English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ R ] / Raspy voice

Raspy voice traducir turco

35 traducción paralela
You have a nice skull.
( Low-Pitched, Raspy Voice ) Güzel bir kafatasın var.
- [Raspy Voice] Don't forget to give her Smeckler's Powder.
- Sakın pudra almayı da unutmayın.
[Raspy Voice] More creamed corn, JimboJr.?
Kremalı mısır, Jimbo jr.?
Raspy voice!
Kart sesli!
She had, like... a real low, raspy voice. Y eah.
Gerçekten de çok alçak, hışırtılı bir sesi vardı.
" After the creature whispered in a raspy voice,
" Sonra yaratık ona, korkunç bir sesle,
An irritated esophagus, That definitely explains the raspy voice.
Aşırı tahriş olmuş bir yemek borusu kesinlikle rahatsız edici sesi açıklıyor.
And what about the ghost's raspy voice?
Peki ya hayaletin rahatsız edici sesi?
My guy had a raspy voice, remember?
Benim herifin hırıltılı bir sesi vardı, hatırladınız mı?
She said, [in a raspy voice] "The only way to dance to it makes you look like an asshole."
Şöyle derdi : "O müzik eşliğinde dans edip de aptal gibi görünmeyen yoktur."
And for 25 years, she insisted on calling my Jewish husband [in a raspy voice] "That white witch" you live with.
25 yıl boyunca yahudi kocam için hep şöyle dedi : - "Beraber yaşadığın o, beyaz cadı."
He had a thin, raspy voice.
İnce ve rahatsız edici bir ses tonu vardı.
[Raspy voice] Hello, I'm Abraham Lincoln.
Merhaba, ben Abraham Lincoln.
[Raspy voice] Oh, Mary, this is wonderful!
Mary, bu muhteşem.
Raspy voice?
Kesik ses mi?
For about a week, I would get these calls when I was alone from a man with a deep, raspy voice, and he'd say things like,
Bir hafta boyunca, evde yalnızken derin ve rahatsız edici bir sese sahip birinden aramalar alıyordum. "Günün nasıl geçiyor Bea?"
[Raspy voice] It's time, Reagan.
Zamanı geldi, Reagan.
[Raspy voice] I see classy people.
Harika insanlar görüyorum.
( raspy voice ) I love you, son.
Seni seviyorum evlat.
[Raspy voice] Make the night taste cold justice. Ryan.
- Geceyi, adaletle tanıştırırdı.
[Raspy voice] He'd go get the girl.
- Ryan... Gidip kızı elde ederdi.
( Raspy voice ) The Jane.
"Jane."
- [raspy voice] Watch it.
- Dikkat et. - Üzgünüm.
( Raspy voice ) Anything?
Her şeyini mi?
( Raspy voice ) Exactly.
Aynen öyle.
( Raspy voice ) It's so great here, Grayson.
İyi ki geldin Grayson.
( Raspy voice ) It wasn't luck.
Şans değil.
( Raspy voice ) You'll have to get out first.
Önce çıkman gerek.
[raspy voice] "Did you hear what Crazy Carl said?"
"Çılgın Carl ne demiş, duydun mu?"
She was so luminous with long hair and this raspy voice.
Uzun saclari ve degisik sesiyle cok ilgi cekiciydi.
Laura's voice, it's clear, not raspy like the ghost.
Laura'nın sesi, çok net, hayaletin gibi rahatsız edici değil.
Her voice is raspy, very sexy in bed
Sesi kulak tırmalıyor, yatakta ise çok iyi.
Man, he had that raspy-voice thing down, huh?
Kulak tırmalayıcı bir sesi var, değil mi?
Depression starts talking, and his voice is raspy,'cause he ain't shut the fuck up in 31 / 2 weeks.
Depresyon konuşmaya başlıyor, ve sesi fazla tırmalayıcı ; çünkü 3.5 haftadır çenesini kapamıyor.
[raspy, weak voice] she'll have an earphone, And i'll be talking to her all the time.
Bir kulaklığı olacak ve ben onunla konuşuyor olacağım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]