Thousands of years ago traducir turco
283 traducción paralela
Thousands of years ago the first man discovered how to make fire.
Binlerce yıl önce, birisi ateş yakmasını keşfetti.
The real Radha, who lived thousands and thousands of years ago... was also a country girl.
Yüzbinlerce yıl önce yaşamış olan... gerçek Radha da bir köylü kızı idi.
To think that those men lived thousands of years ago and you feel that they are just like the men of today.
Binlerce yıl önce yaşamış bu adamları düşününce sanki bugünün erkeklerinden bir farkları yokmuş gibi.
Handed down to the nobles of Persia by the great kings of Persia thousands of years ago... when men still lived like beasts on those Greek islands of his.
Binlerce yıl önce, insanlar bulundukları o Yunan adalarında hayvanlar gibi yaşıyorken, Pers ülkesinin büyük kralları bu saydıklarımı kuşaktan kuşağa miras bırakmışlardır.
I've unearthed the grave of a man who lived thousands of years ago.
Binlerce yıl önce yaşamış bir adamın mezarını kazdım.
Thousands of years ago, Orpheus was sad and melancholic like the bird trapped in this cage
Binlerce yıl önce Orfeo, kafesine tıkılı kalmış bir kuş gibi üzgün ve melankolikmiş.
That's where my house used to be many thousands of years ago.
Evim eskiden şuradaydı. Binlerce yıl önce.
Panohai went out of existence thousands of years ago.
Panohai binlerce yıl önce yok olmuş.
How about thousands of years ago?
Binlerce yıl önce yaşananlara ne demeli?
Life in paradise, as simple and as pleasureful as it was those thousands of years ago on that beautiful planet so far away.
Cennette yaşam. Binlerce yıl önce olduğu gibi o uzaklardaki güzel gezegende sade ve zevklerle dolu bir yaşam.
And it all began thousands of years ago, when a glacial age reoccurred.
Ve tüm bunlar binlerce yıl önce başladı, buzul çağı yeniden oluştuğunda.
That was changed thousands of years ago.
Bu binlerce yıl önce değişmişti.
It is the legacy from Chinese people... passed down from thousands of years ago
Çin Boksunun temeli yüz yıllar öncesine dayanır atalarımız tarafından geliştirilmiştir.
Not one of them kneels to another or to his own kind that lived thousands of years ago.
Biri diğerine diz çökmez ; ya da kendi türünden olup da binlerce yıl önce yaşayana.
The stuffy-looking marabous are members of the elegant and aristocratic stork family but thousands of years ago, they started making their living by disposing of the remains of dead animals and they began to look more and more like unsuccessful undertakers.
Soğuk görünüşlü marabutlar zarif ve asil leylek familyasının üyeleridirler fakat binlerce yıl önce ölü hayvanların artıklarını kullanarak geçinmeye başlamışlardır ve git gide daha çok şanssız mezar görevlileri gibi görünmeye başlamışlardır.
We can read in them truths placed there many thousands of years ago.
O hareketlerin içinden binlerce yıl öncesinden gelen gerçeği okuyabiliriz.
Thousands of years ago, Unico was the beloved pet of the most beautiful girl in the world. Until one day, Venus, who thought that she should be the most beautiful in the world,
{ \ fnCooper Black \ fs36 } Çok uzun zaman önce Dünya'nın en güzel kızı Psyche'nin evcil hayvanıydı ama... bir ölümlünün kendisinden daha güzel olduğunu öğrendiğinde çok öfkelenir.
Imagine what it was like, say hundreds of thousands of years ago soon after the discovery of fire.
Bir düşünelim, mesela yüzbinlerce yıl öncesinde ateşin bulunuşundan hemen sonra.
But then the time came, maybe tens of thousands of years ago when we needed to know more than could conveniently be stored in brains.
Ama bir noktada, belki de onbinlerce yıl önce beyinlerimiz öğrendiklerimize yetişemediğinde bu süreç başladı.
Basketball was invented thousands of years ago by the Mayans.
Basketbolu binlerce yıl önce Mayalar keşfetmiştir.
Thousands of years ago it crashes and this thing... gets thrown out or crawls out and it ends up freezing in the ice.
Binlerce yıl önce bu şey çarpıyor ve bu Şey... dışarı fırlıyor yada sürünerek dışarı çıkıyor ve buzun içinde donuyor.
It's a gift given to all of us... thousands of years ago by extraterrestrials.
Bu hepimize uzaylılar tafından... binlerce yıl önce verilen bir hediye.
Just an ordinary song that was popular in an alien city tens of thousands of years ago.
Bin yıldan uzun zaman önce yabancı bir şehirde popüler olan sıradan bir şarkı.
Thousands of years ago, a giant glacier was trapped under a lava flow.
Binlerce yıl önce, büyük bir buzul lavların altında kalmış.
Thousands of years ago... something happened to the climate... and the ice that was here disappeared.
Binlerce yıl önce, iklime bir şeyler oldu ve buradaki buz yok oldu.
When your evil knight defeated Zordon's soldiers thousands of years ago, it was taken from him and presented to you as a prize.
Birkaç bin yıl önce şeytani Şövalye Zordon'un savaşçılarını mağlup edince, ondan almıştı ve size ödül olarak vermişti.
Thousands of years ago in ancient China, an evil army of shadow warriors... terrorized the great city of Shang-sa.
Binlerce yıl önce antik Çin'de kötülük dolu bir ordu olan gölge savaşçıları büyük şehrin efendisi Shang-sa'yı tehdit ediyordu.
Thousands of years ago, before time itself was measured as we know it, there was Atlantis.
Binlerce sene önce, zaman ölçülmeye baslamadan evvel, Atlantis vardi.
