-be-be
Dandik danslar falan.
Oh, I didn't think that was dotted-line yet, jazz hands. No worries.
Henüz bir şey imzalandığını düşünmemiştim, titrek elli.
And jazz hands.
Ve caz elleri.
Jazz hands.
- Gürültülü eller.
Jazz hands.
Hareketli eller.
This is the jazz hands section.
Burası caz ellerini kullanacağımız bölüm.
Did everybody do the jazz hands?
Herkes hareketi yaptı mı?
Uh, I was wondering if you knew what jazz hands were? Sure.
Caz ellerin ne olduğunu biliyor musun diye soracaktım da.
Oh, I just overheard the director ranting about jazz hands, so I was curious to know what got him so worked up.
Az önce yönetmen caz elleri hakkında konuşuyordu da onu bu kadar öfkelendiren şeyin ne olduğunu merak ettim.
Well apparently, he hate, hate, hates jazz hands.
Görünüşe göre caz ellerden oldukça nefret ediyor.
And she, along with everyone else who auditioned, made sure that the dancer that came after them didn't use the jazz hands so that they didn't lose their job... until Bridget.
Bridget'e kadar her aday bir sonraki dansçıya işlerini kaybetmemeleri için caz eller kullanmaması gerektiğini söylemiş.
Jazz hands!
- Hareketli eller!
Jazz hands!
Hareketli eller.
Jazz hands at the ready.
Ellerim tamamen hazır.
You think I'm gonna risk these jazz hands?
Bu caz ellerini riske atacağımı mı sanıyorsunuz?
Uh, nobody can see you doing jazz hands.
- Jazz elleri yaptığını kimse göremez.
And, Reverend, well, if Jazz Hands ain't your middle name, it ought to be.
Ve Peder eğer "Jazz Hands" göbek adınız değilse, kesinlikle olmalıydı.
He'd rather sit in a dark room with his 70-year-old jazz mate swapping hands
70'lik caz arkadaşıyla karanlıkta, elele oturmayı tercih ediyor.
I thought maybe the friend was a magician or a jazz dancer, because of the way she was moving her hands.
Arkadaşının bir büyücü ya da jazz dansçısı olduğunu düşünmüştüm çünkü ellerini onlar gibi hareket ettiriyordu.
- Fosse, jazz hands. - God, I'm jealous.
- Fosse, jaz elleri.
Keep practicing those jazz hands back in the corner.
Köşede caz ellerini prova etmeye devam et.
No jazz hands were raised, no heels were kicked.
Benimkini kesebilir misin?
handsome 790
hands 577
handsome man 22
hands off 293
hands in the air 324
hands on the wheel 31
hands up 935
hands where i can see them 140
hands on your head 187
hands behind your back 288
hands 577
handsome man 22
hands off 293
hands in the air 324
hands on the wheel 31
hands up 935
hands where i can see them 140
hands on your head 187
hands behind your back 288