We're going out traducir turco
3,009 traducción paralela
Well, that's what we're going there to find out.
Biz de bunu öğrenmek için oraya gidiyoruz zaten.
OK, we're just going to ride it out and make an official complaint.
Pekela, üstesinden geleceğiz ve resmi bir şikayette bulunacağız.
Whatever we get out of its belly, we're going to obtain on site.
Karnından o şeyi çıkardıktan sonra onu bırakacağız.
We're going to detain her till we figure out exactly what's going on here.
Burada neler döndüğünü anlayana kadar onu gözaltında tutacağız.
We're all going to be here for a long time, so... maybe we can figure out a way to let bygones be bygones and, you know, cohabitate.
Hepimiz, uzun bir süre burada kalacağız. Maziyi, mazide bırakıp, birlikte yaşamanın bir yolunu bulabiliriz belki.
All right, if we're just going to resort to childish name-calling, I'm out of here.
Pekâlâ böyle çocukça isimler vermeye başlayacaksak ben gidiyorum.
Everyone, we're going to box everything up and check it out back at the lab, okay?
Herkes dinlesin! Her şeyi paketleyip laboratuvarda kontrol edeceğiz anlaşıldı mı?
What do you... - All those things that you missed out on with Hope... you'll get to experience with this new baby that we're going to create.
Hope'da kaçırdığın tüm o şeyleri yapacağımız yeni bebekte deneyimleyebileceğiz.
All right, that settles it, we're going out.
Tamam, buraya kadar. Yemeğe gidiyoruz.
Well, you need to get him out because we're all going to work.
Onu çıkartman gerekiyor çünkü hepimiz işe gideceğiz.
We're going out
Biz çıkıyoruz.
Because we're friends, I'm going to leave that out of my report
Arkadaşız diye bu yaptığını rapora yazmayacağımı sanma.
- You're going out of your way to talk to that guy because I said we weren't on a date.
- Buluşmada değiliz dedim diye o çocukla bir şeyler yapmaya çalışıyorsun.
We're going to sort this out.
Biz hallederiz.
I'm out here risking my neck for you, and you don't even know where we're going!
Ben burada kendi kellemi riske atıyorum ama sen nereye gittiğimizi bile bilmiyorsun.
Till you can figure that out, we're not going anywhere.
Siz bunu anlayana kadar hiçbir yere gitmiyoruz.
"we're going to get him out of there so fast that your head's gonna spin."
"adamı buradan öyle çabuk çıkaracağız ki başın dönecek."
Mr. Jones, if we take the tube out, there's no guarantee you're going to be able to breathe on your own!
Bay Jones, eğer tüpü dışarı çıkarırsak kendi başınıza nefes alabileceğiniz kesin değil.
All right, we're all going to be hanging out together, have a couple of drinks, a few laughs.
Hep birlikte takılacağız. Bir şeyler içip, biraz güleceğiz.
We make it out of this alive, we're going to Australia.
Buradan sağ çıkarsak, Avustralya'ya gidiyoruz.
Okay, we're going to get out of here, there's always... a way.
Buradan çıkacağız. Daima bir yolu vardır.
Tomorrow we're going to go pick out a Christmas tree and pop some popcorn and string some cranberries.
Yarın gidip çam ağacı alırız. Mısır patlatırız, kızılcık ayıklarız.
We're not going to break up, so get that right out of your head, okay?
Biz ayrılmayacağız, yani bunu kafandan çıkar, tamam mı?
Who knows, maybe you were going to say damn it all, let's go, fall in line, we're out of here but as always, my wonderful country is full of fresh surprises that rob us of the opportunity to reflect even for a moment.
Belki de her şeyin anasını satıp, "Yürüyün düşün önüme lan gidiyoruz." ... diyecektin bilinmez. Ama her zaman olduğu gibi, güzel ülkem hiç biran durup düşünmemize fırsat vermeyen yepyeni sürprizlerle dolu tam macera bir çizgi romandı sanki.
