Surrender now traducir turco
259 traducción paralela
If we surrender now, we're in for it.
Şimdi teslim olursak, işimiz biter.
Surrender now, you bandits, before our planes blow you to bits!
Uçaklarımız sizi parçalamadan teslim olun!
Korosu no ga osoroshi kara. They'd like to surrender now, but they're afraid to come out. They're sure we'll kill'em all.
Teslim olmak istiyorlar ama onları öldüreceğimizden korkuyorlar.
I surrender now.
Teslim oluyorum.
- Landau must surrender now.
- Landau hemen teslim olmalı.
Surrender now and you will live!
Teslim olursanız yaşarsınız.
'Surrender now and you will live.
Şimdi teslim olursanız yaşarsınız.
Hey, girls, if you surrender now, I'll give you a nice place to stay here.
Hey kızlar... Eğer teslim olursanız size burada kalacak güzel bir yer vereceğim.
If you will all surrender now... just one week from today, by which time... your plans and ours will be an open secret... you will be released... and allowed to return to your own base.
Eğer şimdi teslim olursanız... bugünden bir hafta sonra, yani... sizin ve bizim planlarımızın açığa çıkacağı zaman... serbest bırakılacak... ve kendi birliklerinize gönderileceksiniz.
If you surrender now, we'll overlook this transgression.
Eğer hemen teslim olursanız, bu suçunuzu görmezlikten geliriz.
Assassin Shino, surrender now!
Suikastçi Shino, teslim ol!
Surrender now!
Teslim ol!
Ling Xi, you can't get away. Surrender now
Ling Xi, kaçamazsın, teslim ol
Last warning, surrender now Surrender
Bu son uyarı, teslim ol teslim ol be adam!
If you don't surrender now, you'll all be shot
Eğer hemen teslim olmazsanız, hepiniz de vurulacaksınız.
Surrender now
Hemen teslim olun.
Surrender now, or your boy will drown.
Teslim ol, yoksa oğlun düşer!
I think that the mayor of Castiglione and his council... would like very much to surrender now, please.
Sanırım Castiglione Belediye Başkanı ve konseyi artık teslim olmaya hazırlar, lütfen.
Do you care to surrender now?
Şu anda teslim olmak ister miydiniz Kaptan?
These are serious charges. However, if you surrender now...
Bunlar çok ciddi suçlamalar ama şu anda teslim olursan- -
It you surrender now, they'll pardon you.
Şimdi teslim olursan, seni affederler.
You can either surrender now to me or wait for the Cardassian warship and I can let them deal with you this time.
Ya şimdi bana teslim olursun yada Cardasya savaş gemisini beklersin ve bu sefer onların seninle ilgilenmelerine izin veririm.
Surrender now Or you will be killed
Teslim olun şimdi yoksa öldürüleceksiniz.
You'd better surrender now
Teslim olsan iyi olur.
I warn you, surrender now,
Aklından bile geçirme.
It is some five hours now since Roy Earle took to cover on the rock... and there's no indication on his part to surrender.
Roy Earle kayalıklarda sıkıştırıldığı andan bu yana beş saat geçti. Halen teslim olacağına dair bir işaret yok.
Now, you would have this army surrender too?
Şimdi, bu ordunun da teslim olmasını mı istiyorsun?
Now, how soon after did you begin to regret your surrender?
Teslimiyetinizden dolayı ne zaman pişmalık duymaya başladınız?
Cochise now fears battle and is ready to surrender.
Cochise artık savaştan korkuyor ve teslim olmak istiyor.
Come out now and surrender, and I promise nothing will happen to you.
Ortaya çıkıp teslim olun. Size hiç bir şey olmayacağına söz veriyorum.
He says the men he left behind--1 0 of them- - Have been commanded to hold on and fight to the death, but they're pretty well gone now, and he rather guesses they'll be willing to surrender.
Arkada bıraktığı on adamın ölümüne savaşmaları emrini aldıklarını söyledi, ama şu anda oldukça bitikler ve tahminine göre pes edecekler.
"l know now that the ones who refuse to surrender to it... "... are the strongest of all.
"Buna teslim olmayanların aramızda ki... en güçlüler olduğunu öğrendim."
