Thousands traducir turco
9,617 traducción paralela
All for getting media support to downgrade the MOD and... sacking thousands of soldiers?
Bakanlığın dönüştürülmesi konusunda kamuoyunu yönlendirerek binlerce askerin atılmasına yol açmış.
I can only describe it as a holy swoosh of wings. But I'd have to magnify that thousands of times to explain the effect of the sound in heaven.
Bunu ancak kutsal bir kanat çırpma olarak tarif edebilirim ama cennetteki sesin etkisini açıklayabilmek için bunu binle çarpmam gerekir.
All you need is a few teaspoons to kill tens of thousands.
On binlerce kişiyi öldürmek için tek ihtiyacın bundan bir çay kaşığı.
I understand that appearances matter, that a lavish lifestyle is easier to maintain than thousands of soldiers at home and abroad.
Görünüş elbette önemli bunu anlıyorum ama yurt içinde ve yurt dışında mücadele veren binlerce askerin aksine ekmek elden su gölden yaşamak çok kolay.
Thousands of bits of data are constantly being sent back and forth from the memory and the hard drive.
Binlerce bit bilgi....... sürekli hard disk ile ram arasında..... gönderilip geri alınır.
That article could get thousands of hits.
Bu makale binlerce kişi tarafından beğenileblir.
They leaked thousands of files.
Binlerce dosyaya sızdılar.
Murder by the thousands.
Binlerce insanı öldürdüler.
I helped register thousands of Blacks leaving.
Binlerce giden siyahın kaydolmasına yardım ettim.
If I want to fly thousands of miles to see a lifeless orb, I can just visit Jenny's grandmother.
Eğer yaşam olmayan bir yeri görmek için binlerce kilometre gitmek istesem Jenny'nin büyükannesini ziyarete giderdim.
Empire's not gonna spend hundreds of thousands of dollars on a artist that would try to take us down.
Empire bizi alt etmeye çalışan sanatçılara milyon dolarlar harcayacak değil.
The trees on Taurian Alpha live for tens of thousands of years.
Taurian Alpha'daki ağaçlar yüzyıllardır yaşıyor.
Okay, but you killed hundreds of thousands of people, so I think you can - " Yeah, no, but 9 / 11.
- Tamam ama yüz binlerce insan öldürdün bu yüzden...
Those are all residential areas, so thousands of homes would have to be destroyed, wouldn't they?
Bu bölgelerin hepsinde yerleşim var. Binlerce evi yok etmek zorunda kalırsın, öyle değil mi?
A good butcher doesn't fear thousands of thousands of sheep!
İyi bir kasap binlerce koyundan korkmaz!
You sent thousands of innocent soldiers into harm's way, some of them to their deaths, for one person.
Binlerce masum askeri ölüme yolladın. Sadece bir kişi yaşasın diye öldüler.
Are we willing to sacrifice thousands of human lives to no avail?
Binlerce insanın canını boş yere feda etmeye razı mıyız?
Are we willing to sacrifice thousands of lives to no avail?
Binlerce insanın hayatını boş yere feda etmeye razı mıyız?
The Omec came in giant space vessels and spirited away thousands upon thousands of our ancestors.
Omec devasa uzay gemileriyle gelirler atalarımızdan binlercesini yanlarına alarak kaybolurlar.
From April to November, I helped register thousands of Blacks who were leaving New York.
Nisan'dan Kasım'a New York'u terk eden binlerce siyahı kayda aldım.
He made me complicit in the deaths of thousands and I wanted to kill him for it.
Beni binlerce kişinin ölümüne suç ortağı yaptı ve onu bu yüzden öldürmek istedim.
You should go back in and enjoy the awesome haunted house and know that non-emergency calls to 911 waste hundreds of thousands of taxpayer dollars every year.
Gidip, evin tadını çıkarmalısınız. Ve acil durum olmayan aramalar binlerce vergi mükellefinin paralarını boşa harcıyor.
We have thousands of staff, tens of thousands of students.
Binlerce çalışan, on binlerce öğrenci var.
Thousands, Agent Briggs.
Binler Ajan Briggs.
Thousands die every day from the arms provided by the Sarkissian family.
Sarkissian ailesinin sağladığı silahlar yüzünden her gün binlerce kişi ölüyor.
You have no idea the thousands of horrors awaiting your captives.
