Succeed traducir turco
3,429 traducción paralela
I want you to succeed. I do.
Başarılı olmanı isterim.
The President approved, can we succeed?
Başbakan onayladı, başarabilir miyiz?
This mission will only succeed if you combine forces
Ancak ikiniz güçlerinizi birleştirirseniz görev başarıya ulaşır.
But you must succeed at all costs
Ama ne pahasına olursa olsun başarmak zorundasınız.
- At which you succeed.
- O konuda müthişsin. - Ne?
But you did succeed in one respect.
Ama bir konuda başarıya ulaştın.
Uh, because you don't want me to succeed without you?
Sensiz başarılı olmamı istemediğinden dolayı olabilir mi?
It would do you so much good if you'd succeed in believing.
Mümin olmayı başarabilseydin, çok daha iyi olurdu.
But if the priest dares to do that, I think he will succeed.
Ama Peder bunu yapmaya cesaret ederse, başarılı olacağını düşünüyorum.
If you succeed to convince him, all right. My job ends here.
Onu ikna etmeyi başarırsanız, tamamdır.
They need to see you live and succeed.
Yaşadığını ve başarılı olduğunu görmeye ihtiyaçları var.
Now, listen, young Padawan, there are things that I must teach you if you are to succeed here in the land of the £ 2 pint.
Dinle genç Padawan, 2 poundluk bira diyarında başarılı olman için sana öğretmem gereken şeyler var.
Hey, I succeed on big drinks and great meat. Not by kissing ass.
Ben sağlam içkiler ve iyi etleri sayesinde başarı sağlıyorum
Paramedics tried to revive him, but unlike yours truly, they did not succeed.
Sağlık görevlileri hayata döndürmeyi çalışmış fakat bendenizin aksine, onu hayata döndürmede başarılı olamamışlar.
Byth, if you and your men join our attack, we just might succeed.
Byth, eğer sen ve adamların bize katılırsanız, belki bunu başarabiliriz.
Don't over reach yourself, you can't get me so easily... With body like Brad Pitt and learning hip hop dance... lf you plan to trap this rich girl, you can never succeed...
senın amacın benım beynımı kızartmak... afedersiniz!
It could perhaps succeed.
Bende yapabiliyordum bunu.
You really think your plan will succeed?
Gerçekten plan bu mu?
And if we succeed, we change the course of human history
Ve başarırsak, insanlık tarihini değiştirebiliriz.
I wanna succeed,
Başarı istiyorum, ama işimin kalitesiyle değerlendirilmek isterim.
Even if it's same as others, it's hard to succeed.
Başkalarıyla benzer olsalardı, başarılı olamazlardı.
You know no one wants to see you succeed at this more than me, right?
Bu işte başarılı olmanı... benden daha çok isteyen yok, biliyorsun.
♪ I'm determined to succeed ♪
* Kararlıyım kazanmaya *
Using Lindbergh's pump, they succeed in keeping a cat's thyroid alive for months.
Lindbergh'ün pompasını kullanarak bir kedinin tiroidini aylarca canlı tutmayı başarırlar.
They tried hard to find out but could not succeed.
Başetmeyi çok uğraşmışlar ama başaramamışlar..
He wanted me to succeed him.
Onun yerine geçmemi istedi.
Everyone on this call wants the State Department's deal with Yemen to succeed.
Buradaki herkes Dışişleri Bakanlığının Yemen'le yaptığı pazarlığın başarılı olmasını istiyor.
Tracy, in the real world, you need a college degree to succeed.
Tracy, gerçek dünyada, başarılı olmak için üniversiteden mezun olmalısın.
Look into their faces and you'll realize that they want you to succeed at what you're doing.
Yüzlerine bak ve fark edeceksin ki yaptığın şeyde başarılı olmanı onlar da istiyorlar.
- ♪ when you try your best ♪ but you don't succeed
* Elinden gelenin en iyisini * * yapıp da başaramadığında *
I want my son to succeed.
Oğlumun başarılı olmasını istiyorum.
Remember, if we're to succeed, no-one must know of our intentions.
Unutmayın, başarılı olursak, niyetimizi kimse bilmemeli.
Let's hope we don't succeed, then.
- O zaman umarım başarılı olur.
It is unthinkable that the Band of the Hawk should succeed here!
Şahin Takımı'nın bunu tek başına başarması mümkün değil.
I know you need this to succeed as much as I do, but it's only gonna do that if you print it word for word.
Bunun başarılı olmasına en az, benim kadar ihtiyacın olduğunu biliyorum ama kelimesi kelimesine yayınlayacaksın.
Succeed at this, and we might just get the swamp people sold on our small cars.
Bunda başarılı olduktan sonra, bataklık halkını... küçük arabalarımızdan ikna edebiliriz.
Succeed or fail...
Ya başaracağız ya kaybedeceğiz.
I don't know if I'll succeed.
Başarabilecek miyim bilmiyorum.
I've been under a lot of pressure my whole life to succeed.
Güzel bir hayat yaşamak için çok baskı altına girdim.
And if I succeed, I ask only one thing in return.
Ama başarırsam karşılığında tek şey istiyorum.
You might actually succeed.
Başarı oranı kesin değil.
A person who doesn't appreciate his or her roots shall never succeed.
"Kökenini inkâr eden kimse asla başarılı olamaz."
He didn't succeed.
- Başarılı olamadı.
I'll try, but I won't succeed.
Çalışacağım ama başaramayacağım.
"I can't compete with kids my age who have money and status " to help them succeed, but I can compete on sheer will " and determination because that can't be bought,
"Başarıya ulaşmalarını sağlamak için para ve mevki sahibi olan benim yaşımdaki çocuklarla rekabet edemem ama azim ve irade gücü konusunda rekabet edebilirim çünkü bunlar parayla satın alınamaz, miras bırakılamaz ve eğer karar verip tıpkı benim gibi asla pes etmezseniz, karşılanması sonsuz olur."
It's boring enough to hear about when you succeed...
Başarılı olduğunda bile dinlemesi sıkıcı...
Have you ever stopped to consider how painful it's gonna be if you succeed, if he actually does walk away?
Eğer başarırsan, uzaklaşırsa bunun ne kadar acı vereceğini hiç durup düşündün mü? Neden bahsettiğini bilmiyorum.
And if you succeed in pushing him away...
Onu uzaklaştırmayı başarırsan...
The greater fool is someone with the perfect blend of self-delusion and ego to think that he can succeed where others have failed.
Büyük Alık herkesin kaybettiği yerde kendinin kazanabileceğini düşünen uçuk bir hayalperesttir.
All because our senior officers would rather see ten innocents die than let one terrorist succeed.
Bunun tek sebebi bütün idari amirler ve politikacilar 10 sivilin ölmesini bir teröristin basarili olmasina yeglerler.
Believe me, I will succeed.
İnan bana.