No one else knows traducir turco
244 traducción paralela
But no one else knows that.
Ama bunu herkes anlayamaz.
No one else knows?
Kimse bilmiyor mu?
No one else knows, except me.
Benden başka kimse bilmiyor.
Only you claim to have seen this gray wolf! And no one else knows about your famous demon!
Onları senden başka hiç kimse görmedi.
I realize you're only doing what you think is best, but no one else knows what's best for anyone else.
... ama kimse başkası için iyi olanı bilemez. Yapma dostum.
Scott's looking for a pole no one else knows about.
Scott kimsenin bilmediği kutbu arar.
No one else knows I'm here.
Burda oldğumu kimse bilmiyor.
No one else knows about it.
Aşağıda. Başka kimse bilmiyor
- No one else knows about the fix?
- Maçı ayarladığını başka bilen yok mu?
At the scene where it happened, no one else knows this, they found part of a necklace, half of a golden heart.
Olay mahallinde, kimsenin haberi olmadan bir kolye parçası buldular yarım bir altın kalp.
We gotta find this guy because he knew Vada's mum and he could tell her stuff that no one else knows.
O adamı bulmalıyız, çünkü o Vada'nın annesini tanıyordu. Kimsenin bilmediği şeyler söyleyebilir.
No one else knows what this means.
Kimse bunun ne anlama geldiğini bilmiyor.
- No one else knows it's here?
Burada olduğunu kimse bilmiyor mu?
It-It's like knowing something that no one else knows.
Bu başka hiç kimsenin bilmediği bir şeyi bilmek gibi.
And no one else knows of this?
Başka kimse bilmiyor mu?
No one else knows this.
Bunu hiç kimse bilmiyor.
That means no one else knows there's something up there.
Yani yukarıda birşeyler olduğunu bizden başka bilen yok.
No one else knows there's something up there.
Yukarda neler olduğunu Başka kimse bilmiyor
No one else knows but you.
Senden başka kimse bilmiyor.
No one else knows the area.
Bölgeyi başka kimse bilmiyor.
No one else knows she's at the castle. It's perfectly safe.
Başka hiç kimse onun kalede olduğunu bilmiyor... mükemmel şekilde güvenli.
no one else knows about.
Bunu başka hiç kimse bilmez.
No one else knows about her.
ama onu kimse bilmez.
Something no one else knows.
Kimsenin bilmediği bir şey.
I'm going to tell you a secret that no one else knows.
Sana kimsenin bilmediği bir sır vereceğim.
No one else knows this.
- Hiç kimse bilmiyor.
Besides me no one else knows anything about him.
Benim dışımda onu tanıyan yok.
I can't believe no one else knows this.
Hiçkimsenin bunu bilmediğine inanamıyorum.
No one else knows how it works.
Kimse nasıl yapıldığını bilmiyor.
No one else knows, not even my best friend.
Başka kimse bilmiyor. En yakın arkadaşım bile.
No one else knows how to stop him.
Başka kimse onu nasıI durduracağını bilmiyor.
- No one else knows?
- Başka kimse bilmiyor mu?
Something no one else in the world knows.
Haksız mıyım? Howard Fox, Bobby Dorfman'la tanış.
They can tell you that José Rodriguez knows Acapulco as no one else.
Size José Rodriguez'in Acapulco'yu herkesten daha iyi bildiğini anlatacaklardır.
No one else comes here or knows of this?
Burayı kimse bilmiyor ya da gelmiyor mu?
No one else in the bank knows you're being robbed?
Bankada başka biri, soyulduğunuzu bilir mi?
And no one else in the world who knows where we are.
Nerede olduğumuzu bilen de olmasın.
No one else even knows he's working on it.
Ne üzerinde çalıştığını bile kimse bilmiyor.
It appears he is an old soldier recently back from India, and no one knows anything else about his background except that he makes a living by entertaining the troops, conjuring tricks, that kind of thing.
Hindistan'dan yakın zamanlarda dönmüş olan eski bir asker olduğu anlaşılıyor, ve sihirbaz hokkabazlığı ya da ona benzer bir şekilde süvari bölüklerini eğlendirerek geçimini sağladığı dışında geçmişine dair hiç kimse bir şey bilmiyor.
The third is to ensure that no one else ever knows.
Üçüncüsü ise, başka kimsenin bundan haberdar olmamasını sağla.
And the third? The third is to ensure that no one else ever knows.
Önceleri sohbeti anlamayacağın düzeyde bulabilirsin Melchett, ama kısa zamanda alışırsın.
I've told you something no one else in the world knows.
Sana, dünyada hiç kimsenin bilmediği birşey anlattım.
The point is, no one else back home knows.
Ama anavatanda kimse bilmiyor.
Knows the North Atlantic like no one else.
Kimse Kuzey Atlantiği ondan iyi bilemez.
No one else knows it.
Bu zamana uzun bir yol kat ettin.
- Who else knows he's here? - No one.
O bekliyor, Başrahibe.
I'll go where no one knows me. I can be someone else.
Uzaklara, bilmediğim bir şehre gideceğim ve orada başka biri olacağım.
Max... who else knows this? - No one.
Max, bunu başka kim biliyor?
! - Who else knows? - No one.
- Başka kim biliyor?
We can put you in somebody else's body if no one knows he's dead.
Öldüğü bilinmeyen birinin bedenine seni koyabiliriz.
So, all these people and no-one else knows?
Bu insanların hiçbiri bilmiyor mu?
no one cares 99
no one is coming 18
no one 1789
no one else 150
no one leaves 33
no one is safe 26
no one knows 236
no one told me 33
no one will 35
no one can know 35
no one is coming 18
no one 1789
no one else 150
no one leaves 33
no one is safe 26
no one knows 236
no one told me 33
no one will 35
no one can know 35
no one was hurt 33
no one's coming 31
no one did 53
no one can 176
no one will ever know 42
no one gets hurt 30
no one will know 78
no one's stopping you 29
no one ever does 29
no one will notice 28
no one's coming 31
no one did 53
no one can 176
no one will ever know 42
no one gets hurt 30
no one will know 78
no one's stopping you 29
no one ever does 29
no one will notice 28