Unconfirmed traducir turco
237 traducción paralela
As long as the whereabouts of the necklace remain unconfirmed, he said he wouldn't talk about Cha Hee Joo.
Kolyenin yeri hâlâ bilinmediği için Cha Hee Joo'dan bahsetmeyeceğini söyledi.
If every pilot were to go careering around France looking for unconfirmed aircraft, there'd be no air force left.
Eğer bütün pilotlar onaylanmamış uçakları aramak için tura çıksaydı geriye hava kuvveti kalmazdı.
"Unconfirmed by army" means "unconfirmed", and that's final.
Ordunun onaylamaması, onaylanmadı demektir ve bu kesindir.
No one's ever done that before about an unconfirmed kill.
Daha önce kimse onaylanmamış av için bunu yapmamıştı.
I don't suppose you've had an unconfirmed kill.
Onaylanmamış avın olduğunu sanmıyorum.
By the way, Stachel, there's an impression around that you care more about your unconfirmed kill than you do about Fabian's death.
Bu arada Stachel, gördüğüm kadarıyla onaylanmamış avın ile Fabian'ın ölümünden daha fazla ilgileniyorsun.
To your unconfirmed victory.
Senin doğrulanmamış zaferine.
Reports of another nuclear accident in Red China are as yet unconfirmed.
Kızıl Çin'deki bir diğer nükleer kaza haberi henüz doğrulanmadı...
Just an unconfirmed report, mind you.
Ama bu bilgi doğrulanamadı.
Well, it's unconfirmed...
Doğrulanmadı...
Unconfirmed reports say that the plane plunged into an office block and exploded,... falling debris has set fire to a cinema... and many people in the streets below have been killed.
Teyit edilmeyen haberlere göre uçağın bir iş merkezine çakılıp patladığı düşen enkazların bir sinemada yangın çıkardığı ve aşağıdaki caddede birçok insanın öldüğü rapor ediliyor.
WITHIN THE LAST 12 HOURS, WE HAVE RECEIVED A NUMBER OF UNCONFIRMED REPORTS FROM THROUGHOUT THE NATION
görülen ilginç durumlarla ilgili olabilir.
We have just received an unconfirmed report that Nelson Hayward, candidate for United States Senator from California, has just been shot and killed.
Az önce California'dan Birleşik Devletler senatör adayı Nelson Hayward'ın vurularak öldürüldüğü henüz doğrulanmamış haberini aldık.
Reports ofcannibalism are unconfirmed.
Yamyamlık söylentileri doğrulanmamıştır.
We have an unconfirmed report that the president is going to announce a full-scale military alert tonight.
Henüz doğrulanmadığı halde başkanın bu gece savaş seferberliği ilan edeceği söyleniyor.
Unconfirmed reports say the Khmer Rouge are demanding that any officials of the defeated Lon Nol government especially the so-called Six Traitors of the Cabinet be handed over to them.
Resmi olmayan raporlar, Kızıl Kmerler'in mağlup edilmiş Lon Nol hükümetinin yetkililerinin özellikle de namı diğer Kabine'nin Altı Haini'nin kendilerine teslim edilmesini istediklerini gösteriyor.
Unconfirmed reports...
Teyit edilmeyen bilgilere...
so, we're talking about... an unconfirmed kill.
Yani biz onaylanmamış bir ölümden bahsediyoruz.
It's unconfirmed but I got it from a reliable source.
Kesin değil ama güvenilir bir kaynaktan öğrendim.
"While the existence is unconfirmed, the legend goes back for centuries."
"Maskenin varlığı doğrulanmamışsa da efsanesi yüzyıllardır konuşuluyor."
However, incredibly, we have begun to receive unconfirmed reports... of unexplained appearances of Jonathan Parker... and a man who looks very much like executed mass murderer Horace Pinker...
Ancak, Jonathan Parker ve seri katil Horace Pinker'e ilişkin... - Görüntüler gözlendiği yolunda haberler alıyoruz.
Another report claims a tornado touched down in the Malibu area, but that's, as yet, unconfirmed.
Kasırganın diğer ucuda Meladown alanında yere iniyor fakat bu bilgi daha doğrulanmadı.
Unconfirmed reports say the President was hit in the head.
Doğrulanmamış bilgilere göre başkan başından vuruldu.
That's an unconfirmed report. The President's wife was not hurt.
Doğrulanmamış bilgilere göre başkan başından vuruldu.
Unconfirmed reports say the weapon which downed the plane was an American-built, hand-held missile called the Stinger!
Bilinmeyen bir kaynak uçağın düşme sebebinin Amerikan yapımı, Elden atılan Stinger füzesi olduğunu söylüyor!
