Professional traducir turco
9,401 traducción paralela
I think we have a professional relationship.
Bence bizim profesyonel bir ilişkimiz var.
You know... personal life, professional life.
Bilirsin- - kişisel yaşam ve profesyonel yaşam olarak.
Look, I want you to know this will in no way affect our professional relationship.
Bak, şunu bilmeni isterim ki bu durum bizim profesyonel ilişkimizi asla etkilemeyecek.
Let's take a look into their professional lives, see what we can find.
Birazda iş hayatlarını inceleyelim, bakalım neler bulacağız.
Beth : What did you find out about Nicole and Dave's professional life?
Nicole ve Dave'in iş hayatıyla ilgili ne öğrendiniz?
I am not intended to be a substitute for professional medical advice.
Bir uzmanın yerini almak gibi bir niyetim yok.
You need to wear something professional.
Mesleki bir şeyler giymek zorundasın.
This isn't professional?
- Bu mesleki değil mi?
She's a professional.
- O profesyonel.
Looks professional.
Profesyonel gibi görünüyor.
A tech wunderkind, a professional soccer player,
- Bir teknoloji dehası, profesyonel futbolcu...
It's my professional opinion that your sister requires more treatment.
Benim profesyonel fikrim ablanızın daha çok tedaviye ihtiyacı olduğu yönünde.
But work after that is the job of a professional.
Ama bundan sonrası... profesyonel bir iş.
Prudence... this is Marcus, professional bowler and our lane mechanic.
Prudence.... Bu Marcus, profesyonel bovlingçi ve kulvar mühendisimiz.
I've never met a professional athlete before.
Daha önce hiç profesyone bir atletle tanışmamıştım.
In fact, as a medical professional, my opinion is "wowza."
Aslında, bir doktor olarak fikrim "vay anasını."
I might've even gotten emotional, but I had to talk our way out of the ticket, and I like to be professional when my shirt's off.
Bir ara duygulanacak gibi de oldum. Ama trafik cezasından yakamızı kurtarmam gerekiyordu. Çıplakken de profesyonel olmayı tercih ediyorum.
The teeth have gold tooth crown, it's not professional work.
Dişler altın kaplama ama profesyonel bir iş değil.
Major Kusanagi, you are a talented professional.
Bu işi için ideal aday sizsiniz, Binbaşı Kusanagi.
Kids, a professional felt the best way for your father and me to work on our relationship was to give up on it.
Çocuklar, ilişkimizi eski düzenine sokmamız için babanızla benim bir süre ayrı kalmamız gerekiyor.
- For your information, the Germans are decent and professional.
Bilgin olsun, Almanlar düzgün ve profesyoneldirler.
A professional.
Hemde profesyonel ajan.
Is that your professional opinion?
Profesyonel görüşünüz bu mu?
Look, just try to be professional and stay out of my way.
Profesyonel olmaya çalış ve karşıma çıkma.
Hey, miss professional, you forgot your panties.
Bayan Profesyonel külodunu unuttun.
Is that your professional opinion?
Bunlar senin uzman olarak görüşlerin mi?
Come on, admit it... This whole professional photographer thing is just an elaborate ploy to get me naked.
Hadi kabul et.Tüm bu fotoğrafçılık olayları beni çıplak görebilmek içindi.
I was just admiring how... a professional golfer like that would take the time with a charity case like yourself.
Sadece onun gibi profesyonel bir golfçünün senin gibi acizlere zaman ayırmasını takdir ediyordum.
Hey, that's my professional opinion, partner.
Bu benim profesyonel görüşüm, tamam mı ortak?
Because despite Uncle Steve having an LPGA Major-winning golf professional as a caddy, he still has a very large handicap... in more ways than one.
Çünkü Steve Amca'nın LGPA şampiyonu bir yardımcısı olmasına rağmen kendisi pek çok açıdan hâlâ yetersiz.
So we're looking for professional arsonists.
Profesyonel kundakçılarla karşı karşıyayız yani.
These asshats were professional arsonists.
Bu şerefsizler profesyonel kundakçılardı.
Terry loves love, but Terry also loves maintaining a professional work environment.
Terry aşkı sever. Ama Terry profesyonel iş çevresini de sever.
I would characterize it more as a professional police disagreement.
Daha çok profesyonel polis anlaşmazlığını nitelendirmiştim.
In my professional opinion, Sharon should go to the hospital.
Profesyonal olarak fikrimi sorarsanız, Sharon hastaneye gitmeli.
Let's keep it professional, ok?
Bunu profesyonel seviyede tutalım, olur mu?
I'm riding the Coney train straight to a career as a professional mascot.
Bu Coney kostümüyle kariyer basamaklarını profesyonel bir maskot olarak tırmanacağım.
Max, be professional.
Max, profesyonelce davran.
I'll do it because I am an associate, and I am a professional, which means I am capable of putting the personal aside in order to do my job.
Yapacağım, çünkü ben bir yardımcı avukatım ve aynı zamanda profesyonelim ve bu da şu anlama geliyor ki, işimi yapabilmek için kişisel meseleleri bir kenara koymaya ehilim.
Excuse me, Miss Professional.
Pardon, Bayan Profesyonel.
Professional killers tend to execute people in professional fashion.
Profesyonel katiller kurbanlarını profesyonel yollarla idam ederler.
I'm a professional magician.
Profesyonel sihirbazım.
I-I'm Phil Dunphy, p-professional realtor, amateur magician.
- Ben de Phil Dunphy. Profesyonel emlakçı, amatör sihirbaz.
You know, if you really want to get your belly button pierced, go see a professional.
Biliyor musun, eğer gerçekten göbeğini deldirmek istiyorsan bir profesyonele git.
Susie, I am impressed with your knowledge of the professional theater regulations.
Susie, profesyonel tiyatro kurallarını bilmen beni etkiledi doğrusu.
I need help from a professional director.
Uzman yönetmenin yardımına ihtiyacım var.
- You're a professional!
- Sen profesyonelsin!
- Well, since you've taken back control, and you have your proof, you have some tough decisions to make about your marriage and as a highly-regarded legal professional, I'm here to tell... oh my God!
Kontrolü aldığına ve elinde bir kanıt olduğuna göre evliliğin konusunda zor kararlar vermelisin ve son derece saygın bir avukat olarak sana diyorum ki...
You know, I think she was just trying to keep things professional.
Bence işi iş olarak tutmaya çalışıyordu.
We are professional and- -
Sizi görmek isteyen Bay Slater diye biri var.
But professional.
Ve eğlenceli.