Linds traducir turco
213 traducción paralela
Fine. Come on, Linds.
- Haydi gel, Lindsay.
FRIEND OF YOURS...
- Arkadaşın mı? Linds mi?
I'D GIVE YOU A RIDE, LINDS, BUT I GOT AN ENGINE BLOCK IN THE BACKSEAT.
Linds, seni bırakmak isterdim ama arka koltuğu kaplayan bir motorum var.
LINDS?
Linds?
GO AHEAD, LINDS.
Hadi bakalım, Linds.
See you, linds.
Tamam. Görüşürüz Linds.
NOTHING, I'M JUST HANGIN'OUT WITH LINDS.
Hiçbir şey. Linds'le takılıyoruz sadece.
AM I SUPPOSED TO CALL HER "MS." OR SOMETHING? SEE, LINDS
"Bayan" falan mı demeliydim?
OH, HEY. NO, ACTUALLY, I'M HANGIN'OUT WITH LINDS.
Aslında ben Linds'le takılacağım.
Hey, linds...
Hey Linds...
Hi, Mama, it's Linds.
Selam anne, ben Linds.
It's Linds. - Get a job.
- Merhaba anne, ben Linds.
Yeah, you were fine, Linds.
- Evet, iyiydin Linds, iyiydin.
Good, Linds.
İyi, Linds.
Wait, how's that work? See you, Linds.
- Bekle, bunun anlamı ne?
Linds!
- Linds!
I don't think it's gonna happen for me and Linds.
Ben ve Linds'in yürüyeceğini sanmıyorum.
I'm not asking for much, Linds.
Fazlasını istemiyorum, Linds.
Oh, God, Linds, I'm sorry.
Tanrım, Linds, üzgünüm.
You know, Linds, I really think you should cancel.
Linds, bence iptal etmelisin.
Hey, Linds, is it my imagination... or does this rape room have the same floor plan as our kitchen?
Selam, Linds, Bu benim hayal ürünüm mü... yoksa şu * eğlence odası bizim mutfakla aynı taban planına sahip?
" Maisy Fortner and Bertram Buddy Linds...
Bir aşk hikâyesi. Mazie Fortner ve Bertrum.
Linds, Luc and I just weren't meant to be.
Linds, Luc ile böyle olmak istemiyorduk.
Anyway, Linds, I got to get to work.
Neyse, Linds, işe gitmeliyim.
Danny, Linds. Boys.
Danny, Linds.
- I'm sorry, Linds.
- Üzgünüm Linds.
And, Linds, I don't want to talk about it.
Ve Linds onun hakkında konuşmak istemiyorum.
Linds, tell them.
Linds söyle onlara.
- Hey, Linds, it's pointless.
- Linds bence anlamı yok.
- Linds, bad news.
- Linds haberler kötü.
Linds, what's wrong?
Linds sorun nedir?
All right, Linds.
Pekala Linds.
Wait, Linds!
Durun Linds!
- Linds, what are you doing?
- Linds ne yapıyorsun?
Linds, you don't get it.
Linds sen anlamıyorsun.
- Linds.
- Linds.
Linds.
Linds.
Hey, Linds, say something.
Hey, Linds bir şey söyle.
Okay, Linds, we're both adults here.
Linds ikimiz de yetişkiniz.
Linds, Linds, do not, do not strike him.
Linds, Linds onu yumruklama.
Linds, what are you doing?
Linds ne yapıyorsun?
Did I say that?
Senin haftan nasıldı Linds?
LINDS.
- Linds!
SO, COME ON, LINDS.
Haydi Linds.
UH, LINDS?
Linds.
Linds?
Linds?
Hey, linds, your old man
Hey Linds.
Hey, how's Linds?
- Lindsey nasıl?
- No, Linds, absolutely not.
- Hayır Linds kesinlikle olmaz.
Linds!
Linds!
- Linds, stop.
- Linds yeter.