According to unconfirmed reports, he is about to tender his resignation to Her Majesty the Queen.
Güvenilir kaynaklardan alınan teyit edilmemiş bilgilere göre istifasını Kraliçe'ye sunmak üzere.
These are unconfirmed allegations, right?
Ama bunlar doğrulanmamış iddialar, değil mi?
Unconfirmed takeover rumors... have pushed Burns Worldwide from 1 / 8 to 52 and a quarter.
Teyit edilmemiş söylentilere göre Burns şirketlerinin hisseleri 0,125 ten 52,25`e çıktı.
Unconfirmed.
Tanımlanmadı.
"Transfer to submarine service unconfirmed."
"Denizaltı birliği hizmetine başvurunuz kabul edilmemiştir."
Unconfirmed.
Kabul edilmemiş.
Five major hits, seven medium, one light, one unconfirmed.
Beş şiddetli darbe, yedi orta, bir hafif, bir doğrulanmamış.
But we have an unconfirmed report that the victim... a woman in her late 20s or early 30s... was savagely mutilated.
Fakat doğrulanmayan bir habere göre... Yaşları arasındaki kadının... vücudu gaddarca parçalanmış.
We have an unconfirmed report that resuscitation efforts may have failed.
Kurbanı hayata döndürme çabalarının başarısız olduğu raporunu aldık.
Details are sketchy right now, but we have an unconfirmed report... that at least two officers have been killed.
Özet olarak, Dino'nun Son Umudu Bar'ında şu anda silahlı adam veya adamlar bir grubu rehin almış bulunuyor. Kesin bilgimiz yok ancak teyit edilmeyen bir habere göre en az iki polis memuru görev sırasında ölmüş bulunuyor.
We do have an exclusive but unconfirmed report of the identity of the man... who is holding these hostages.
Rehineleri elinde tutan adamın kimliği ile ilgili doğrulanmamış özel bir haberimiz var.
As we indicate, that's unconfirmed.
Gördüğümüz kadarıyla bu doğru değil.
Attack unconfirmed. Rumors about success in compromising the HQ. This is no good.
Melek 305 ) } Bir saldırı olduğu gerçeği henüz doğrulanmaz 384 ) } NERV Karargahı'nın doğrudan istila edildiği söylentisi çıkar
CNN has received unconfirmed reports that Air Force One has crashed.
CNN'in aldığı doğrulanmamış bir habere göre..... Air Force One düştü.
I repeat, we have unconfirmed reports... Call the pressroom.
Tekrar ediyorum, elimizdeki doğrulanmamış haberlere göre...
Unconfirmed reports place James Dunn at the scene.
Onaylanmamış rapora göre olay mahalinde James Dunnın görüldüğü.
There are unconfirmed reports at this time from a reliable source that things are in motion.
Şu anda olayların hareket halinde olduğuna dair güvenilir bir kaynaktan alınmış onaylanmayan haberler var.
We have unconfirmed reports that a riot has erupted at Oswald State Penitentiary.
Elimizdeki henüz doğrulanmamış bilgilere göre Oswald Eyalet Hapishanesinde isyan başladı.
Though unconfirmed, sources report Barrows may be implicated with Sheridan for selling top-secret documents to the Chinese government.
Onaylanmasa da, Barrows'un karıştığı sanılıyor Sheridan'la birlikte gizli belgeleri Çin hükümetine sattığı.
Already there are unconfirmed reports of a link between the victims, who are reported to be Arab-speaking, and the bombers of bus 87.
Şu ana dek herhangi bir rapor gelmedi. Kurbanlar arasında arapça konuşanların olduğu da söyleniyor.. 87 numaralı otobüsü bombalayanlar oldukları rapor edildi.
OK, although this is unconfirmed, I think I know who the killer is.
Tamam, kanıtlanmamış olmasına rağmen sanırım katilin kim olduğunu biliyorum.
And now an unconfirmed report beginning to ripple the water that the corporate's first business would be to trade Billy Chapel when the season is over.
Henüz doğrulanmamış olsa da dalga dalga yayılan bir habere göre bu grubun yapacağı ilk iş sezon sonunda Billy Chapel'ı takas etmek.
We are now receiving unconfirmed reports... ( Logan ) Where is this?
Şimdi son durumu sunuyoruz. Burası neresi?
We are now receiving unconfirmed reports...
Şimdi son durumu sunuyoruz.
The technology's existence is unconfirmed.
Teknolojinin varlığı onaylanmamıştı.
UNCONFIRMED.
Doğrulanmamış.