We're going to find out who.
Biz de kim olduğunu bulacağız.
We're going to have fun, and we're going to not freak out!
Eğleneceğiz ve korkmayacağız.
We're going out.
Çıkıyoruz.
I wrote one guy back, and we're going out tonight!
Bir tane adama cevap yazdım ve bu akşam buluşuyoruz!
Anyway, we're going out tonight and you have to come.
- Dışarı çıkacağız, sen de gelmelisin.
I guess there's a whole bunch of kinks we're going to have to work out, huh?
Anlaşılan burada bir sürü arızayla uğraşacağız.
we're not going to be chased out of our goddamn home, okay?
kendi evimizden kovamazlar bizi, tamam mı?
You guys all have to change because we're going out for dinner.
Çocuklar üstünüzü değiştirin. Dışarı yemeğe gidiyoruz.
Get out! - OK, we're going! Scott, go!
Scott, çık lütfen!
I'm going to call your boss and we're gonna figure it out.
Patronunuzu arayacağım ve bu işi çözeceğiz. Gözün üstünde olsun.
Well, ifs decided. We're going out!
Karar verildi, çıkıyoruz!
We're going out, boys!
Çıkıyoruz, millet!
For all you government officials out there, we're going to teach you how to expand your power, and take out political opponents.
Politikacı olanlarınız için.. gücünüzü nasıl büyüteceğinizi öğreteceğiz ve politik karşıtlıklardan da sıyrılacaksınız.
Either way, we're going to find out who this old guy is.
Her iki durumda da bu adamın kim olduğunu öğrenmiş oluruz.
Crane, if you think we're going out onto that ice willingly you have another thing coming.
Crane, o buzun üstüne kendi isteğimizle çıkacağımızı sanıyorsan tekrar düşün derim sana.
Listen, have the girls put out a press release saying that we're even going to spring for the gas for the helicopters.
Dinle, kızlar basın bülteni hazırlasın helikopterlerin yakıtını bile karşılayacağımızı yazsınlar.
We're going to be close-maneuvering with 13 nations out here.
13 ulusla yakın mesafede manevra yapacağız.
If there's no pollinators out there to pollinate, then we're going to have to do it by hand.
Polen yayacak bir polen taşıyıcı olmazsa bunu elle yapmak zorunda kalacağız.
It's not like we're just going out there and playing Russian Roulette.
Rus ruleti oynar gibi öylece aşağıya inmiyoruz.
We're going to get you out, I promise.
Seni kurtaracağız, söz veriyorum.
'Cause that's the only way we're gonna figure out what's going on.
Çünkü neler olup bittiğini anlayabilmemiz için tek yol bu.
We're going to find your sister and we're going to get out of here, okay?
Kardeşini bulup buradan çıkacağız, tamam mı?
Now we're going to make an extra special example out of you.
Ailemi rezil ettin. Şimdi ise senden ekstra özel bir ibretlik yapacağız.
We're going to have this out, you and me.
Buna bir son veriyoruz, sen ve ben.
Well, I'll come and get the rest of the stuff when we figure out where we're going.
Pekala, gelip geri kalan malzemeyi alacağım. Nereye gideceğimize karar verdiğimizde.
Well, we're not exactly picking out China yet, but it's going great so far.
Henüz Çin'e kadar gitmedik ama şimdlik iyiyiz
Okay, Commissioner, we're going to start the operation can you please step out...
Tamam, Komiser, biz ameliyatı başlatacağız Lütfen, çıkarmısınız...
we're going out tonight 29
we're going shopping 19
we're going to be late 92
we're going to paris 19
we're going 715
we're going home now 17
we're going to dinner 19
we're going for a ride 34
we're going home 358
we're going there 17
we're going shopping 19
we're going to be late 92
we're going to paris 19
we're going 715
we're going home now 17
we're going to dinner 19
we're going for a ride 34
we're going home 358
we're going there 17