New beginnings traducir turco
182 traducción paralela
It's a day for new beginnings.
"Yeni başlangıçların günü."
To old friends... to retirement... to new beginnings.
Eski arkadaşlara, emekliliğe, yeni başlangıçlara!
What do you think about new beginnings?
Yeni başlangıçlar için ne düşünüyorsun?
New beginnings.
Yeni başlangıçlara.
To new beginnings.
Yeni başlangıca.
- This house, it's about new beginnings.
- Bu ev yeni başlangıçlar için.
New beginnings.
Yeni başlangıçlar.
So, what exciting new beginnings will we have this year?
Bu yıl ne gibi heyecan verici başlangıçlar bekliyoruz?
To new beginnings.
Yeni başlangıçlara.
Fortunately, I'm a big believer in new beginnings, new friends... and running from my problems.
İyi ki, yeni başlangıçlara, yeni arkadaşlara ve sorunlarımdan uzaklaşmaya inanan birisiyim.
New beginnings.
- Yeni başlangıçlar.
A celebration of rebirth, of new beginnings and of freedom.
Yeniden doğuşu ve yeni şeylerin başlangıçını ve özgürlüğü.
It was perfect for border crossings, perfect for new beginnings.
Yeni başlangıçlar ve sınır geçişleri için mükemmel yerdir.
- New beginnings. - Yeah. A new beginnin'.
- Yeni başlangıçlar
To new beginnings.
Yeni başlangıçlara mı?
What say we pop it open and we'll toast new beginnings.
Ne dersin patlatarak acalim ve yeni baslangica icelim.
All right, here's to new beginnings, and all that shit.
Pekala, hadi içelim. Yeni başlangıçlara ve yapacaklarımıza.
Good for new beginnings.
Yeni başlangıçlar için güzel.
To new beginnings!
Yeni başlangıçlara içelim!
To new beginnings!
Yeni başlangıçlara!
This is a time of new beginnings for me, lemon.
Benim için yeni başlangıçlar zamanı Lemon.
In Latin America, there's now a host of leaders offering new beginnings.
Latin Amerika'da, şimdi bir lider ordusu var yeni başlangıçlar vaat ediyorlar.
Of course, history is crowded with heroes who offer new beginnings.
Elbette, tarih yeni başlangıçlar öneren kahramanlarla dolu.
- So I think we should drink a toast to new beginnings, and new friendships and to a mutually beneficial future.
Bu durumda, yeni başlangıçların, yeni dostlukların ve kârlı bir geleceğin şerefine kadeh kaldırmalıyız.
A time of renewal of rebirth of unbridled optimism when new beginnings begin and where the mighty mule deer prepares for his upcoming mating ritual.
Yeniliğin zamanı uyanışların aşırı iyimserliğin zamanı yeni başlangıçların başladığı bu yerde, erkek geyik çiftleşme törenine hazırlanır.
In that moment, young Ned decided that new beginnings were a wonderful thing.
O anda genç Ned, yeni bir başlangıçların harika şeyler olduğuna karar verdi.
As the boy and his dog returned from whence they came, young Ned concluded that new beginnings only lead to painful ends.
Ned ve köpeği geldikleri yere doğru dönerken,.. ... genç Ned, yeni başlangıçların sadece acı dolu sonlara öncülük ettiği sonucuna vardı.
- To new beginnings.
- Yeni başlangıçlara.
- To new beginnings.
- Yeni başlangıçlar.
- Brenda Leigh, white is the color of joy and new beginnings.
- Brenda Leigh, Beyaz neşenin ve yeni başlangıçların rengidir.
It's right here, past the New Beginnings Fountain.
Hemen "Yeni Başlangıçlar Çeşmesi" nin yanında.
The thing about new beginnings Is that they require something else to end.
Yeni başlangıçlardaki şey başka bir şeyin sona ermesini istemektir.
Springtime, a season for rebirth and new beginnings.
İlk bahar ; yeniden doğuşların ve başlangıçların mevsimi.
This is a symbol of new beginnings, a symbol of hope, and of our project.
