English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ M ] / Military police

Military police traducir turco

333 traducción paralela
- Military police.
- Askeri İnzibat.
The city was under martial law, and i was the head of the military police.
Şehirde sıkıyönetim vardı ; ben de Askeri İnzibatın kumandanıydım.
The military police... they were here.
Askerî inzibat, buradaydılar.
You'll have the military police down here. Company!
Askeri inzibatları Tobruk'ta bulabilirsin.
"... will be subject to arrest by military police. "
"askeri polis tarafından tutuklanacaktır."
But since an American soldier had been killed in the robbery... the Criminal Investigation Division of the United States Military Police... was called in for cooperation.
Ama sonradan işbirliği için... ABD Askeri Polis Kriminal Soruşturma Bölümü'nden... bir asker çağrıldı.
A military police investigator...
Bir askeri polis müfettişi...
- What's going on? - Military police.
- Burada neler oluyor?
What I dislike is their military police.
Askeri polis'e yakalanmak istemem.
Military police swim like fish.
Askeri polis balık gibi yüzer.
You want me out of here, you better call the military police.
Dışarı çıkmamı istiyorsanız en iyisi askeri inzibatı arayın.
You assaulted three members of the Corps of Military Police.
Üç askeri zabıtaya saldırmışsın.
Your military police breastplate.
Göğüs koruma plakalarınız.
There's nobody left there, but the SS and the military police.
Burada kimse kalmamış ama S.S.'ler ve askeri polis var.
If it hadn't been for the SS and a few military police, the city seems wide open.
S.S.'leri ve askeri polisleri saymazsak şehir tamamen açık gözüküyor.
Two weeks ago a million dollars in gold bullion intended for the underground in one of the anti-Western satellites was intercepted by that government's military police. Preparations are now being made to ship the gold behind the Iron Curtain.
İki hafta önce batı karşıtları için, direnişçi bir örgütün milyon dolar değerindeki külçe altınına hükümetlerinin jandarması aracılığıyla el konuldu ve hemen, Demir Perde arkasına altını götürmek için hazırlıklara başlanıldı.
Military police.
Askeri polis.
With a military police escort?
Askerî polisin eskortuyla mı?
NOBUYUKI OCHI FORMER MILITARY POLICE SERGEANT
NOBUYUKİ OCHİ SABIK ASKERİ POLİS ÇAVUŞU
Back here, the Americans harassed me for being ex-military police.
Buraya geri geldiğimde, Amerikalılar benim eski askeri polis olmam için taciz ettiler.
- They're military police?
Kısaca söylemek gerekirse polis komutasını da...
We were even told the military police would greet us.
Hattâ askerî inzibatın bizi karşılayacağı söylendi.
A rebel was being arrested by the military police.
Bir isyancı askeri polisçe tutuklanmıştı.
He was with the military police then.
O zamanlar askeri polisti.
You want me to call the military police?
Yoksa polisleri çağırmamı mı istiyorsun?
Stands for military police.
Askeri İnzibat demek.
Let's say you intrigued us enough to want to find out if this is some kind of trap... if you " re working in conjunction with the military police.
Bunun bir tuzak olup olmadığına bakmak için yeterince meraklandık diyelim. Askeri polisle birlikte çalışıyor olabilirdiniz.
Notified military police that suspects John Smith, Bosco Baracus and Templeton Peck... have been spotted at a cocktail lounge at Fifth and Broadway in Los Angeles.
Askeri polisin aradığı şüpheliler, John Smith, Bosco Baracus ve Templeton Peck Los Angeles-Broadway'de 5. kokteyl salonunda görüldüler.
We just don't get on well with military police.
Askeri polis ile aramız pek iyi değil.
Then why are you wanted by the military police?
O zaman neden askeri polis tarafından aranıyorsunuz?
The local sheriff turned us over to the military police.
Şerif bizi askeri polise bildirdi.
But aren't the military police on their way?
Ama askeri polis yolda değil mi?
DECKER : I'm Col. Decker, Military Police.
Ben Albay Decker, Askeri Polis.
"Colonel John Smith, Lieutenant Templeton Peck and Sergeant Bosco Baracus... were apprehended after a long military police chase through," uh... "downtown Los Angeles."
Albay John Smith, Teğmen Templeton Peck ve Çavuş Bosco Baracus askeri polisin uzun süren takibinden sonra Los Angeles şehir merkezinde tutuklandılar.
So, they assigned a lawyer to the Military Police?
İnzibat olarak bir avukat mı görevlendirdiler?
JUDGE : The accused are remanded to military police custody, and sentence will be carried out as soon as possible.
Sanıklar askeri polis nezaretinde cezaevine geri gönderilecek ve karar en kısa zamanda yerine getirilecek.
And far behind the fences in the drizzle... guarded by the military police, the gazing masses. Beautiful.
Ve askerler tarafından korunan... yağmur altındaki çitlerin uzağında sana bakan yığınlar.
- He teach American military police in there.
Amerikan inzibatlarına ders veriyor.
This old man used to be a major in the imperial military police.
Bu ihtiyar adam, imparatorluk askeri inzibatında binbaşıydı.
By the evening military police would come to village.
Akşama iki jandarma gelir köye.
A police station during a military occupation.
Alman işgali sırasında Polis Karakolu diye kullanılıyor.
Two days after the attack, the military authorities, to stop the possible spreading of disease, seal off two square miles of the damaged area that had been Rochester and arm the surviving police, determined to prevent by force if necessary
Saldırıdan iki gün sonra... askeri yetkililer, salgın hastalıkları önlemek amacıyla... darbe almış olan Rochester'da 3 km karelik bir alanı kordon altına aldı. Hayatta kalan polisler, cesetlerin yakma işleminden önce... akrabaları tarafından taşınmasını... gerekirse güç kullanarak engellemek için silahlandırıldı.
Do not be deceived by the sabre rattling of the military or the secret police.
Ordunun veya gizli polisin savaş tehditi onları kandıramayacak.
Governments, the military, the police.
Hükümetler, ordu, polis.
He's probably already called the police, the military, the F.B.I.
Muhtemelen o, zaten polisi, askeriyeyi, F.B.I.'yı aramıştır.
All civilians have been ordered to remain in their houses, or to place themselves under direct protection of the police or the military.
Tüm sivillere evlerinde kalmaları yahut kendilerini doğrudan polis yada asker koruması altında bir yer bulmaları emredildi.
Weekend vacationers are ordered to report immediately to the nearest police station or military installation.
Haftasonu tatilcilerine acilen en yakındaki polis merkezi yada askeri üsse haber vermeleri emredildi.
French police enter Germany, health officer, military district....
Fransız polisi Almanya'ya giriş, sağlık memuru, askeri bölge....
Colonel Clay has maintained his contacts with military and police authorities.
Albay Clay, ordu ve polis yetkilileriyle temaslarını sürdürdü.
To be very frank, I know that in these countries... the American embassies have agents that are involved with the local police... and the military training programs.
Açıkçası biliyorum ki bu ülkelerde Amerikan elçiliğinin ajanlarının yerel polis ve askeri eğitim programı ile ilişkisi var.
Only police and military planes will cross these skies tonight.
Bu akşam göklerden sadece polis ve asker uçakları geçecek.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]