My regards traducir turco
720 traducción paralela
Give my regards to your mother.
Annene selamlarımı ilet.
- Give the boy my regards.
- Çocuğa selamımı söyleyin.
Give my regards to New York.
New York'a selamlarımı ilet.
- Give my regards to the mass.
- Bu karışıklığa saygı duyuyorum.
Give my regards to Mike.
Mike'a sevgilerimi ilet.
Well, give the consul my regards.
Konsolosa selamlarımı söyleyin.
- My regards, Captain Donahue.
- Saygılarımla Kaptan Donahue.
Give my regards to your husband.
Kocana selamlarımı ilet.
Cigarettes, please. Give my regards to the boys at the office.
Yazıhanedeki çocuklara selamımı söyle.
Give my regards to the folks, will you?
Ailene selamlarımı ilet.
My regards to everyone at the kolkhoz!
Kolhoz'daki herkese saygılar.
Give my regards to everyone at the kolkhoz!
Kolhoz'daki herkese selamlarımı iletin.
My regards to him, sir
Selam söyleyin, efendim.
- Please, give my regards to your mother.
- Lütfen annenize selamlarımı iletin. - Teşekkür ederim Bay Matuschek.
- Fine, Jake. - Give my regards to the missus. - I'll do that little thing.
- Hanımına saygılarımı ilet.
When that gentleman returns, tell him that I send my regards, peacefully.. and with lots of style.
Beyefendi dönerse ona sakin ve havalı bir şekilde saygılarımı ilettiğimi söylersin.
- My regards, Doctor... we left the receipt in your office.
Saygılar doktor... - Faturayı muayenehanenize bıraktık.
Ever hear of a song called "Give My Regards to Broadway"?
"Broadway'e Saygılarımla" isminde bir şarkı duydunuz mu hiç?
Give my regards to our Heavenly Father.
Yüce Tanrı'mıza hürmetlerimi sunun.
My regards to everyone.
Herkese selamlarımı söyle.
Oh, give my regards to Tootie.
Tootie'ye selamlarımı söyleyin.
Give my regards to the old man.
Yaşlı adama selamlarımı ilet.
- And give my regards to the missus.
Parası senden. - Hanıma da selamlarımı ilet.
If you run across Professor Smedley in Johannesburg give him my regards.
Eğer Johannesburgda Profösör Smedley ile karşılaşırsan....ona selamları ilet.
Fine. And give my regards to the newlyweds, too.
Peki, yeni evlilere de en iyi dileklerimi ilet.
Give my regards to the stockholders in Burbank.
Burbank hissedarlarına selamımı ilet.
Give my regards to Sei.
Sei'ye selamlarımı iletin.
My regards to you and anybody else you happen to run into.
Saygılar. Karşılaştığınız biri olursa saygılarımı iletin lütfen.
Send my regards to Mimura.
Mimura-san'a selam söyle.
My regards to your mother.
Annenize saygılarımı iletin.
Give my regards to Emir Hassan.
Emir Hasan'a selamlarımı ilet.
If you see Carloni, give him my regards.
Carloni'yi görürsen, selamımı söyle.
Send her my regards.
Benden selam söyle yeter.
- My regards to the patient.
- Hastaya selamlarımı söyle.
Please give him my regards, he knows me.
Lütfen ona selamlarımı iletin ; kendisi beni tanır.
My regards to your wife.
Eşinize selamlarımı iletin.
Give your mother my regards.
Annene en iyi dileklerimi ilet.
My regards to your father.
Babanıza sevgilerimi iletin.
- Send my regards.
- Selamlarımı ilet.
My regards at home.
Evine saygılarımı götür.
Give my regards to your husband.
Kocanıza saygılarımı iletin.
You get back to the States you give my regards.
Amerika'ya, döndüğünde ailene selamlarımı ilet.
My regards to Mr. Fish!
Bay Poisson'e saygılarımı iletin.
Give my regards to your missus.
Eşine selamlarımı ilet.
- Give Miura my regards.
- Miura'ya saygılarımı ilet.
My best regards to Umekichi.
Umekichi'ye selam söyle.
Tony sends his regards to you my dear.
Tony sana selamlarını gönderdii canım.
- Will you give my best regards to Frau Rommel?
- Bayan Rommel'e saygılarımı iletir misin? - Elbette.
Be good enough to give him my kindest regards.
ona en derin saygı ve selamlarımı iletin.
Give them my best regards.
Selâm söyle benden.
But please give her my best regards
Lütfen ona en iyi dileklerimi ilet.