Send a message traducir turco
1,454 traducción paralela
But this means that you won't be able to send a message back.
Yani bana yanıt gönderemeyeceksiniz.
Send a message to the warden.
Müdüre söyle.
Keith said that we should send a message.
Keith ona bir mesaj yollamamız gerektiğini söyledi.
Yeah, I'm sensing a spirit trying to send a message to someone in this room.
Evet, bu odada birine bir mesaj göndermek isteyen bir ruh hissediyorum.
But it will send a message.
Ama uyarımızı yapmış olacağız.
The quotation does seem to send a message that transcends all creeds.
Alıntı bütün inançları aşan bir mesaj gönderiyor gibi gözüküyor.
Since we've come to this point... the police will have to send a message to the Second Kira...
Bu noktada, polis aracılığıyla Kira'ya ikinci bir mesaj yollayacağız.
Because if you showed up it would send a message that you're actually moving on.
Çünkü düğüne gidersen, hayatına devam ettiğin mesajını verir de ondan.
If we do not destroy the hive quickly enough, it may have time to send a message.
Eğer kovanı çabucak yokedemezsek,.. ... mesaj yollayabilir.
When I think of the lengths that you're going to to save your adopted rabbit son and my mother can't even pick up the phone and send a message saying, "Hi, are you alive?"
Evlat edindiğin tavşanın için tüm bu yaptıkların... Annemse telefonu eline alıp, "Selam. Hayatta mısın?" diye mesaj bile atamıyor.
We can send a message.
Mesaj yollayabiliriz.
Kira said that he was going to send a message to the people of the world...
Kira'nın bütün insanlara mesaj yollayacağını söylediler...
I want to send a message.
Bir mesaj yollayacağım.
We ask today that Governor Schwarzenegger sign AB 2941 and send a message loud and clear that it is our responsibility to prevent such tragedies, such travesties, from ever happening again.
Yönetici Schwarzenegger'den AB 2941'ı izlamasını rica ediyoruz. Ve mesajımız gayet açık.Önceden yaşanmış trajedilerin ve düşülen hallerin tekrar yaşanmasını önlemek bizim görevimizdir.
I also need to send a message to this crew, that I respect Cain's legacy.
Bu mesajı mürettebata iletmeni istiyorum, Cain'in mirasına saygı duyuyorum.
You said you wanted to send a message to this ship's crew, about respecting Cain's legacy.
Bana bu geminin mürettebatına Cain'in mirasıyla saygı duyduğun mesajını iletmeni söylemiştin.
- How we send a message? - You wanna
Yardım et de bir mesaj göndereyim.
Send a message to the emperor.
İmparator'a haber gönderin.
I was only trying to send a message to my ex. There's always been sexual tension between us, ever since palm sunday 1996, when we both reached for the same frond. Oh, please.
Hayır, size söyledim ya sadece eski eşime bir mesaj göndermeye çalışıyordum.
Because, hey, if God wants to send a message, who else to send but George Michael?
Çünkü, eğer, tanrı bir mesaj göndermek isteseydi... başka kime gönderirdi ama George Michael'la mı,?
This does not work, I can not or send a message.
Telefon çalışmıyor. Mesaj bile çekemiyorum.
So they're gonna kill Hurley to try to send a message to the cartel unless I can make a bargain with them, which is why I need that bag of drugs.
O yüzden, Kartel'e mesaj göndermek için Hurley'yi öldürecekler. Tabii, eğer uyuşturucuyu bulursak, onlarla pazarlık edebilirim.
They want to steal the delivery and kill you to send a message.
Teslimatı çalmak ve mesaj göndermek için seni öldürmek...
Might send a message, don't you think?
Ama bir mesaj verilmiş olur, değil mi?
Send a flash message to Langley.
Langley'e acil mesaj yollayın.
Saying, " Hey, New York's finest, I'm gonna send you a little message.
" Selam, New York'un bir numarası! Bir mesajım var size :
I write a message you send it the network with the address, to whether one of the operators remember such telegram sent to.
Ben bir mesaj yazayım. Siz adrese telgrafı gönderin. Operatorlere soralım, böyle bir telegrafın gönderildiğini hatırlıyorlar mı?