Thousands of years ago, before time itself was measured as we know it, there was Atlantis.
Bizim ölçülerimizle ölçüldügünde, binlerce sene önce, o vardi... Atlantis! Evet!
Thousands of years ago, Chinese farmer gets up has his breakfast with the chopsticks goes out and works all day in the field with a shovel.
Binlerce yıl önce... Çinli çiftçi uyanıp,... Kahvaltısını çubuklarla ediyor daha sonra tarlasında bütün gün kürekle çalışıyor.
The remains of buildings from thousands of years ago can be traced and maps of them produced with the help of computers
Binlerce yıl öncesinden kalan binaların izleri belirlenebilir ve bilgisayarlar yardımıyla haritaları oluşturulabilir.
I was Deyanira thousands of years ago.
Binlerce yıl önce Deyanira bendim.
Ra brought'em there thousands of years ago.
Ra binlerce yıl önce onları oraya götürdü.
I wonder why people didn't think of this thousands of years ago.
İnsanlar neden bunu binlerce yıl önce düşünememiş acaba?
The Vorlons made an error thousands of years ago... and we paid the price for it today.
Vorlonların binlerce yıl önce yaptıkları bir hatanın bedelini bugün biz ödedik.
Well over 2,000 objects of gold, alabaster, lapis and precious jewels made thousands of years ago by master craftsmen.
2,000'den fazla altın, kaymaktaşı, lacivert taş ve binlerce yıl önce ustaların yaptığı kıymetli mücevherler.
Thousands of years ago, Ralga was a distant world whose name had been forgotten by all but our order.
Binlerce yıl önce, Ralga, ismi herkes tarafından unutulan sadece bizim grubumuzun hatırladığı uzak bir diyardı.
Organized religion destroys who we are... by inhibiting our actions, by inhibiting our decisions... out of fear of some intangible parent figure... who shakes a finger at us from thousands of years ago... and says, "Do it- - Do it and I'll fuckin'spank you!"
Organize din, binlerce yıl öncesinden bize parmağını sallayıp,... "Dediğimi yap... Dediğimi yap, yoksa kıçına şaplağı yersin!" diyerek... kendi özgür irademizle karar almamıza ve istediğimiz gibi hareket etmemize engel oluyor.
See, thousands of years ago, the most successful men, the real leaders, had the roughest hands.
Binlerce yıl önce, en başarılı erkeklerin gerçek liderlerin elleri çok sertti.
Thank the volcano that erupted thousands of years ago killing, but perfectly preserving, an entire civilization.
Birine teşekkür edeceksen, binlerce yıl önce patlayıp ölüme yol açan ama tüm bir medeniyeti kusursuzca koruyan volkana et.
Next you're gonna tell me that spacemen came here thousands of years ago... to share all their secrets with cavemen, right?
Sonra bana Uzaylının buraya binlerce yıl önce mi geldiğini söyleyeceksin.. Mağara adamıyla sırlarını paylaşmak için, değil mi?
The Sobekian transmogrification spells were lost thousands of years ago.
Sobekia şekil değiştirme büyüleri binlerce yıI önce kayboldu.
It was destroyed thousands of years ago.
Binlerce yıl önce yok oldu o.
These are the only descendants..... of a people brought to Edora by the Goa'uld thousands of years ago.
Buradakiler, Goa'uld tarafından binlerce yıl önce Edora'ya getirilen insanların geriye kalan son torunları.
Nefertum was an alien who most likely brought you as slaves..... many thousands of years ago.
... Nefertum muhtemelen binlerce yıl önce sizi buraya köle olarak getiren bir uzaylıydı.
Until a few years ago, it was upon the passing by of a herd of buffaloes that the existence of thousands of Huns depended.
Bir kaç sene önce binlerce Hun yaşamını oradan geçen bufalo sürülerine borçluydu.
Most of the thousands of large craters on our own moon were excavated billions of years ago.
Ay'daki binlerce büyük kraterin çoğu milyarlarca yıl önce oluşmuştur.
The silicon in the rocks, the oxygen in the air, the carbon in our DNA the gold in our banks, the uranium in our arsenals were all made thousands of light-years away and billions of years ago.
Kayalardaki silikon, havadaki oksijen, DNA'mızdaki karbon bankamızdaki altınlar, silah depomuzdaki uranyum hepsi yüzlerce ışık yılı uzaklıktaki yıldızlarda... milyarlarca yıl önce üretildi.
I promised myself years ago, all those years, hundreds of times, thousands of times, and now I'm invited.
Kendime yıllar önce söz vermiştim, tüm o yıllar boyunca yüzlerce, binlerce kez ve şimdi davet edildim.
We are here on behalf of the thousands of civilians murdered under orders from the current administration, who have no one else to speak for them and on behalf of the Earthforce units that have joined us to oppose the tyranny that has darkened Earth ever since President Santiago was assassinated three years ago.
Buraya, mevcut hükümet tarafından katledilen ve bizden başka sözcüleri olmayan binlerce sivil ve Başkan Santiago'nun 3 sene önce suikasta gitmesinden sonra Dünya için yüz karası haline gelen zorbalığa karşı çıkmak için bize katılan Dünya Kuvvetleri personeli adına geldik.
And so after exhausting hundreds of thousands of man-hours and leads... federal investigators are finally ready to say... that just as in the St. Louis IRS bombing nearly two years ago... this spring's attack on the FBI... the worst terrorist strike in our nation's history... was the work of one man and one man alone.
Yüz binlerce saat mesainin ardından FBI müfettişleri şu kadarını söyleyebiliyor : Tıpkı iki yıl önce St Louis'deki bombalama gibi bu bahar FBI'a yapılan ve ulusal tarihimizdeki en korkunç terörist saldırı da tek bir kişinin başının altından çıktı.