Petersburg traducir turco
510 traducción paralela
Saint Petersburg.
Saint Petersburg.
In the month of March 1848 it came to the Chief of Gen-Gen-Gen-Gendamerie's knowledge th-th-that-that-that the titular counsellor But-But-Butashevich-Pet-Pet-Petrashevsky Butashevich-Petrashevsky residing in Saint-Petersburg in his ow-ow-ow...
Jan-jan-jandarma Komutanının bilgisi geldi.. it-it-itibari meclis üyesi olan But-But-Butashevich-Pet-Pet-Petrashevsky Butashevich-Petrashevsky ikameti Saint-Petersburg'da ken-ken-kendi evi..
Well, after Petersburg and those chic guards... I suppose we seem like barbarians to you.
Petersburg'dan ve o şık muhafızlardan sonra herhalde biz sana barbar gibi geliyoruzdur.
She's coming in from St. Petersburg.
St. Petersburg'dan geliyor.
Everybody from St. Petersburg knows her.
St. Petersburg'da herkes onu tanır.
We've been talking about you all the way from St. Petersburg.
St. Petersburg'dan beri yolda hep sizi konuştuk.
A St. Petersburg guard to boot.
Üstelik bir St. Petersburg muhafızı.
- I return tomorrow to St. Petersburg.
- Yarın St. Petersburg'a dönüyorum.
I didn't know you were going back to St. Petersburg so soon.
St. Petersburg'a bu kadar çabuk döneceğinizi bilmiyordum.
Here we are in St. Petersburg.
Burada, St. Petersburg'dayız.
You are lucky, Anna, to have the instruction... of the finest croquet player in St. Petersburg.
Şanslısın Anna, St. Petersburg'daki en iyi kroket oyuncusundan ders alıyorsun.
Everybody in St. Petersburg will be there.
St. Petersburg'daki herkes orada olacak.
- Did you bring us anything...
- St. Petersburg'dan bize bir şey getirdin mi?
- from St. Petersburg? - I didn't come from St. Petersburg.
- St. Petersburg'dan gelmedim.
But tomorrow I'm leaving for St. Petersburg.
Ama yarın St. Petersburg'a gidiyorum.
It's a series of dances taken out of a full-length ballet called The Nutcracker that he once composed for the St. Petersburg opera house.
St. Petersburg opera salonu için yazdığı, Fındıkıran isimli bir bale eserinden alıntılmış danslardan oluşmaktadır.
I'll march with my army on Petersburg.
Ordumla Petersburg'a yürüyeceğim.
I can't give you a laissez-passer to Petersburg.
Petersburg'a geçmelerine izin veremem.
When she sang it in St. Petersburg... the Czar used to come to every performance.
St. Petersburg'da söylediği zaman... Çar her gösterisine gelmiş.
That could never happen to me in Saint Petersburg. I'll never wait.
Bu St. Petersburg'da kesinlikle başıma gelmezdi.
That's why I'm going to Petersburg, to participate in a Party's congress.
Ben bu yüzden Petersburg'a gidiyorum, Parti'nin kongresine katılmalıyım.
In Saint-Petersburg, she was the toast of an entire regiment and to prove his love, the Czar decided to serve his soldiers champagne from her slipper.
Saint-Petersburg'da, tüm alay kadehini ona kaldırmıştı ve ona olan sevgisini kanıtlamak için Çar askerlerine şampanya servisini onun terliği ile yapmaya karar vermişti.
That makes 42... with the affair in St. Petersburg.
St. Petersburg'dakiyle beraber 42 etti.
Formerly of St. Petersburg.
Eski St. Petersburg'lu.
The winter palace, St. Petersburg.
- Winter Palace, St. Petersburg.
As to the manner, I've been watching.
Kendimi, St. Petersburg Kraliyet Tiyatrosundaki koltuğumda... hissetmemi sağladınız. Davranış biçimine gelince... izliyordum.
In Petersburg.
Petersburg da.
Our house in Petersburg, books...
Petersburg'daki evimizde kitaplar vardı.
You probably haven't heard that Hélene died in St. Petersburg.
Elena'nın St. Petersburg'da öldüğünü duymamışsındır.
- When I served in Petersburg...
- Petersburg'da görev yaparken...
Do you remember that case in Peterborough last month?
Geçen ay Petersburg'daki şu davayı anımsıyor musun?
To be heard in St. Petersburg? "
St. Petersburg'da duydun mu? "
I was born in Petersburg, but had got married in Saratov.
Ben Petersburg'da doğdum, ama sonra Saratov ile evlendim.
You're going to Petersburg.
Petersburg'a gidiyorsun.
And I've got business in Petersburg just for a couple of days.
Ve Petersburg'ta sadece bir kaç günlük iş var.
But we'll miss the inauguration and Professor Blistanov of Saint Petersburg's speech.
Ama açılış törenini kaçırırız. Saint Petersburg'dan Profesör Blistanov'un konuşmasını da kaçırırız. Yazık olur.
He wanted to marry her.
Onunla Saint Petersburg'da evlenmek istiyordu.
Petersburg 1761
Petersburg 1761
A vivacious curiosity pushed me to Petersburg.
Bir merak beni capcanlı Petersburg'a itti.
She'll soon be going to Petersburg.
O yakında Petersburg'a gidiyor.
You're going back to Petersburg under armed guard.
Silahlı muhafızlar ile birlikte Petersburg'a dönüyorsun.
Let's go back to Petersburg.
Petersburg'a geri dönelim.
Can you see Concetta as ambassadress in Vienna or Petersburg?
Concetta'yı, Viyana yada Petersburg'da sefire olarak düşünebiliyor musun?
Uh, it's a village outside of St. Petersburg.
St. Petersburg'un dışında bir köydür.
You'll soon go to Petersburg?
Yakında Petersburg'a gidersiniz?
Petersburg is entrance hall, Moscow is maiden's room.
Petersburg hole giriş, Moskova bekar odası.
It isn't Petersburg.
Petersburg'a benzemez.
PETERSBURG. 1805
PETERSBURG, 1805
"the flower of the intellectual high society of St. Petersburg", as Anna Pavlovna herself described it.
"St. Petersburg'un entellektüel yüksek sosyetesinin çiçeklerini" bir araya getirirdi.
I myself saw it in St. Petersburg.
St. Petersburg'da kendi gözlerimle gördüm.
You've taken me back to my seat in the Imperial Theater at St. Petersburg. Second row on the aisle, every Tuesday night.
Her salı gecesi olduğu gibi koridorun ikinci sırasında.
peter 8305
peter pan 65
peterson 175
peters 79
petersen 16
peterman 44
peter parker 20
peter griffin 46
peter's 46
peter florrick 43
peter pan 65
peterson 175
peters 79
petersen 16
peterman 44
peter parker 20
peter griffin 46
peter's 46
peter florrick 43