Square miles traducir turco
401 traducción paralela
We're responsible for the protection of 100,000 square miles of territory.
150.000 kilometre karelik bir bölgenin korunmasından sorumluyuz.
It sprawls out horizontally over 452 square miles of valleys and upland... of foothills and beaches.
Vadileriyle, tepeleriyle, bayırlarıyla 730 kilometre kareye ulaşıyor.
Six million square miles, and what matter if some roads are poor?
Amerikalı Postacıları hiçbir şey durduramamaktadır.
He's going into this 800 square miles of sudden and violent death... because he thinks it's just another mountain... and because he's greedy for its treasure.
Ölümün aniden ve vahşice geldiği bu 1300 kilometrekarelik alana giriyor... çünkü bunun sıradan bir dağ olduğunu düşünüyor... ve oradaki hazineye tamah ediyor.
It shows the Apache territory, fifty thousand square miles that you have agreed upon.
Apache bölgesini gösteriyor. Üzerinde anlaştığımız gibi 130 bin kilometrekare.
There's 50,000 square miles of nothing but mountain range out there.
Sıradağların 50,000 mile m2 de hiçbirşey yok.
Although his 11 mission churches are spread out over a 4,000 square miles area, the Padre can overcome the handicap of distance by flying from his main parish, Saint Josef's in Mosquero, to wherever his duties take him.
4000 mil-kare alana yayılan 11 misyoner kilisesi olmakla birlikte, peder, görevli bulunduğu kendi ruhani bölgesi olan Mosquero'daki Saint Josef's'ten gelmenin uzaklık dezavantajının üstesinden, uçakla uçarak gelebiliyor.
Only young fellow in 1, 000 square miles, only young girl in 1, 000 square miles.
sadece bir tek genç adam 1,000 millik bir alanda... sadece bir tek genç kız 1,000 millik bir alanda.
It's my guess he's somewhere in there, that gives us roughly two square miles.
Bu benim öngörüm ama oradaki yaklaşık 4 km2'lik alanda bir yerde olabilir.
Leiningen, you're up against a monster 20 miles long and 2 miles wide, 40 square miles of agonizing death.
30 km uzunluğunda ve 3 km genişliğinde bir canavarla karşı karşıyasın. 90 km karelik ızdırap dolu bir ölüm.
For another, their being here in these hundreds of thousands of square miles of desert is...
Ayrıca, burada... binlerce kilometrekarelik bir çölde olmaları...
He patrols some 20,000 square miles full of nothing but hill and hollow.
20 bin millik bir alanı kontrol ediyor ve sadece tepeler, vadiler var.
- About 50,000 square miles of it.
- Yaklaşık 50 bin mil karelik bir alan.
The President has acquired... 500,000 square miles of new territory... more than doubling the size of the United States.
Louisiana Bölgesini satın alma iznini veren yasayı onayladı.Böylece başkan 500,000 mil karelik yeni bir bölgeyi ülkeye kazandırdı Birleşik devletler yüzölçümü 2 katından daha fazla bir alana yayılmış oldu.
All 595,000 square miles?
240.000 hektarın tamamını mı?
Five million square miles of terra incognita, But your job, to make it just a little less incognita,
Üç milyon kilometre karelik bilinmeyen bir dünya ama sizin göreviniz onu daha az bilinmeyen yapmak.
This tiny but prosperous nation of 153I 4 square miles lies high in the French Alps, somewhere along...
15,75 milkarelik alana sahip bu minik ancak zengin ulus... Fransız Alplerinin eteklerinde şurada bir yerde- -
The president announced plans for a new bomb that's capable of devastating an area of two million square miles.
Başkan, hidrojen bombasından daha etkili... ve 2 milyon milkarelik bir alanı yok etme gücüne sahip... yeni bir bombanın planlandığını duyurdu.
500 square miles of some of the wildest country in Mexico.
Meksika'da 500 millik vahşi bir araziden bahsediyoruz.
He controls the water rights on 200 square miles of range.
500 dönüm arazinin tüm sulama hakları onun elinde.
DALEK : ( OVER SPEAKER ) Report on neutron bomb to cover 500 square miles.
Nötron bombasının raporu 500 metrekareyi kapsıyor.
It was plumb dumb luck picking that stuff up out here when you consider the million square miles of nothing around here.
Çevremizdeki milyonlarca metrekare boşluğu göz önüne alırsak bunları bulmamız çok büyük bir şanstı.
Rochester in Kent, now two square miles of fire, resulting from the heat of a thermo-nuclear missile, which has exploded off-course on its path to London Airport.
Kent bölgesindeki Rochester : Londra Havaalanına doğru yol alırken havada infilak eden... bir termonükleer füzenin yarattığı ısıyla oluşan... 3,2 km2 çapındaki yangınlarla boğuşuyor.
Two days after the attack, the military authorities, to stop the possible spreading of disease, seal off two square miles of the damaged area that had been Rochester and arm the surviving police, determined to prevent by force if necessary
Saldırıdan iki gün sonra... askeri yetkililer, salgın hastalıkları önlemek amacıyla... darbe almış olan Rochester'da 3 km karelik bir alanı kordon altına aldı. Hayatta kalan polisler, cesetlerin yakma işleminden önce... akrabaları tarafından taşınmasını... gerekirse güç kullanarak engellemek için silahlandırıldı.