See, I think Kathryn was trying to send me a subliminal message.
Sanırım Kathryn farkına varmadan bir mesaj vermeye çalışıyordu.
To purchase a golden roof pin or a key chain, send a text message to 0606.
Altın bir çatı iğnesi ya da anahtar zinciri almak için... 0606'ya bir mesaj gönderin.
Didn't she send me a message? No.
Peki bana mesaj göndermedi mi?
We got to send these fuckers a message.
Bu manyaklara bir mesaj göndermeliyiz.
I am gonna send you a very strongly worded text message.
Sana çok ağır bir mesaj yollayacağım.
Just send me a text message with the time and place.
Zamanı ve yeri söyleyen bir mesaj yollasana yeter.
Our group here at the house drafted a message to the American Consulate General in Shanghai, asking that diplomatic representatives be sent here immediately, as the situation was urgent, then asked the Japanese to send it via Navy radio.
Evdeki grubumuz Şanghay'daki Amerikan Başkonsolosluğuna, buraya diplomatik temsilcilerin acilen gönderilmesini istedikleri bir mesaj gönderdi. Durum acil olduğu için, Japonlardan bahriye radyosuyla göndermelerini istediler.
This should send a clear message that we are cooperating with their demands.
Bu çok açık olarak onların isteklerine göre hareket ettiğimiz mesajını verecektir.
That would send a great message to my students.
Öğrencilerime çok iyi bir örnek olur bu.
We have to send a clear message as to who exactly runs this city.
Bu şehri kimin yönettiğine dair temiz bir mesaj vermeliyiz.
No. I had a message to send and that message got delivered.
Hayır, iletilecek bir mesajım vardı ve mesaj yerine ulaştı.
Send a message?
Mesaj mı?
Could be trying to send us a message, you know.
Bize mesaj göndermeye çalışıyorlar işte.
So maybe you send her a message.
Belki de ona bir mesaj göndermelisin.
Are you trying to send me a message?
Bana bir mesaj mı vermeye çalışıyorsun?
- That's Sheppard. Now, I don't know why he didn't just send a regular message.
Bu Sheppard.Neden düzgün bir mesaj yollamadı bilmiyorum,..
And Kira has instructed us to air these two tapes today at exactly 5 : 59 PM. and another to send a message to the people of the world.
{ C : $ CAFFFF } Gerçekten Kira olduğunu kanıtlamak için daha fazla kişiyi öldüreceğini... { C : $ CAFFFF }... ve dünyadaki tüm insanlara bir mesaj... { C : $ CAFFFF }... vereceğini söylüyor.
Today, I'm signing two bills that will send a very clear message that California does not stand for murder and genocide.
Bugün, Kaliforniya'nın işlenen soykırımı ve işlenen cinayetleri kabul edilemez bulduğunu belirten iki şey imzalayacağım.
You have to say, "Hey, yeah, I'll send you a message" in order for them to trust you.
Mesaj göndermelisin. Sana güvenmeleri için "Tamam sana bir mesaj gönderirim." Demen gerek.
We can't send a long message via the beacon. It'll be noticed.
Bu kadar uzun bir mesajı via-server üzerinden gönderemeyiz, fark edilir.
I'd say they were trying to send us a message. Look, I know how much everybody liked Piper around here.
Burada herkesin Piper'ı ne kadar sevdiğini biliyorum.
Let's just send a text message.
Cepten bir mesaj atalım.
What you waiting for, I send you a message on your MySpaces?
MySpace adreslerinizden size mesaj mı göndermemi bekliyorsunuz?
I mean showing our unity, benefiting charity will send a positive message to the administration.
Demek istediğim birlik olduğumuzu göstermek, hayır işi için eğlence tertip etmek idarecilere artı bir mesaj gönderecektir.
send an ambulance 16
a message 94
message 85
messages 113
message deleted 39
message received 96
message one 19
send it 64
send it to me 23
send me back 30
a message 94
message 85
messages 113
message deleted 39
message received 96
message one 19
send it 64
send it to me 23
send me back 30