English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ L ] / Lightening

Lightening traducir turco

128 traducción paralela
In thunder, lightening or in rain?
Gök gürler, şimşek çakar, yoksa yağmur yağarken mi?
It also required light but durable materials for the rocket itself, provision of control automatics, and lightening of the design to increase the supply of fuel.
Ayrıca roketin kendisi için hafif ancak dayanıklı malzemeler gerekli. Kontrol otomatik sağlanacak, ve aydınlatma yakıttan sağlanacak.
I got lightening in both hands, I'm just spoiling for a fight.
Nerdesiniz, yeterince mermim var, dövüşmek istiyorum.
The place needs lightening, more variety, you know, colour.
Bu odanın daha parlak renkli bir şeylere ihtiyacı var.
They'll be lightening out just like us tomorrow.
Onlar da ayni bizim gibi yolcular.
If you won't, he will hand it over to the authorities... in exchange for lightening his sentence.
Yok eğer bunu yapmazsanız, onu, cezasında indirim yapılması karşılığında yetkililere verecek.
Well how about lightening the load?
Biraz yük boşaltmaya ne dersiniz?
BESIDES THAT, I WAS QUICK AS GREASE LIGHTENING AND I COULD ALWAYS GET AWAY.
Ayrıca, ışık kadar hızlıydım ve her şekilde kaçabildim.
Master Law is famous for levitation. His lightening act is the best in here.
Law Bey'in... hafiflik tekniği bir harika!
When a tornado and a lightening storm attacked a small town in Mississippi, a dual natural disaster was created.
Mississippi'de küçük bir kasabaya hortum ve kasırga vurduğunda doğal afet düellosu yaratmıştı.
He perfected the technique of the bow, by lightening the weight of the hand and pressing only on the horsehair with the index and the middle finger.
Yay tekniğini geliştirerek, iki parmağın arasında tutarak böylece yayın... daha hafif bir şekilde tutulmasını sağlamıştı.
Even in plaster. I can move like lightening.
Alçıdayken bile yıldırım gibi hızım vardır.
Even in plaster I can move like lightening.
Bandajlıyken bile şimşek gibi hareket edebilirim.
I heard a rumour that management was thinking about lightening the load.
Yönetimin mali yükü hafifletmeyi düşündüğü hakkında bir dedikodu duydum.
I'm just lightening an uncomfortable moment.
Sadece ortamı biraz yumuşatmak istedim.
He's Rayden, God of Lightening and Protector of the Realm of Earth.
O Rayden, Şimşek tanrısı ve dünya aleminin koruyucusu.
But you don't have to worry about me because I'm going to be fine. I'm lightening up, literally.
Ah, evet... bu haberin, yüreğini nasıl parçaladığını anlayabiliyorum.
L'm very scared of lightening.
Gök gürültüsünden çok korkuyorum, Raja.
I'm lightening the mood.
Ortamı yumuşatıyordum.
The lightening was an unfortunate coincidence.
Şimşeğin çakması kötü bir tesadüftü.
At any time the zebras can be ambushed by frightening power... and lightening speed.
Ya korkunç bir güçle ya da inanılmaz bir hızla.
I was like being hit by lightening.
Yıldırım çarpmış gibiydim.
I don't need lightening up.
Neşelenmeye ihtiyacım yok.
I'm sorry, what I said about lightening up here.... This might be too light.
İşe eğlence katmakla ilgili söylediklerimden dolayı üzgünüm... fakat bu eğlence biraz aşırı olabilir.
That very personal trainer of Samantha's shaved her crotch in the shape of a lightening bolt.
Samantha'nın kişisel antranörü kasık bölgesini şimşek şeklinde traş etmiş.
But you said it was like they were "lightening the workload" providing a wife's duty when you were too busy.
Ama "iş yükünü azalttıklarını" söylemiş oldun. Sen meşgulken kocana karşı görevini yerine getiriyorlardı.
A lightening of the spirit.
Bu ruhun aydınlanmasıydı.
Then you'll thank us for lightening your load.
O zaman yükünü hafiflettiğimiz için bize teşekkür edeceksin.
Now maybe lightening will strike twice.
Şimdi belki ikinci vuruşta da iyi olacak.
He might be lightening up.
Sakinleşiyor olabilir.
Have you ever considered, lightening your hair?
Hiç düşündün mü saç rengini değiştirmeyi?
- Lightening your hair.
Saçının rengi.
That tree looks like it was struck by lightening.
Sanki ağaca yıldırım düşmüş gibi duruyor.
You don't even wanna hear how many of his decisions... end up lightening my pockets.
Verdiği kararlardan kaç tanesinin ceplerimi hafifleteceğini duymak bile istemezsin.
They're lightening the 302, but that's why you're going alone.
302'yi hafifletiyorlar. Bu yüzden yalnız gidiyorsunuz.
Static discharges in the atmosphere will create superstorms with hundreds of lightening strikes per square mile.
Statik boşalım, her yerde büyük şimşek fırtınaları yaratacak.
... to a major electrical shock or from being hit by lightening
... büyük elektrik şoku veya yıldırım çarpması...
It's lightening!
Şimşek çakıyor!
Have you seen lightening bugs?
Hiç ateş böcekleri gördünüz mü?
Your abilities, maybe they acted like a lightening rod when you touched me.
Yeteneklerin, bana dokunduğun zaman belki de paratoner etkisi yarattı.
she acted like lightening. She remembered that Monsieur Pennington had in his cabin a gun.
O da yıldırım gibi harekete geçti, Bay Pennington'ın kamarasında silahı olduğunu biliyordu.
and my dad gets struck by a lightening!
Babama da yıldırım düştü ve adam öldü.
- It's like he was hit by lightening.
- Yıldırım çarpmış gibi.
I mean, lightening not strike twice in the same place... without some kind of lightning rod, right?
Aynı yere iki kere yıldırım düşmez. Elbette bir şimşek savar yoksa.
- Lightening the mood.
- Ortamı yumuşaya çalışmış.
This stuff's like white lightening.
Bu mal beyaz yıldırıma benziyor.
I have heard rumblings of rumours that perhaps they will find a way to get Sandy to sing and I think we've found such an opportunity will someone please stop him before he starts singing grease lightening do it dad Travolta's your bitch
Ben de üniversitede bir iki müzikalde yer almıştım. Peter Gallagher'in inanılmaz bir sesi var. Broadway'de bile çıkmış.
Forked with lightening, the rains fall.
Çatallarıyla şimşekler, yağmur gibi yağıyor.
It's the lightening.
Böylesi günlerde bedenim yükleniyor.
Killed by a hunter and then struck by lightening!
Anlaşılan yemek biletini kaybettin! Gally'e ne oldu?
The story is he was struck by lightening. Oh, yeah.
Ancak hikayeye göre Steve elektrik tarafından öldürüldü.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]