Enter the Sudan. A million square miles of desert and scrub.
Sudan'a girin - 2.600.000 km kare çöl ve çalılık alan.
Between 1945 and 1950 the Reds expanded at a rate of 60 square miles per hour.
1945 ve 1950 arasında, kızıllar, saatte 96 kilometre kare hızla yayıldılar.
You've got 500 by 1,500 to sweep. 750,000 square miles.
500 mil ile 1500 mil uzaklığın arasını tarayacaksınız. 750 bin mil kare ediyor.
Nineteen marshals and one court to cover near 70,000 square miles.
ondokuz marshal ve bir mahkeme 180.000 ( 70.000 mil2 ) km2'lik bir alan için...
I covered most of three states and hundreds of square miles looking for Olga, with no luck at all.
Üç eyalette binlerce kilometre katederek Olga'yi aradim, ama ne çare,
In the Mississippi Delta, an area of nearly 13,900 square miles...
Mississippi Deltası'nda, yaklaşık 13,900 metrekarelik bir alanda...
150,000 square miles to prospect.
Maden arayacağım.
The perimeters are holding, but we've got about 50 square miles of woods and hills that we've still gotta cover.
Barikatlar sağlam durumda, ancak daha kapatmamız gereken 100 kilometrekare civarında ormanlık alan var.
Low-flying aircraft spraying PL-45 can cover 100 square miles in two hours.
PL-45 alçak uçuşla bir uçaktan püskürtülürse iki saat içinde 260 kilometrekarelik bir alana yayılabilir.
American strategy was to mount a two-pronged attack on an enemy whose conquests extended over thousands of square miles of land and ocean.
Amerikan stratejisi, karada ve denizde 2.600 kilometrekareden fazla alan elde eden düşmana iki yönden saldırmaktı.
lwo Jima, eight square miles of volcanic rock only 600 miles from the coast of Japan, was the target for the next leap across the central Pacific.
Iwo Jima. Japon kıyılarından 965 kilometre uzakta 20 kilometrekare yüzölçüme sahip bu volkanik ada merkez Pasifik'teki bulunan sıradaki hedefti.
The actual area extended to about four square miles, of which a fifth was in action.
Asıl bölge yaklaşık 10 kilometrekareye yayılmıştı. Bunlardan 12. kilometrekaredekinde aksiyon vardı.
Fifty thousand square miles of eternally shifting sand.
130 bin km ² boyunca sürekli yer değiştiren bir kum yığını.
The lake covers 8000 square miles, but it's only a few inches to a few feet in depth.
Göl 20000km ² lik bir alanı kaplar, ancak sadece birkaç santim derinliğindedir.
" Kafiristan. 10, 000 square miles.
" Kafiristan. 26 bin kilometre kare.
That man must have painted ten square miles of canvas, not one human face.
Adam herhalde bir tane bile insan suratı bulamayınca tentelerin resmini yapmıştır.
I need something so scary it'll clear 300 square miles of every living Christian soul.
500 km2 alandaki her Hıristiyan'ı kaçırtacak kadar korkunç birşey istiyorum.
Army engineers and the Wyoming National Guard are making every effort to contain the leaking toxins and evacuate an area of almost 200 square miles.
Ordu mühendisleri ve Wyoming Milis Kuvveti toksinlerin sızmasını önlemek ve 350 km2 alanı tahliye etmek için büyük çaba içinde.
They got 100 cops in six square miles, you know.
Altı milkareye 100 polis düşüyor.
I got 3,750 square miles to cover, including two reservations.
Korumam gereken 9700 km çapında ve iki bölgeye ayrılmış olan bir alan var.
3,750 square miles to cover and no leads.
Korumam gereken 9700 km çapında alan ve başına buyruk durumda.
- That's 500 square miles.
- 900 km'lik bir alandan bahsediyorsun.
Over 70 square miles, Colonel.
190 kilometrekarelik bölgeyi mi Albay?
- 75 square miles.
- 190 kilometrekare.
Halfway across the square, I saw Henry Miles walking ahead of me.
Meydanın karşısında Henry Miles yürüyordu.
... but it seems to emanate from an area of about 20 miles square.
Ama 50 km ²'lik bir alan içinden yayılıyor.
- Twenty miles square?
- 50 km ² mi? - Evet, efendim.
miles 2190
miles an hour 504
miles per hour 260
miles apart 28
miles away 434
miles to go 28
miles wide 17
miles to the gallon 34
miles out 42
miles long 27
miles an hour 504
miles per hour 260
miles apart 28
miles away 434
miles to go 28
miles wide 17
miles to the gallon 34
miles out 42
miles long 27
miles o'brien 17
miles from home 20
miles back 19
miles from here 113
miles per second 25
miles that way 20
miles south 17
square 146
squared 29
square feet 77
miles from home 20
miles back 19
miles from here 113
miles per second 25
miles that way 20
miles south 17
square 146
squared 29
square feet 77