English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ P ] / Peters

Peters traducir turco

763 traducción paralela
Mrs Peters. 101 Bridge Road, Crawley.
Bayan Peters. 101 Bridge Caddesi, Crawley.
- Hey, Peters is hurt bad.
- Peters ağır yaralandı.
He's Les Peters and I'm Joe Souther, New York and Kansas.
O, Les Peters ve ben Joe Souther, New York ve Kansas.
- This is Les Peters.
- Bu, Les Peters.
- Mr Peters.
- Bay Peters.
Mr Peters, what did you say about working with my husband?
Bay Peters, kocamla çalışmak hakkında ne demiştiniz?
I talked to Jeff Peters this afternoon about that new wing of ours.
Bugün Jeff Peters ile binaya yapacağımız ek kanat hakkında konuştum.
- That's Corporal Peters, isn't it?
- O onbaşı Peters, değil mi?
Her right name is Clara Peters.
Asıl adı Clara Peters.
Tess Harding, Pinkie Peters.
Tess Harding, Pinkie Peters.
Dr. Lubbeck, Pinkie Peters.
Dr. Lubbeck, Pinkie Peters.
- Yes, thanks, Peters.
- Evet, sağ ol Peters.
My name is mr. Peters.
- İsmim Peters.
See here. Mr. Peters, a moment ago you mentioned a bureau of records in athens.
Bay Peters, az önce Atina'daki Kayıtlar Bürosundan bahsettiniz.
Peters, but i don't understand what you're talking about, not that it makes any difference what i do or not, but... oh, i think i'm tired. I'm very tired, and i want to go to bed.
Anlasam da bir şey fark etmezdi ama sanırım yorgunum.
No, mr. Peters.
Hayır, Bay Peters.
Peters said in his letter.
Bay Peters mektubunda ne yazmış bilmiyorum.
Mr. Peters was very frank about you. Oh, was he?
- Bay Peters gerçekleri açıklıkla anlatmış.
Supposing, therefore, if you tell me just what your relations with our friend peters are.
Onun için, dostumuz Peters ile ilişkinizin ne olduğunu söyleseniz?
As you know, sir, i was investigating the life of dimitrios, and while doing so i met this mr.
Bildiğiniz gibi, efendim, Dimitrios'un hayatını araştırıyordum. Bunu yaparken, bu Bay Peters'e rastladım.
You see? I don't know what my relations to mr. Peters are myself.
Gördüğünüz gibi, Bay Peters'le ne ilişkim var bilemiyorum.
It was a thought of our friend peters confronting you with a pistol.
Dostumuz Peters'in size silâh doğrultması!
A clever man, peters.
Peters zeki bir adamdır.
- Then, if i were in your place i should be inclined to take our friend peters at his word.
- Sizin yerinizde olsam, dostumuz Peters'in dediğini yapar...
My friend peters has probably reffered to me as a master spy.
Dostum Peters size muhtemelen benim Baş Casus olduğumu söylemiştir.
Look here, mr. Peters. I'd hate to be impolite with a professional gentleman like yourself, but there is a limit even to my patience.
Bakın Bay Peters, sizin gibi bir beyefendiye kabalık etmek istemem ama benim sabrımın bile bir sınırı vardır.
I'm not a violent man, mr.
Şiddete başvuran biri değilim, Bay Peters.
I know who you are. Your name is not peters.
İsminiz Peters değil, Peterson.
Well, then mr. Peterson... peters, mr. Leyden.
Öyleyse, Bay Peterson...
I decided to change the name.
Peters, Bay Leyden. İsmi değiştirmeye karar verdim.
All right, peters. I agree with you, sir.
Tamam, Peters.
Peters is a much nicer name.
Sizle ayni fikirdeyim, efendim.
When i was in istanbul, i heard some very interesting things about the end of those smugglers.
Peters çok daha hoş bir isim. İstanbul'dayken, bu kaçakçıların akıbetini öğrendim.
Peters : Do you like it?
- Beğendiniz mi?
You really expect me to agree to this plan of yours, mr. Peters?
Bu plânınızı kabul edeceğimi mi sanıyorsunuz?
I don't like this, mr. Peters, i don't like it.
Hoşuma gitmiyor, Bay Peters.
He was stabbed in the side and thrown into the water. Peters :
Böğründen bıçaklanmış ve suya atılmıştı.
Peters : Go, leyden.
Git, Leyden.
The murderer meets Rogers outside and kills him.
Katil dışarıda Peters'e rastlar ve onu öldürür.
- Peters.
- Peters.
Walter Peters.
Walter Peters.
Oh, yes, Mr. Peters.
Evet, Bay Peters.
You see, Mr. Peters, these windows are all constructed of bulletproof glass.
Buraya bakınız, Bay Peters, bütün pencereler kurşun geçirmez camlardan imal edilmiştir.
So you see, Mr. Peters, the bank is absolutely impregnable.
Gördüğünüz üzere, Bay Peters, bankamız kesinlikle zaptedilemez.
In the interest of saving time, we'll proceed as I'm sure Officer Peters is most anxious to go home to his wife and family before returning to duty.
Zaman kazanmak için hemen başlayalım. Ne de olsa memur Peters görev başı yapmadan önce... evine, karısına, ailesine kavuşmak için sabırsızlanıyor.
- Les Peters.
- Les Peters.
You'll forgive me, mr.
Kusura bakmayın, Bay Peters, ama ne dediğinizi anlamıyorum.
Peters long?
- Bay Peters'i tanıyalı çok oldu mu?
Peters.
Aslında şiddet kullanmaktan nefret ederim.
Good-bye, mr.
Güle güle, Bay Peters.
Peters.
Yine görüşmek üzere.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]