Esirlerinizi bekleyen sayısız dehşet hakkında hiçbir fikriniz yok.
Your voice could move thousands of Britons.
Senin sesin binlerce Büyük Britanyalıyı harekete geçirebilir.
Thousands.
Binlerce.
Thousands.
Binlerce mi?
Thousands of years of prophecy has come down to you and me.
Binlerce yıllık kehanetin zamanı hepimiz için geldi.
As a matter of fact, I found thousands of them.
Aslında, binlercesini buldum.
They stole a portrait worth thousands of dollars from my office yesterday.
Bunlar dün ofisimden binlerce dolarlık bir tablo çaldı.
Thousands of men were with Henry during the Italian Wars.
Binlerce adam İtalyan Savaşları sırasında Henry'nin yanındaydı.
We're to lavish money on Tiberius, the man who expelled thousands of our people from their homes in Rome on a whim?
Aklına esip, Roma'daki insanlarımızdan binlercesini yurtlarından süren Tiberius için mi para saçacağız?
Jerusalem will riot, and my soldiers will kill thousands.
Kudüs ayaklanır ve askerlerim de binlercesini öldürür.
Well, you have the blood of thousands on your hands, Pilate.
Zaten elinde binlercesinin kanı var Pilatus.
Thousands? I fear that won't be the end of it.
- Bu kadarla da kalmayacak sanırım.
His arrogance will enrage the city and bring thousands more to the cause.
Kibirliliği, şehri öfkelendirecek ve binlercesini daha davamıza katacak.
Thousands will die.
- Binlercesi ölecek.
But if we walk away and abandon the building that Jesus called his father's house if we do not try to stop thousands from dying if we do nothing, are we not just like the priest that Jesus told us about...
Ama arkamızı döner ve İsa'nın "babamın evi" dediği binayı terk edersek, binlercesinin ölmesine engel olmaya çalışmazsak, hiçbir şey yapmazsak, İsa'nın bize anlattığı rahip gibi olmaz mıyız?
Thousands of Pashtun nomads, who spent their time roaming the border area with Pakistan, would be settled in the new farmland created by the dams.
Zamanlarını, Pakistan sınırı bölgesinde, dolaşarak geçiren binlerce Peştun göçmen, barajların oluşturduğu yeni tarım alanlarına yerleştirilecekti.
And as well as the Russian troops, thousands of teachers and doctors came to set up programmes and hospitals that were going to transform the lives of the Afghan people.
Rus askerlerinin yanı sıra binlerce öğretmen ve doktor da Afgan halkının hayatını yeniden şekillendirecek olan programları ve hastaneleri ayarlamak için geldiler.
"But we rarely stopped to think how Afghanistan would influence us, " despite the hundreds of thousands of Soviet soldiers, diplomats,
" Ama biz, işin içindeki yüzbinlerce Sovyet askeri, diplomat, gazeteci, ve siyasi danışmanlara rağmen
Kabul was completely destroyed as the different groups fired thousands of rockets indiscriminately into the heart of the city.
Farklı gruplar şehrin kalbine gelişigüzel binlerce roket ateşlediğinden Kabil tamamen mahvoldu.
Tens of thousands of Americans and Europeans would pass through the country over the next ten years - soldiers, diplomats, experts, political advisers and journalists.
Onbinlerce Amerikalı ve Avrupalı sonraki on yılda ülkenin bir ucundan diğer ucuna geçecekti. Askerler, diplomatlar, uzmanlar, siyasi danışmanlar ve gazeteciler...
I should... even if there are thousands of them.
100 tane 1000 tane olsa da aramam gerek.
There's got to be thousands shown up by now, boss.
Şimdiye kadar binlercesi gelmiştir patron.
The Mexican territory is home to thousands of U.S. settlers.
Meksika toprakları binlerce ABD göçmenine ev olmuştur.
They used a dozen layers of cover when they could've used thousands.
Binlerce katman kullanmak varken bir düzine kullanmışlar.
You want to kill Sophie Troy? Or thousands of people, if a missile shipment gets out?
Sophie Troy ile füze sevkiyatı yüzünden milyonların ölmesini mi istersin?
SHE TALKS IN OWN LANGUAGE At the same time, thousands of experts and advisers flooded into Afghanistan.
Aynı zamanda binlerce uzman ve danışman