Now, I'm ready to accept the surrender of the city.
Şimdi şehrin tutsaklarını karşılamaya hazırım.
Tell him to go back and tell the others to surrender because we now have them in the crossfire.
Ona geri gitmesini söyle ve de ki diğerleri de teslim olsunlar... Çünkü çevreleri sarıldı..
Right this minute he's probably saying, "Now the Apaches will have to surrender."
Tam şu dakikalarda, muhtemelen, "Artık Apaçiler teslim olmak zorunda kalacak." diyordur.
commander : Now, please, if you are prepared to surrender, step into the doorway, one by one, without weapons :
Şimdi teslim olmaya hazırsanız,... silahsız şekilde birer birer kapıya çıkın.
Now you will surrender your ship to me.
Şimdi geminizi bana teslim edeceksiniz.
The others won't go in now... not to surrender.
Diğerlerininse gitmeye hiç niyeti yok. Teslim olmayacağım.
Now you will surrender the faithful animal you once called your body.
Şimdi en sevdiğiniz sadık hayvanınızı teslim edin.
I invite now the representatives of the Emperor of Japan e of the Japanese government e of the Japanese imperial quarter-general to sign the declaration of surrender in the indicated places.
Şimdi Japon İmparatoru'nun Japon hükûmetinin ve Japon İmparatorluk Genel Karargâhı'nın temsilcilerini teslimiyet belgesindeki ilgili yerleri imzalamak üzere davet ediyorum.
The Soviets declared war after we'd won it, and now they want to horn in on the surrender.
Sovyetler biz kazandıktan sonra savaş ilan ettiler. Ve şimdi de teslim işine burunlarını sokuyorlar.
The representative of the emperor of Japan, and of the Japanese Imperial general headquarters, now sign the instrument of surrender.
Japon imparatoru ve Japon İmparatorluk Genel Karargahları temsilcisi. ... teslim olma anlaşmasını imzalıyor.
The best thing you can do now is to persuade him to surrender.
Şimdi yapabileceğin en iyi şey onu teslim olmaya ikna etmen.
We'll probably have to surrender any time now.
Büyük ihtimalle esir düşeceğiz.
Surrender to me now and he shall be unharmed.
- Bana şimdi teslim ol ve o zarar görmesin.
Now I surrender and that is all. "
Şimdi teslim oluyorum işte. "
Me, I'll just be out there in my chair... eating three meals a day till you do... unless you wanna surrender right now.
Sen çıkana kadar sandalyeme kurulmuş günde üç öğün yemek yiyor olacağım. Tabii hemen pes etmek istemezsen eğer.
Now we can't surrender.
Artik teslim olamayiz.
You will go to the eighth precinct house on Second Avenue... and surrender yourself, and you will do it now.
İkinci Caddedeki karakola gidip... teslim olacaksın, hem de hemen.
And now, to their horror, the O'Driscolls realised that their defeated allies were bent on handing the castles over to the enemy, as part of their grubby terms of surrender.
Ve şimdi, yüzlerindeki korkularından... O`Driscoll'lar farketti ki, kendilerinden korkan düşmanlarının... kaledeki düşmanlar, onlardan bir grubu esir alarak... şartlara göre teslim olmaları gerektiklerini söylemişti.
But only because I think that the concept of surrender fits with the big picture right now.
Ama yalnızca, teslimiyet kavramının şu anki anafikre uyduğunu düşündüğüm için.
nowhere 621
now you see me 17
now we're talking 175
now it's your turn 200
now you're talking 179
nowhere to run 17
now i'm 51
now you know 219
now it's my turn 140
now that i think about it 142
now you see me 17
now we're talking 175
now it's your turn 200
now you're talking 179
nowhere to run 17
now i'm 51
now you know 219
now it's my turn 140
now that i think about it 142
now is the time 102
now's your chance 115
now then 570
now if you'll excuse me 220
now i am 50
now look 431
now it's mine 27
now go 556
now is not the time 119
now i 66
now's your chance 115
now then 570
now if you'll excuse me 220
now i am 50
now look 431
now it's mine 27
now go 556
now is not the time 119
now i 66