English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ M ] / My bride

My bride traducir turco

786 traducción paralela
My bride doesn't have any appetite.
Eşim aç değil.
Oh... my bride isn't wound up!
Birazcık yorgun sadece.
My bride, really.
Aslında gelinimle.
Not my bride, my wife...
Gelinim değil, eşim...
To get her out of my bride's way... who otherwise might walk over her rather too emphatically? Heh.
- Onu, çok emin adımlarla... üzerinden geçip ezecek olan eşimin yolundan çekmek için mi?
I almost said, "You oughta see my bride " that's waiting home for me tonight. "
Neredeyse, "Bu gece, beni evde bekleyen" gelinimi görmelisiniz! " diyecektim.
And I promise you that my first consideration, and that of Mrs D'Ascoyne, who has done me the honour to consent to be my bride, will be the welfare of the estate and of the people who live on it.
Ve size söz veriyorum ki, ilk önceliğim..... ki bayan D'Ascoyne'in de öyle -... kendisi eşim olma şerefini bahşetmiştir bana topraklarımızın ve üzerinde yaşayan insanımızın refahı olacaktır.
Fire and death are your gifts to my bride.
Karıma hediye diye ateş ve ölüm getirdiniz!
- To my bride-to-be.
- Müstakbel gelinime.
Yes, with my bride.
Evet, eşimle beraber.
Soon to be my bride and queen.
Yakında gelinim ve kraliçem olacak.
You select my bride.
karımı siz seçiyorsunuz.
Lenore, my bride. My beautiful.
Lenore, gelinim. güzelim.
Where's the lady? My bride-to-be, the light of my life.
hayatımın ışığı, karım olacak bayan nerede?
Because in front of all you nice people... and for the 10th time... I'm asking the lovely Miss Dickinson to be my bride.
Çünkü, siz nazik insanların önünde 10. kez de olsa güzel Bayan Dickenson'dan karım olmasını istiyorum.
Pledged to be my bride a symbol of lasting friendship between our kingdoms.
Karım olacak. Krallıklarımız arasındaki kalıcı dostluğun simgesi.
On the first day of spring, you will become my bride.
Baharın ilk gününde gelinim olacaksınız.
Lulu Bains, my betrothed, my bride-to-be, half-naked, locked in the arms of her lover, a cardsharp from Chicago.
Lulu Bains, nişanlım, eşim olacak kişi, yarı çıplak, Chicago'lu hilekâr aşığı ile sarmaş dolaş.
My bride and I bid you goodnight.
Gelinim ve ben size iyi geceler diliyoruz.
I thought this would be the shortest road to my bride.
Bu yolun, karımı almak için en kısa yol olduğunu düşünmüştüm.
Behold : my bride.
Benim karım!
Here I shall meet her, my bride-elect.
Burada onunla, sevgilimle karşılaşacağım.
Here she is, folks, my bride-to-be.
İşte burada dostlar, gelinim.
Now you come here as my bride
Şimdi buraya karım olarak geldin.
My bride, until tomorrow,
Karımsın. Yarına kadar.
Say now you will be my bride.
Benim kadınım olacağını söyle.
My wedding is coming up soon, and my bride-to-be is the daughter of a big boss around these parts.
Düğünüm yakında yapılacak, ve benim nişanlım buraların en büyük patronunun kızı.
Let her be my bride.
Karım olmasına izin ver.
I was standing there confused over my bride-to-be, Not knowing how to express my thanks.
Orada öylece dururken müstakbel karım için nasıl teşekkür edeceğimi bilemedim.
But what a fool I am to chat with you... when I should bid good morrow to my bride... and seal the title with a lovely kiss.
Ama sizinle çene çaldığım için ne kadar aptalım Gidip gelinime iyi sabahlar diyeyim ; Bir öpüşle mühürleyelim anlaşmamızı.
And you're my bride of six hours.
Ve altı saat boyunca benim gelinim olacaksın.
There, my little bride.
İşte böyle, küçük gelinim.
Just what I did 50 years ago with my own bride, Mary.
Tam da 50 yıl önce, Mary ile, kendi gelinimle yaptığım gibi.
- To my little bride.
- Tatlı gelinin şerefine.
Coming along and saying you're my pal. And dragging me about like this I feel like a shy bride.
Çıkagelip dostum olduğunu söylemek, ve beni böyle sürüklemek, utangaç gelin gibi hissediyorum
To get even with my ex-bride.
Eski karımla ödeşmek için.
I did my best to spare you... but the whole countryside is coming in tonight to see you and your bride.
Seni kurtarmak için uğraştım ama herkes seni ve gelinini görmeye bu gece bize geliyor.
As the bride of Hulagu Khan, you will one day rule the world, my daughter.
Hülagü Han'ın gelini olarak bir gün dünyayı yöneteceksin kızım.
Well, my poor sick little bride.
Benim zavallı hasta karım.
My turn to present you to the father of the bride as my one and only contribution.
Gelinin babasına biricik katkım olarak yalnızca seni sunacağım sıram.
Since first you were my blushing bride
Yüzü kızaran gelinim olduğun günden beri
We got a postcard from my son Nicky and his bride.
Oğlum Nicky ve karısından kart geldi.
How pretty she look, my daughter, in a white dress, like a bride.
Beyaz elbiseyle ne kadar da zarif görünüyor, bir gelin gibi.
And you, you're lucky you kissed the bride, or else my bullet'd be in your head!
Ve sen, gelini öptüğün için şanslıydın, yoksa kurşunu kafana yiyecektin.
And when Katsumi-san told me how gently you kissed her the day she became a bride, how tenderly you kissed my sweet little friend,
Katsumi-san bana Kelley'le evlenip gelin olduğu gün onu nasıl nazikçe öptüğünüzü,.. ... benim küçük arkadaşımı nasıl nazikçe öptüğünüzü anlattı.
My mother says it's up to the bride.
Annem, onu gelin tarafı alır diyor.
Miss Brown, if you don't mind my saying so, will make a lovely bride.
Bunu söylememi maruz görün, bayan Brown çok hoş bir gelin olacak.
When the fighting was over, I hurried home to my bride.
Hemen buraya döndüm sevgili eşime.
My dark Virginny bride
Esmer Virginny gelinim
Marry, my child, early next Thursday morn, the gallant, young and noble prince, the County Paris, at St. Peter's Church, shall happily make thee there a joyful bride.
Evlilik, yavrum, bu perşembe sabahı. yiğit, genç ve soylu Kont Paris'e. Saint Peter's Kilisesi'nde, mutlu bir gelin olacaksın.
Your Royal Highnesses, my lords, ladies and gentlemen, the toast is the bride and bridegroom,
Ekselansları, lordlarım, bayanlar ve baylar, bu kadeh gelin ve damadın şerefine,

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]