Methadone traducir turco
252 traducción paralela
Oh, you see they turned the methadone clinic into a yoga studio?
Metadon kliniğini yoga salonuna çevirmişler gördün mü?
It's here. I can get you methadone.
Sana metadon verebilirim.
Some are on methadone now.
Bazıları metadon kullanıyor.
I used to be a heroin addict, now I'm a methadone addict.
Ben eroinmandım... Şimdi morfinman oldum.
I thought you got him into a methadone program?
Onu methadon programına aldığını sanıyordum?
I got him in two methadone programs.
İki methadon programı.
You ever fuck with that methadone, man?
Metadon denediniz mi hiç?
He needs a methadone clinic.
Metadon kliniği..
We don't even have time to get to the methadone clinic.
Metadon kliniğini için bile vaktimiz yok.
Well, first off, we're gonna go down to the methadone clinic on monday, and then Nancy's gonna get me some gigs. And then we're gonna go off and, like, live in Paris... and just sort of go out in a blaze of glory. But don't worry.
Şey, her şeyden önce Pazartesi metadon kliniğine gideceğiz Ve sonra Nancy bana birkaç şov ayarlayacak Sonra da gidip Paris'te yaşayacağız Ve sonunda mutlu bir ölüme kavuşacağız Ama merak etmeyin, bizimle gurur duyacaksınız.
It could be methadone.
Metadon olabilir.
The good news is I got the methadone.
İyi haber, metadon'u buldum.
Hi ho for methadone The junkies on the go!
Metadon için hi ho Keşler iş başına!
Gettin'in the 21-day methadone programme.
21 günlük metadon programına yazılmak.
This is my first time withdrawing on methadone.
Metadonu ilk bırakışım.
I hear you're on a methadone programme.
Metadon programına katıldığını duydum.
So, how's that methadone thing workin'out?
Metadon faslı nasıl gidiyor?
"And, God, if you'll do that for me, I'll show you my appreciation by goin'home, gettin'on the methadone programme, gettin'a job and livin'a virtuous life."
"Tanrım, benim için bunu yaparsan minnettarlığımı eve dönmekle gösteririm. Metadon programına yazılırım,.. ... bir iş bulup erdemli bir hayat yaşarım."
I'm on a methadone programme.
Metadon programına katıldım.
Me and Robbie here's off the methadone program, you know.
- Robbie'yle ben metadon programını tamamladık.
I helped him save this couple who were on a methadone program.
Metadon programındaki bir çift için ona yardım ediyordum.
- On methadone. Fuck you.
Eroini bırakmaya çalışan Metadon bağımlısı.
He tried to kick that and he got readdicted to methadone.
Onu bırakmaya çalıştı ve methadon bağımlısı oldu.
- and I'm tryin'to get off methadone!
- Ve ben methadon kullanarak bunları aşmaya çalışıyorum!
- You're on methadone?
- Methadon mu kullanıyorsun?
We took morphine, diamorphine, cyclizine, codeine, temazepam, nitrezepam, phenobarbitone and sodium amytal, dextropropoxyphene, methadone, nalbuphine, pethidine, pentazocine, buprenorphine, dextromoramide, chlormethiazole.
Morfin, diamorfin, siklozin, kodein, temazepam nitrezepam, fenobarbiton, sodyum amital dekstropropokspilen, metadon, nalbufin, petidin, pentazosin büprenorfin, dekstromoramit ve klorometiazol aldık.
Since I was on remand, they've had me on this programme, the state-sponsored addiction, three sickly sweet doses of methadone a day instead of smack.
Şartlı tahliye olmamdan dolayı, beni devlet destekli bağımlılık programına kaydettiler. Gerçek eroin yerine üç küçük doz metadon.
No methadone.
Metadona gerek yok.
You're supposed to fuck'em, Gary, not open up a methadone clinic.
Onları düzeceksin Gary. Onlara klinik açmayacaksın.
- Well, Dad... is an abusive, chain-smoking methadone addict.
- pekala, baban... ağzı bozuk, sürekli sigara içen sistem bağımlısıdır.
But now I'm on the methadone and I'm getting my act together.
Ama şimdi methadon alarak buraya geldim ve kafam güzel.
- He's been on methadone since birth?
- Doğumdan beri metadon mu alıyor?
More methadone?
Metadon için mi?
You're using your baby to get methadone.
Metadon almak için bebeği kullanıyorsun.
The mother's stealing his methadone.
Annesi onun metadonini kullanıyor.
So anytime you want to prescribe schedule-two narcotics :
Demerol, Dilaudid, Fentanyl, Methadone gibi uyuşturucu içeren ilaçlar istediğinde...
I paid for all his methadone treatments.
Uyuşturucu tedavisi masraflarını ben karşıladım.
- Torkild, he needs methadone. No!
- Torkild, metadona ihtiyacı var.
I took her to the methadone clinic that day.
O gün onu metadon kliniğine götürdüm.
St Emmanuel was at the methadone clinic from 8am to 11 : 45.
"Aziz Emmanuel" sabah 8'den 11 : 45'e kadar metadon kliniğindeymiş.
Does methadone work?
Methadone işe yarar mı?
A year ago, Mr. Van Allen's wife was murdered in a meth lab out near the Salton Sea.
Bir yıl kadar önce, Salton Sea yakınlarında bir methadone laboratuarında Bay Van Allen'ın eşi öldürüldü.
Or catch me at the methadone clinic.
Ya da beni metadon kliniğinde bulabilirsiniz.
For myself and the soon - to-be-restored methadone clinic I want to thank you all for being here.
Kendim ve yakında yenilecek metadon kliniği adına geldiğiniz için hepinize teşekkür etmek istiyorum.
I've tried to get him off smack onto methadone but now he's doing both.
Onu vazgeçirip methadone'a alıştırmak istedim ama şimdi ikisini de alıyor.
It's my bag, it's my methadone.
Benim çantam, benim methadone'um.
Nathan had supplied enough methadone to keep Shaun going for four weeks.
Nathan Shaun'a dört hafta yetecek kadar methadone buldu.
It was just bad luck that the methadone didn't even make it onto the plane.
Methadone'un uçağa kadar bile varamaması şanssızlıktı.
Everything hurts me, since I this Take methadone.
Ben bu metadon al beri şey, beni incitiyor.
Methadone.
Metadon.
- Tony's on methadone.
Hey, Tony esrarkeş değildir.