Put out an apb traducir turco
299 traducción paralela
We pick up Honda, get the ration card, and put out an APB.
Honda'yı, kartı ve sonra da silahlı adamı bulacağız
Call Barry and tell him to put out an APB for Steve Lacey.
Barry'yi ara ve Lacey için bir APB'yi dışarı çıkarmasını söyle.
Put out an APB immediately!
Hemen bu bilgileri dağıtın!
Put out an APB on that son of a bitch.
O, orospu çocuğu için bülten çıkar.
Yeah, I put out an APB and alerted the media.
Evet, APB'den çıkardım ve medyayı uyardım.
We're gonna put out an APB on Big Bird.
Minik kuş için duyuru yayınlayacağız.
I'm thrilled. Put out an APB.
Genel arama emri çıkar.
I'd like to put out an APB on a white Ford van, last seen heading north on Henderson Way.
Tüm birimlere, beyaz bir Ford minibüsü bildiriyorum en son Henderson Yolu'ndan kuzeye giderken göründü.
Put out an APB on that convertible.
Arabaya bir aranıyor ilanı koy.
Look at this video so we can put out an APB on these robbers.
Görüntüleri kontrol edip tüm birimlere hırsızların eşgallerini ilet.
Put out an APB and see what we get back.
Arama duyurusu çıkarın, bakalım ne olacak.
Put out an apb for'em.
Bütün devriyelere haber verin.
Put out an APB on some fucking guy who looks like the devil?
Şeytana benziyen lanet herifler için arama emri mi çıkartayım?
Put out an APB.
Bütün şubelere haber verin.
The CIA listed him as MIA... but the V.A. I.D.'d his M.O., and we put out an APB.
CIA onu MIA * olarak listeledi..... ama V.A. * I.D. onu M.O. * yaptı, biz de onu APB'ye * koyduk.
Lash should have put out an APB on that medallion.
Lash o madalyonu APB'den göstermeliydi.
Ask them to put out an APB on Dr. Carlin. Chief.
Dr. Carlin için arama bülteni çıkartmalarını söyle onlara.
Let's put out an APB on Donald Addie Pfaster, age 28.
28 yaşındaki Donald Addie Pfaster adına bir arama emri çıkartalım.
If it's that simple, why don't you put out an APB for someone riding a broom?
Eğer bu kadar basitse, neden süpürgeyle uçan biri hakkında bir arama emri çıkarmıyorsun?
I'll put out an APB on him.
Tutuklama emri çıkaracağım.
Let's just put out an APB for a huge, honkin', two-storey metal ring..... with 39 little pictures all nicely engraved on it!
Haydi üzerine 39 küçük resmin kazılı olduğu kocaman, çift katlı metal bir halkanın robot resimlerini dağıtalım!
Why didn't you put out an APB?
Niye arama emri vermediniz?
Put out an APB for your brother-in-law.
Kayın biraderin için arama emri çıkart.
The state police have put out an APB on Rawls.
Eyalet polisi, Rawls hakkında tutuklama emri çıkartmış.
Could we put out an APB on my Frappuccino?
Boşver onu. Frappuccinoma arama emri çıkartalım mı?
I mean, what, do I put it on the wire, put out an APB or ship it to the psychic hotline?
Yani onu ağa mı koyayım, Aranan Kişiler Bülteni'ne mi vereyim yoksa medyum hattına mı sevk edeyim?
I want you to find out more about this girl and put out an APB in case another victim with the same kind of evidence turns up.
Aynı çeşit kanıtların bulunduğu bir kurban daha ortaya çıkarsa... bu kızı daha fazla araştırıp bir polis bülteni yayınlamanı istiyorum.
With the plate number I can put out an APB.
Plaka numarasını girerek bulabilirim.
What are we going to do - - put out an APB on Tom and Jerry?
Tom ve Jerry için arama ihbarı mı yapacaksın?
Put out an APB on a red Fiesta with a white rear door.
APB yi neyaz arka kapı ile birlikte kırmızı Fiesta ya koy.
Put out an APB on Kristoffer Skarin...
APB yi Kristoffer Skarin a koy...
All right, put out an APB on Keating's truck, and don't let it get to where it's going.
Tamam, Keating'in kamyonuna arama emri çıkarın. Bu kamyonun gideceği yere ulaşmasına izin vermeseniz iyi olur.
Can I just describe the bike to you and you can put out an APB or whatever?
Sadece bisikletimi tarif etsem ve bir arama bülteni çıkarsanız ya da her neyse.
I was about to put out an APB on you.
Sizin için bir arama bülteni çıkaracaktım..
I put out an APB.
APB'ye bildirdim.
Put out an APB on Wong's Taurus, and talk to Antwane Mann, two "n's".
Wong'un Taurus'unu bulun ve iki "n" li Antoine Mann ile konuşun.
Get the license plate and vin number. Put out an APB.
Plaka ve motor numarasını alın.
Well, let's put an APB out on Cain.
Cain için arama emri çıkartalım.
- Let's put an APB out on Dent.
- Dent için arama bülteni çıkaralım.
To put an APB out, I need a description.
Rapor yazmam için açıklama almam gerek.
- Put an APB out on his car. - We have.
Arabasına APB koy.
So she gets Carl to call a local buddy, run Randy's license plate... and put out an official APB on us.
Carl'a arabanın plakasını verdi ve hakkımızda arama emri çıkarttı.
They put an APB out and mug shots.
O motosiklet her yerde aranıyor.
I'm gonna have an APB put out on him immediately.
Gidip hemen GBT'sini çıkaracağım.
No, Darryl, I realise that you can't put an APB out for a dog.
Hayır, Darryl, bir köpek için kayıp ilanı veremeyeceğini biliyorum.
I'm gonna put out an APB.
Diğer bölgelere de haber vereceğim.
You put an APB out for Sasquatch?
Birisi Kocaayağı mı salmış?
I put an APB out on her and the possible perp, but other than what you see around here, we don't have a whole lot to go on.
Kafamda bazı fikirler var. Fakat sen başka şeyler fark ettiysen paylaşabiliriz.
I'll put out an APB.
Arandığını bildireyim.
Would you put an APB out on Kyle Goode's vehicle, please?
Kyle Goode'un arabası için arama ihbarı yaptırır mısın?
I better put an APB out to local authorities.
Yerel yetkililere bir arama mesajı göndersem iyi olacak.