My pride traducir turco
928 traducción paralela
I'm prepared to pocket my pride and forget, if he is.
O da isterse, ben olanları unutmaya hazırım.
My pride?
Gururum mu?
If you must know, I'll tell you the extent of my pride.
Bilmen şartsa sana söyleyeyim.
I've got my pride.
Gururlu biriyimdir.
It's always been my pride to scrupulously, untiringly, efficiently...
Titizlikle, yılmadan, elimden geldiğince çalışmaktan gurur duydum...
My pride has need of you.
Gururumun sana ihtiyacı var.
But I have my pride.
Ama bir gururum var.
You must punish my pride.
Kibrimi cezalandırman gerekiyor.
But then, since you take care of my daughter, I swallowed my pride...
Ama kızımın bakımını üstlendiğiniz için, gururu bir yana bıraktım.
- But time has nibbled at my pride.
- Ama zaman gururumu örseledi.
I've got my pride.
Gururum var.
I've got my pride.
Gururum var benim.
- I gotta hold on to my pride.
- Gururumu korumalıyım.
The town allowed as I could be the Deputy, The town allowed as I could be the Deputy, but my pride wouldn't let me, so my wife had to take a job.
Kasaba şerif yardımcısı olmama izin verdi ama gururum buna engel oldu, böylece karım işe girmek zorunda kaldı.
My pride didn't let me save that woman.
Gururum o kadını kurtarmama izin vermedi.
My pride.
Gururum.
I like to have your money But I'd rather have my pride
Paranızı almak isterdim ama gururum buna engel
- I have my standards and my pride.
- Standartlarım ve gururum var.
- I have my pride.
- Benim gururum vardı.
I may be a street walker, but I've got my pride.
Belki bir sokak kadını olabilirim, ama benim de gururum var.
There goes my pride, up in ashes.
Gururum küllere gidiyor.
So I suppose my pride is hurt.
Bu yüzden gururum çok incindi tabii.
It was my pride
Gururum yüzünden.
You offended my pride!
Şerefimi ayaklar altına aldın!
My pride?
Sen gururlu bir kızsın.
Always gives me great pride in my country when I see such fine young men in the U.S. Army.
Böyle iyi genç erkekleri Birleşik Devletler Ordusu'nda görmek beni her zaman gururlandırmıştır.
Of my stupid pride!
Aptal gururum için!
It's just that my grandmother's over 80 and takes such pride in winning year after year. - Of course.
Sadece büyükannem 80'ini aştı ve her yıl kazanmak onu mutlu ediyor.
The pride of all the Van Cleves was my cousin Albert.
Tüm Van Cleve'lerin gururu, kuzenim Albert'ti.
I only think with pride how beautiful is my Sara.
Sadece gururla Sara'mın ne kadar güzel olduğunu düşünüyorum.
No, a pride to know that I can force you to my will.
Hayır, seni istediğim şeye zorlayabileceğimi bilmek gururumu okşuyor.
The incomparable Baptiste, my own son, his father's pride, is the sole author of the show we present today :
Emsalsiz, Baptiste, kendi öz oğlum babasının gururu bugün burda sunacağımız gösteriyi bizzat kendisi yazdı :..
But I do want to take pride in my command.
Ama askerlerimle gurur duymak istiyorum.
Reduced to even deeper poverty by my father's death, Mama swallowed her pride and made an effort at reconciliation with her family.
Babamın ölümüyle daha da yoksulllaşan annem, gururunu bir kenara bırakmış ve ailesiyle barışmak için bir çaba harcamıştı.
When I saw her poor little coffin slide underground, saw her exiled in death as she'd been in life, I swore to have my revenge on your intolerable pride.
Onu o zavallı tabutu içinde, yaşamında olduğu gibi ölümünde de azledilmiş şekilde gömülürken gördüğümde müsamaha kaldırmayan gururunuzdan intikam almaya yemin ettim.
Whilst that face of yours, that blank, inglorious concavity which my right hand finds on top of you, is as devoid of pride, of poetry, of soul, of picturesqueness, of contour, of character, of nose, in short,
Tokadımın patlayacağı o anlamsız, ünsüz suratınız yoksundur gururdan, şiirsellikten, maneviyattan, güzellikten, şekilden, kişilikten ve nihayet bir burundan.
My dear child, I cannot bend this Gascon pride of mine to accept such a kindness.
Çocuğum, bu Gascon gururu böylesi bir kibarlığı kabul etmekten beni men ediyor.
That portrait of my mother, Doctor, happens to be the pride of this house.
Annemin portresi, doktor. Bu evin gururudur.
Shall I care more about my daughter's pride than my own?
Kızımın onuruna, kediminkinden daha fazla mı dikkat etmeliyim?
I was caught in an unexpected intrigue... but my adolescent pride would not let me turn back.
Beklenmedik gizli bir aşka tutulmuştum, ancak ergenlik gururum geri dönmeme izin vermiyordu.
How my heart will swell with pride, My love
Kalbim nasılda gururla kabaracak, aşkım
I reckon I'll burst my corset strings in the pride of just being asked.
Sadece istenmiş olmanın gururuyla korsemin iplerini patlatacağım.
I respect your pride in this little rat hole you call Tobruk, but don't insult my intelligence by telling me that if it stood in my way I couldn't crush it like that.
Beni de küçümseme. Tobruk denen şu küçük sıçan deliğinde durup yolumu kesiyor olsaydınız Sizi böcek gibi ezerdim.
The pride of the fleet, my lad.
Donanmanın iftiharı, dostum.
I've been wearing the uniform of the United States Army... most of my adult life, and I've worn it with pride.
Üzerimde ki Birleşik Devletler Ordusu üniformasını... uzun yıllardır, gururla taşıyorum.
I take a big pride in my duties.
Görevime çok önem veririm.
Here I pride myself on my sense of logic and order... and inside I'm a savage.
Mantık ve düzen anlayışımdan dolayı gurur duyuyorum ama içimde bir zalim var.
Me and my lousy pride. I...
Ben ve kepaze gururum.
I was on my way into town, thought I'd stop by and see the new pride and joy.
İş israfını önleyen aletlerle dolu, kuşkusuz? Tamamıyla.
I had pride... that summer they burned the wine garden of my father.
Babamın şarap bahçesini yaktıkları o yaz gururum vardı.
Be still, my racing heart - she is floating toward me as a winged melody. I burst with a Spanish pride.
Yarışırcasına koşan kalbimi sükuna kavuşturmak için, sevgilim kanatlanmış bir melodi gibi bana doğru uçuyor.
pride 301
my precious 74
my princess 67
my problem 62
my prince 111
my pretty 34
my problem is 27
my president 18
my producer 18
my precious 74
my princess 67
my problem 62
my prince 111
my pretty 34
my problem is 27
my president 18
my producer 18