Scoffs traducir turco
1,864 traducción paralela
So obvious. ( Scoffs )
Çok belli.
Worried sick, mister. ( Scoffs )
Çok merak ettik bayım.
( Scoffs ) I don't work for you.
Doğru gelmiyor. Tabii ki gelmez.
No kidding. ( Scoffs )
- Şaka değil.
( Scoffs ) You think I'd miss the chance to be best man at my dad's wedding?
Babamın düğününe şahitlik etme fırsatını kaçıracağımı mı sandın?
( Scoffs ) No. I don't want you to take care of me, Sheldon.
Bana bakmanı istemiyorum Sheldon.
I... ( Scoffs ) I've been coming here for almost six years, and I'm supposed to just... stop?
Buraya neredeyse altı yıldır geliyorum. Yani öylece bırakmak zorunda mıyım?
I'm gonna sleep so good after that on my new hypoallergenic... [scoffs]
Ben çok iyi bundan sonra uyuyacağım benim yeni hipoalerjenik üzerinde...
( Scoffs ) What's the big deal?
Bu kadar büyütülecek ne var?
Bonnie : [scoffs]
Bonnie : [Alay]
[scoffs]
[Alay]
- ( scoffs ) Really?
- Gerçekten ( gülerse )?
He's at an away game, and I think you know that. ( Scoffs )
Deplasmana gitti. Seninde bildiğin gibi.
- [Scoffs] - No sign of him.
Adamdan iz yok.
- Yeah, but look at the commute. - [Scoffs]
Evet ama yerine bak.
[scoffs] What a great idea.
Ne harika bir fikir.
[Scoffs] It's a really expensive hobby you got there.
- Gerçekten de pahalı bir hobin varmış.
What do you think? [Scoffs]
Ne düşünüyorsun?
[Scoffs] Great.
Güzel.
It's a drug buy. [Scoffs]
Uyuşturucu satışı.
[Scoffs] Other side where the money's at.
- Diğer taraf da paranın olduğu taraf.
- He deserves to die. - [Scoffs]
Ölmeyi hak ediyor.
[Scoffs] She could've asked for help.
Zamanında yardım alabilirdi.
What? ( scoffs )
Ne?
( Scoffs ) How can that be?
Bu nasıl olabilir?
( SCOFFS ) All right, well, next election I guess we lose Florida, then.
Sanırım gelecek seçimde Florida'yı kaybediyoruz o halde.
( NEAL SCOFFS ) You have no idea what I've lived with.
Nasıl bir hayat sürdüğüm hakkında en ufak fikrin yok.
[scoffs] No, I...
Hayır, ben...
I... ( Scoffs ) I don't know what you're talking about.
- Neden bahsettiğini bilmiyorum. - Bilmiyor musun?
[scoffs] Maura.
Maura.
[scoffs] That is not a very respectful way To treat someone else's kidney.
Ama başkasının böbreğine bu kadar saygısızca davranılmaz ki!
( Scoffs ) I see.
Anlıyorum.
Forget it. ( scoffs )
Merak etme.
( scoffs ) LAVON : Look, I know
Bak,
[Scoffs] I always wear this. I want to be buried in it.
Onunla beraber gömülmek istiyorum.
The damage I've done? [scoffs]
Ben mi zarar verdim?
( scoffs ) Take one fucking week off.
- Bir "belki". Bir haftalık izin al.
( scoffs ) You can't fire someone you're in a relationship with.
İlişkide olduğun birini kovamazsın.
[Scoffs] Get to the back of the plane!
Uçağın arkasına yürü!
( scoffs ) Why would I want to run around playing soldier with a bunch of wannabe action heroes?
Askercilik oynayan bir avuç kahraman özentisinin peşinden niye koşayım?
[Scoffs] Nothing.
Hiçbir şey.
[scoffs] of course i do.
Tabii ki var.
Great form, though. ( Scoffs )
Muhteşem formuna rağmen.
( Scoffs ) No.
- Hayır.
[Scoffs] No.
- Hayır.
( SCOFFS ) No way.
Sahiden iğrenç bir yer.
[Scoffs] She wouldn't just leave.
Öylece gitmez.
This is just... ( scoffs )
Bu bir...
[Scoffs]
Legit / 1x04 / Öfke Çeviri : wrigoo
[Scoffs] No.
Hayır.
[Scoffs] Hey, listen, thanks for backing me up.
Destek olduğun için teşekkürler.