English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ V ] / Vice principal

Vice principal traducir turco

287 traducción paralela
She tried her best, but... the vice principal is really on our case.
Elinden geleni yaptı ama müdür yardımcısı gerçekten bizim olayın içindeydi.
- Mr. Vice Principal!
- Bay Yardımcı Müdür!
- Vice principal, Mr. Mahmut.
- Muavinimiz, Mahmut Bey. - Öyle mi?
I'm the vice principal of this school.
Ben bu okulun müdür muaviniyim.
- You were right, vice principal we could barely find the school.
- Çok doğru söyledin muavin bey, okulun yerini bile zor bulabildik.
She's the vice principal.
Okul müdürünü.
- The vice principal asked him to look into it.
- Müdür bir de onun bakmasını istemiş.
The valley is bigger than I thought.
Vice Principal Vadi, düşündüğünden daha büyüktür.
In anticipation of your arrival, ms. Levias, your other vice principal, and i have appointed an executive committee to oversee certain areas where we have noted a need for improvement - you may sit down, mr.
Gelişinizi beklerken, diğer müdür yardımcınız olan, Bayan Levias geliştirilmeye ihtiyaç duyulan alanları görüşmek üzere bir yönetim komitesi toplantısı düzenledi.
I can't be 10 different places at the same time. Maybe my vice principal can do something without me for once.
Belki müdür yardımcısı, bir kez de olsa bensiz bir şey yapabilir.
Vice principal?
Müdür yardımcılığı mı?
Vice Principal Wolters.
Müdür Yardımcısı Wolters.
The vice principal's taking over till they find a replacement.
Müdür yardımcısı, yeni müdür gelene kadar yerine geçti.
But the vice principal took it round to all the classes and I said :
Müdür yardımcısı torbayı bütün sınıflarda dolaştırınca da :
I practically lived in that vice principal's office.
Hayatım müdürün odasında geçti.
The vice principal at the school corroborates his story.
Müdür yardımcısı Elias'ın hikayesini destekliyor.
Well, I'll have to get permission from the vice principal.
Müdür yardımcısından izin almam gerekiyor.
This is Miss Bassett, our vice principal.
Müdür yardımcımız Bn. Bassett.
I wonder, would you give us a moment alone? - I'm the vice principal.
Bizi biraz yalnız bırakabilir misiniz?
Vice Principal JANG Hak-sa. "Let's Insure Discipline" Struggled in the Great Teachers'Battle.
Müdür Yardımcısı Jang Hak Disiplinden Emin Olalım harekâtıyla Büyük Hocalar Savaşı'na girdi.
So the # 1 suspect is SONG Hak-rim. The # 2 suspect, the Vice Principal.
Böylece bir numaralı şüpheli Song Hak-rim iki numaralı şüpheli müdür yardımcısı oluyor.
Isn't the Vice Principal the only one allowed in the Training Hall?
Sadece müdür yardımcısının meditasyon odasına girmeye izni yok muydu?
In any case, the Vice Principal and I are in the same boat.
Her halükarda ben ve müdür yardımcısı bu işte birlikteyiz.
The Vice Principal has banned all extracurricular activities.
Müdür yardımcısı tüm ders dışı aktiviteleri yasakladı.
Vice Principal? Huh!
Müdür yardımcısı mı?
Vice Principal, it's me, JANG Ryang. JANG Ryang.
Müdür yardımcısı benim, Jang Ryang, Jang Ryang.
Mr. Vice Principal- -
Efendim- -
Principal Sal Mineo, Vice Principal Tony Perkins.
Okul Müdürü Sal Mineo, Müdür yardımcısı Tony Perkins.
All night? Principal Sal Mineo. Vice Principal Tony Penkins...
Okul Müdürü Sal Mineo, Müdür yardımcısı Tony Perkins.
Why are you waiting to see the vice principal?
Müdür yardımcısını niçin görmek istiyorsun?
Right, then. Another poetry recital from the vice principal.
Müdür yardımcımızdan bir şiir daha dinledik.
I know when they're gonna happen before Vice Principal Clemmons does.
Ne zaman yapılacaklarını Müdür Yardımcısı Clemmons'tan önce biliyorum.
My vice principal called in sick today... so it was just me against 208 middle-schoolers.
Müdür yardımcılarımdan birisi hastalandı bugün. 208 orta okulluyla ben uğraşmak zorunda kaldım.
She'd let me walk. Then I was gonna go to the Vice Principal and spill him the street address of the biggest dope port in the burgh.
Sonra da müdür yardımcısına gidip şehrin en büyük uyuşturucu satıcısının adresini verecektim.
Your vice principal.
Müdür yardımcınız.
- You're the vice principal.
- Siz müdür yardımcısısınız.
I was just informing our new friend here about some of the duties as vice principal.
Sadece yeni arkadaşımızı müdür yardımcısı olarak bazı sorumluluklar hakkında bilgilendiriyordum.
- I don't have a vice principal, - Just talk to him!
- Rehberlikçi yok,
Beat the crap out of kids, and I don't get calls from some p.o.'d vice principal sayin',
Diğer çocukları evire çevire dövebilirsin ve ben de o öfkeli telefonlardan almam mesela müdür yardımcısı arayıp
The high school vice principal.
Lise müdür yardımcısı
Vice principal.
Müdür yardımcısı.
- You may think you're special, but let me remind you that I'm still the vice-principal.
- Özel olduğunu sanabilirsin ama sana bu okulun müdür yardımcısı olduğumu hatırlatırım.
- Vice-principal!
- Ama öğretmenim!
Are you crazy. The vice-principal nearly had a heart attack... when he found this in the art room.
VP ( Vice President ) sanat odasında bunu bulduğunda az kalsın kalp krizi geçiriyordu.
He apple-polishes the vice principal.
Kızlar diyelim.
At 3 : 30 yesterday afternoon, Vice-principal McClure contacted me.
Dün öğleden sonra üç buçukta müdür yardımcısı McClure beni aradı.
Vice-Principal Bernard.
Kötülük-Temelli Bernard.
TODAY SHE IS VICE-PRINCIPAL. SHE NEVER MARRIED.
ŞU ANDA MÜDÜR YARDIMCISI HİÇ EVLENMEDİ.
The vice-principal will finish up in a second and then we'll call you in.
Sonra sizi içeri çağıracağız.
The vice-principal thinks you're doing it on purpose to flaunt his authority.
Müdür yardımcısı, otoritesine karşı gelmek için bunu kasıtlı olarak yaptığını düşünüyor.
Vice-principal.
Müdür yardımcısı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]