English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ W ] / We'll be waiting

We'll be waiting traducir turco

397 traducción paralela
We'll be waiting at the retrieval point.
Yerleştirme noktasına bekliyor olacağım.
I'll say goodbye again because we'll both be waiting for you.
Bir daha "Hoşça kal" diyorum. Çünkü ikimiz de seni bekleyeceğiz.
- We'll be waiting for you in the carriage.
- Arabada seni bekleyeceğiz.
- We'll be waiting.
- Bekliyoruz.
But it's after 1 : 00, and Rusty'll be waiting at a place we know.
Ama saat 1 : 00'i geçti, Rusty, bildiğimiz bir yerde bekliyordur.
Alright, Stevens, Alright We'll be waiting at the bank.
Pekâlâ Stevens. Bankada bekleyeceğiz.
We'll be waiting for you, marshal, at the O.K. Corral.
Seni bekliyoruz şerif. O.K. Corral'da!
- Mm-hmm. - Remember, we'll be waiting outside.
Unutmayın, dışarıda bekliyoruz.
- We'll be waiting.
- Bekliyor olacağız.
I'll dive off a second before the crash and swim over to where you'll be waiting on the east shore and we'll be off to Kenya together.
Çarpışmadan hemen önce atlarım, doğu kıyısına yüzerim ve sonra birlikte Kenya'ya gideriz.
We'll be waiting for you.
Sizi bekleyeceğiz.
We'll be waiting.
Bekleyeceğiz.
Well, tell madame that we'll be on the shore at 2 : 00, waiting for her signal then I will swim the moat.
Saat 2 : 00 de orada olacağımızı ve işaretinden sonra hendeği geçeceğimi madama söyleyin.
Tell your friends we'll be waiting for any more that come in looking for trouble.
Arkadaşlarına söyle bela arayan başkaları olursa onları da burada bekleriz.
We'll be waiting for it.
Sizi orada bekleyeceğiz.
We'll be waiting up ahead.
İlerde bekleriz.
- We'll be waiting for you!
- Sizi bekleyeceğiz!
We'll be waiting for a full report.
Eksiksiz bir rapor bekleyeceğiz.
What are we waiting for? Well, we'll be there in an hour, anyway.
Ne bekliyoruz?
We'll be waiting.
Bizi görmeye gelin. Sizi bekliyoruz!
WE'LL BE WAITING FOR YOU.
- Görmeye geleceğimi söyleyin.
We'll be waiting.
Bekliyor olacağız.
We'll be waiting
Bekliyor olacağız.
Any time you care to join us, we'll be waiting.
Sen de katılmak istediğinde seni bekliyor olacağız.
- We'll be waiting for you here.
- Seni burada bekleyeceğiz.
- OK, we'll be waiting for you.
- Tamam, sizi bekleriz.
We'll all be waiting for you.
Seni bekliyor olacağız.
- We'll be waiting for you.
- Sizi bekliyor olacağız.
When he does, we'll be waiting for him.
Geldiğinde onu bekliyor olacağız.
We'll be waiting for you.
Seni bekliyor olacağız.
We'll be waiting at the ship.
- Seni gemide bekleyeceğiz. - Bir bardak da şarap.
Don't forget : We'll be waiting at the ship!
Seni gemide bekleyeceğiz, unutma.
We'll be waiting.
Hazır olacağız.
- We'll be waiting then.
Sizi ofisimize bekliyoruz.
If we don't, he'll be waiting for us there, just like he is now.
Aksi halde bizi orada bekliyor olur, tιpkι şimdi olduğu gibi.
We have to go through two walls, but we'll be waiting for him in the crematorium.
İki duvarı daha gözden geçirmek zorundayız fakat biz onu, ölü yakma yerinde bekleyeceğiz.
We'll be waiting for them in the Sierra.
Onları Sierra'ya gelene kadar bekleyeceğiz.
We'll be waiting up on deck.
Biz güvertede bekliyoruz.
Alright, we'll be waiting for you.
Peki hadi! Seni bekliyor olacağız!
They don't know we got Ketcham yet, but they know we've been to your place and got you, so they'll probably be waiting for us.
Ketcham'ın elimizde olduğunu bilmiyorlar ama sana gidip seni kurtardığımızı biliyorlar bu yüzden bizi bekliyorlardır.
Oka y, Professor! We'll be waiting for you.
Emin olun bekliyor olacağız.
Jump onto the roof of the subject structure go down ropes on the outside drive the suspects out of the building, into the street and we'll be waiting for them.
Söz konusu yapının çatısına atlayacak dışarıdan iplerle inecek şüphelileri binanın dışına, caddeye püskürtecek. Biz de onları bekliyor olacağız.
Since we're all going to be waiting here, I'll fix us all dinner.
-... ben hepimize yemek hazırlayayım.
We'll be waiting.
Bekliyoruz.
You mustn't keep them waiting or we'll have less customers in future
müşteriler bekliyor! ne beceriksiz adamsın be!
All right. We'll be waiting for you on the other side of the forest.
Pekala, Ormanın öbür tarafında bekliyor olacağız.
Okay, the'll be waiting Your report, but if military plan is not feasible, we must be ready to exchange of prisoners.
Peki, komite sizden haber bekleyecek. Ama askeri operasyon mümkün görünmezse, mahkumları salıvermeye hazır olmalıyız.
There's a boat waiting for us and in one hour we'll be in the country.
Orada bizi bir tekne bekleyecek, bir saat sonra da ülkemizde olacağız.
We'll be waiting for you, Elliott.
Seni bekliyor olacağız Elliott.
I'll bet Johnny Carson's holding his breath waiting for you to drop out of the sky... but could you tell us where the cemetery is so we won't be late?
Eminim Johnny Carson gökte nefesini tutmuş seni bekliyordur ama bize mezarlığın yerini söyleyebilir misin, gecikmeyelim?
We'll be waiting for you.
- Sizi bekliyor olacağız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]