Bu yeni başlangıçların bir sembolü. Umudun ve projemizin bir sembolü.
But, he is also the Lord of new beginnings.
Ama aynı zamanda yeni başlangıçların da tanrısı.
90210 2x01 To New Beginnings!
90210 2x01 To New Beginnings!
Uh... to new beginnings.
Uh... Yeni başlangıçlara.
But seeing as tonight's all about new beginnings, I wanted to put that behind us and make things right.
Ama bu geceyi yeni bir başlangıç olarak gördüğümden bunu geride bırakıp aramızı düzeltmek istedim.
You know, a new fan base, new beginnings.
Yeni bir hayran kitlesi, yeni sayfalar.
I came from fairly humble beginnings from upstate New York. - And to be honest... - Nice make-up.
New York'un mütevazi bir semtinde büyüdüm ve doğrusunu isterseniz, daha önce uçağa hiç binmemiştim.
Helping others, and relying on others to help you, has become the glue holding people together from a mother offering food and support to her pregnant daughter to the beginnings of a new kind of relationship - males and females, pairing up and living for at least a time monogamously.
Diğerlerine yardım etmek ve onların kendisine yardım edeceğini bilmek hamile kızına yardım eden bu anneden....... yeni bir tür ilişki yaratan ve en azından bir süreliğine tek eşli yaşayacak olan bir dişi ve bir erkeğe kadar onları birarada tutan bağdır.
Since the firstborn child is all about beginnings, we'll portray the new parents as the first family, a 21st century Adam and Eve.
- Leah, çok özür dilerim... - Hayır, sorun değil, sorun değil. Donna Spadaro'nun davası hakkında ne biliyorsun?
Since the first-born's about beginnings, we'll portray the new parents as the first family, a 21 st Century Adam and Eve.
Yeni doğan bebek başlangıç olduğu için, yeni anne babayı ilk aile olarak tasvir edeceğiz, 21'inci yüzyıl Adem ve Havva'sı.
Thanks. Okay, guys, I got a new wrinkle on the Church of Restored Beginnings.
Pekala, Yeni Başlangıçlar Kilisesi üzerine yeni bir olay daha geldi.
Yet today, in East Africa we can actually see the beginnings of a new ocean.
Lakin şu anda Afrika'da yeni bir okyanusun oluşmaya başladığını net bir şekilde görebiliyoruz.
But new beginnings and all.
Yeni başlangıçlar ve hepsi.
Like the king himself, who rose from meager beginnings as a soldier to a monarch beloved by his kingdom, the new capital at Shiloh has risen up from the wreckage of war, and become a beacon of hope for our people.
Tıpkı kralın kendisi gibi, bir askerin zayıf başlangıçlarından tüm krallığının sevdiği bir hükümdar olan, başkentteki Shiloh'ta savaşın enkazından halkımız için umudun feneri, olarak yükseliyor.
These humble plants represent the end of the journey for Chinese hunter-gatherers, and the beginnings of something new, farming and civilisation.
Bu mütevazı bitkiler, avcı-toplayıcı Çinlilerin yolculuklarının sonunu ve yeni bir şeylerin başlangıcını temsil ediyor : çiftçiliğin ve medeniyetin.
New discoveries are revealing how, from these humble beginnings, we took over the planet, eventually replacing other ancient humans who were already living there- -
insanlar çevrelerinden çok yogun bir sekilde faydalanir. insanlar Orta Dogu'ya yerlesiyor.
It is the development of an entirely new theory, and also methodologically it is the beginnings of mathematising physics.
Bu, tamamen yeni bir teorinin gelişimi olduğu gibi aynı zamanda fiziğin metodolojik olarak matematikselleşmesinin başlangıcıdır.
We are witnessing the beginnings of a new doctrine of international community... many nations working hand in hand, cooperating on issues that conont us all.
Burada yeni bir uluslararası topluluğun başlangıcına tanık oluyoruz. Birçok ülke el ele veriyor, hepimizi alakadar eden sorunlarla ilgileniyorlar.