Tío traducir turco
50 traducción paralela
Okay? He's not like Tío Gomez.
Gomez amcan gibi değil ki o.
Tío Gomez is a guy who cries when he watches telenovelas.
Gomez amcan pembe dizi izlerken ağlayan bir adam.
It is this way since we serve together, but she continued working for the Tío Sam.
Biz göreve başladığımızdan beri bize zorluk çıkartıyor, sanki biz de Sam Amca için çalışmıyoruz. Benden hoşlanıyor.
? Pedro, hazte cargo, t? o!
¡ Pedro, hazte cargo, tío!
Nouvelle cuisine in Tío Pepe's?
Nouvelle cuisine in Tío Pepe's?
You OK, tío?
İyi misin, babalık?
Ay, me dices que tenemos azotes, tu tío.
Oh, kirpikleri amcana benziyor.
Tío Tito.
Tio Tito.
Sorry, Tío Tito.
Üzgünüm, Tio Tito.
Sofia. Tío Rafa.
- Tío Rafa.
Tío. Keep an eye on Chiquirris.
Gözün Chiquirris'in üstünde olsun.
Tío.
Tio.
Tío, we know who did it.
Tio, bunu kimin yaptığını biliyoruz.
Among them, the leader of the group, Chalino Valdez, a.k.a. Lino and one of his personal bodyguards Lorenzo San Martin, a.k.a. Tío.
Onların arasında grubun lideri Chalino Valdez, diğer adıyla Lino ve onun özel korumalarından biri Lorenzo San Martin, diğer adıyla Tio öldü.
El tío! El tío!
Pes!
Okay, tío.
Tamam dayı.
Tío?
Tio?
I just wanna be with tía and tío.
Sadece Tia ve Tia ile olmak istedim.
Uh, hey, uh, I want to talk to your tío, okay?
Amcanla konuşmak, istiyorum, tamam mı?
And what's Jose need a caped crusader to idolize when he's got Tío Carlos?
Jose'nin idolü olması için Carlos varken pelerinli bir savaşçıya ihtiyacı mı var?
Hola Tío, bendición.
Merhaba amca.
Mira Tío, perdóname.
Özür dilerim.
Por favor, Tío.
Lütfen amca.
Oye, Tío. Ese mi amigo.
Amca, o benim arkadaşım.
Tío, watch out!
Dikkat et.
Tío Eduardo, I hear you make a great coffee.
Eduardo, güzel kahve yaptığını duydum.
I mean, besides your tío.
Senin tío hariç.
And like, Zeke, he was raised right, tío.
Ama Zeke iyi yetiştirilmiş, tío.
No, Tío, claro, claro.
Hayır, Tío, claro, claro.
Well... Jackie, you know, my tío, he's been asking when the song's gonna be ready, and I've been lying to him, but I think he's getting suspicious.
Şey, Jackie, benim tío şarkının ne zaman hazır olacağını sorup duruyor, ben de ona yalan atıyorum ama artık şüpheleniyor.
I have to go with Zeke to his internship interview with my tío today... and shit, there's no way he's not gonna be asking about the song.
Zeke ile stajyerlik görüşmesine gideceğim ve benim tio orada olacak ve kahretsin, kesinlikle şarkının nasıl gittiğini sorar.
What if my tío finds out?
Ya tío öğrenirse?
- Tío.
- Tío.
It's fly, tío.
Şahane oldu, tío.
Now, tío, this is Ezekiel.
Şimdi, tío, bu Ezekiel.
I like your tío a lot, Mylene.
Senin tío çok iyi, Mylene.
I went in not even wanting the internship, and by the time I finished talking with your tío, I feel like... you know, he's sharp, you know?
Girdiğimde stajyerliği istemiyordum bile ama senin tio ile konuşmam bittiğinde, şey hissettim... O zeki biriymiş aslında.
No way am I gonna let my tío see you with this criminal.
Tío asla seni bu suçlu ile görmemeli.
Please don't tell your tío.
Lütfen tio'na söyleme.
No, no, no, tío.
Hayır, tio. Bunu istiyorum.
Hola, tío.
- Seni görmek de öyle.
Tío, I'm... I'm just trying to understand, man.
- Tio, anlamaya çalışıyorum dostum.
- Tío.
- Amca.
Tío got snatched out of prison.
Amcamız hapishaneden kaçırıldı.
Tío, keep your head, man.
Tio, başını eğ dostum.
Tío, don't hurt them.
Tio, onlara zarar verme.
You know anything, tío?
Bir şey biliyor musun, Tio?
John, it's your tío.
John, benim amcan.
Tío!
Amca!
Thank you, tío.
Teşekkürler, tío.