Overload traducir turco
761 traducción paralela
If I activate her too soon she could overload and might even blow up.
Çok erken çalıştırırsam fazla yük alabilir, hatta patlayabilir.
And your baby's got a line that they can't overload
Bu kadar çok yük taşıyorsan bebeğin yardımcı olabilir
As for food, don't overload me.
Yemeğe gelince, fazla vermeyin.
You got an overload.
Yükün fazla.
You overload your brush, slap paint on like putty.
Fırçana fazladan boya koyup tereyağı gibi sürmek.
Acceleration creates overload.
Hızlanma aşırı güç yaratır.
Calculate at point A the torque due to the forces on a supported beam, with a moving overload in points 1, 2, 3 on the X-Y segment.
Kiriş üzerindeki A noktasının moment kuvvetlerini, X - Y koordinatındaki 1,2,3 noktalarını da katarak hesapla.
On overload.
Tam yüklü.
There's a phaser on overload in my quarters.
Bir fazer var benim makamımda tam yüklü halde.
Phaser overload. Control-circuit burnout.
Fazerde fazla yüklenme var.
If it is, he'll soon overload his engines.
- Motorlarına aşırı yükleme yapacak.
Captain, if we try, we'll overload our own engines.
Denersek, kendi motorumuza aşırı yüklenmiş olacağız.
It may have caused an overload.
Aşırı yüklemeye sebep olmuş olabilir.
- The weapon is building up an overload.
- Silah çok fazla yüklenmeye başladı.
They fed back my own impulses and built up an overload.
Nabız atışlarımı okudular.
- Have you tried overload?
- Yeniden yüklemeyi denedin mi?
If we can overload him further, we should be able to immobilise all of them.
Onlara yüklendiğimiz taktirde hepsini hareketsiz hale getirebiliriz.
Building overload.
Yapı fazla yüklendi.
If I understood your manuals that's an overload in progress.
Manüellerinizi anladıysam, aşırı yükleme söz konusu.
Control circuits threatening to overload, captain.
- Kontrol devresine yüklenilmiş olabilir.
Can you set the ship's impulse engines to overload?
İyi. Scotty, geminin itici motorlarını fazla yükleme konumuna getirebilir misin?
This is the captain. Try using overload power on the transporters.
Işınlama odasına ek enerji yükleyin.
Is mental improvement temporary because it lacks appropriate DNA conversion... because of a storage limitation, which tends to overload and disable the repaired area?
Zihinsel gelişimin geçici olması, depo sınırından dolayı DNA dönüşümü eksikliğinden mi, onarılmış alanların sakatlanması ve aşırı yüklemeye yol açmasından mı kaynaklanıyor?
- Overload.
- Daha fazla yüklenin.
Mr. Chekov. Pinpoint power source locations. Type power load factors, and how much our beams have to pull to overload them.
Bay Chekov, güç kaynaklarının yerlerini bul, faktörleri gir ve onları çekebilmek için ne kadar yüklenmemiz gerektiğini hesapla.
- It'll likely overload.
- Herhalde aşırı yüklenecek.
The relays will reject the overload, Mr. Spock.
- Röleler fazla yüklemeyi kaldıramaz.
That is the emergency overload bypass, which engages almost instantaneously.
Anında devreye girebilen acil durum aşırı yük bypass sistemi.
There's no way to get at them. We should reach maximum overload in about 15 minutes.
15 dakikada maksimum yük durumuna ulaşacağız.
Phaser on overload.
- Fazerler aşırı yüklendi!
Well, why don't we try for an overload.
- Neden aşırı yüklemeyi denemiyoruz?
And Fisher's gonna try and setup the data to overload the system.
Fisher veri yükü ayarlayıp sistemi aşırı yüklemeyi deneyecek.
When do you think that you'll be able to attempt the overload?
Aşırı yüklemeyi ne zaman deneyebilirsiniz?
I think Colossus has grown so much in power that there's no way to overload it.
Bence Colossus o kadar güçlendi ki onu aşırı yüklemenin imkanı yok.
So you see, we clearly have enough data compilers to go ahead with the overload program now.
Gördüğün gibi aşırı yükleme programının ötesine geçecek kadar veri derleyicimiz var.
They are standing by. Ready to overload their system.
Onlar da kendi sistemlerini aşırı yükleme için hazırda bekliyorlar.
The system programming units under the supervision of John F. Fisher with the assistance of Jefferson J. Johnson have attempted to overload my circuits.
John F. Fisher ve Jefferson J. Johnson'un yönetimi altındaki sistem programlama birimi devrelerimi aşırı yüklemeye çalıştı.
As you know... we've agreed to take over the local ambulance cases... as part of the hospital's commitment to the community... and it's created a serious overload in ER.
Bildiğiniz gibi hastanemizin bölgeye olan duyarlılığını kanıtlamak amacıyla yerel ambülans çağrılarını almayı kabul etmiştik. Bu da Acil Servis'te yığılmaya neden oldu.
It must be a power overload.
Aşırı yüklenme var gibi.
Don't let your mouth overload your hardware, cowboy.
Ağzına hakim ol, kovboy.
Don't want to overload it.
Aşırı yüklemek istemiyorum.
If we get an overload, it could be trouble.
Aşırı bir yüklenme dert açabilir.
Well, we're taking the overload just fine.
Aşırı yüklenmeyi karşılayabiliyoruz.
- I didn't say kill all the power. Just the overload.
Bütün enerjiyi kesin demedim, sadece aşırı yüklenmeyi kaldırın.
Don't overload it.
Aşırı doldurma.
- They overload the power.
- Elektrik yetmiyor.
The subject should eat hastily, at odd hours, to overload the stomach
Olmadık saatlerde aceleyle yenmeli ki, mide fazla yüklensin.
Laser energy might overload it.
Laser enerjisi onu aşırı yükleyebilir.
- It's that damn Saturday night overload.
Yine lanet olası bir Cumartesi gecesi işi.
All right, well, supposing we were to overload the electrical main in here.
Pekala, mesela buradaki ana elektrik hattına aşırı yükleme yapsak?
You can't overload them he's remaking a city, my city... damn him..
Şehrini yeniden kuruyor. Benim şehrimi. Kahretsin!