We're gonna do this traducir turco
1,295 traducción paralela
You got any ideas what we're gonna do about this?
Bu konuda ne yapacağımıza dair bir fikrin var mı?
Now we're gonna do this prom, and we're doin'it right.
Şimdi bu baloyu yapacağız, ve doğru şekilde yapacağız.
You know, we do that, and we're gonna paint this guy into a corner.
Bunu yaparsak onu köşeye sıkıştırmış oluruz.
If we're gonna do this, we have to do it alone.
Eğer bunu yapacaksak, yalnız yapmak zorundayız.
- Well, if we're gonna do something like this...
- Bunun gibi bir şey yapacaksak...
Oh, so we're gonna do this?
Demek bunu yapıyoruz?
Okay, this is what we're gonna do.
Yapacağımız da bu zaten.
we're gonna have to do this later.
Sonra devam ederiz.
Well, wipe the stars outta your eyes, sweetheart,'cause we're gonna do this.
Etkilenmeyi kes tatlım, çünkü bunu yapacağız.
Guess we're gonna have to do this like normal people.
Demek ki bu işi normal insanlar gibi halledeceğiz.
And this is what we're gonna do now.
Şimdi yapacağımız şey şudur.
- no, we're not gonna do this.
- Hayır bunu yapmayacağız.
So if we do this, and I'm not saying we're gonna, because it's crazy... how would it work?
Diyelim "öyle" yaptık. Ama "yapacağız" demiyorum. Çünkü çılgınlık olur.
So this is what we're gonna do :
Bu yüzden yapacaklarımız şunlar :
We're gonna have to do this later but could you do me a favor?
Bunu sonraya bırakmamız gerekiyor ama bana ufak bir iyilik yapar mısın?
This is what we're gonna do, Lemon.
Herkesi yatıma çağır.
If we're gonna do this, can we at least talk about something else?
Eğer bunu... Eğer bunu yapacaksak en azından başka bir şey hakkında konuşabilir miyiz lütfen?
If we're gonna do this, let's do it right.
Madem bunu yapacağız, adam gibi olsun.
No, if you're gonna do this it's gotta be because we are proving a point to the world.
Bunu yapacaksan dünyaya bir şeyi kanıtlayacağımız için yap.
Tracy, we're gonna do this together.
Tracy, bunu beraberce atlatacağız.
[Richard] OK, we're gonna do this on three.
Tamam, üç deyince kaldırıyoruz.
We're gonna do it like this?
Bu durumdayken onu yapabilir miyiz sence?
Look, there's no way we're gonna do this without Mike.
Mike olmadan bunu becermemizin imkanı yok.
What we're gonna do is go with your mother... to see who can take this thing off her head.
Yapacağımız iş : Annenizle birlikte gidip... bu şeyi çıkaracak kimse var mı, bir bakmak.
it's our turn now, and we're gonna do it right this time.
Şimdi sıra bizde bu sefer doğrusunu yapacağız.
We're gonna go to Ted and Mary's after we do this.
Bu işi hallettikten sonra onlara da gideceğiz.
Now, if we're gonna do this, we're gonna have to do this together.
Bunu sürdüreceksek, birlikte sürdürmek zorundayız.
I know it's probably this undercover thing we're gonna do, but it might have been a vision from our future.
Biliyorum muhtemelen bu yapacağımız gizli olaydır ama gelecekten de bir görüntü olabilir.
Now, you all have numbers, so we're gonna do this alphabetically.
Hepinizin numarası var, o yüzden sırayla yapacağız.
- We're gonna do this the right way.
Bu işi doğru yoldan yapacağız.
We're gonna make sure he can never do anything like this again.
Bir daha kimseye böyle bir şey yapmasına izin vermeyeceğiz.
We're not gonna do this test. No...
Bu testi yapmayacağız.
We're gonna do this again next year, And the year after that... maybe for the rest of our lives.
Önümüzdeki yıl, ondan sonraki yıl ve belki de hayatımızın geri kalanında bunu tekrarlayacağız.
If we're gonna stop this attack, we have to do it together.
Bu saldırıyı durduracaksak, bunu birlikte yapmalıyız.
Dad, we can do this, but we're gonna need some help.
Bunu yapabiliriz ama yardıma ihtiyacımız var.
So, if we're gonna do this, if we're gonna make a deal... um -
Eğer bunu devam ettireceksek, eğer anlaşma yapacaksak...
No, we're gonna do this.
Hayır, bunu yapacağız.
We're gonna do this.
Bunu yapacağız.
So, let's talk how we're gonna do this... thing.
Haydi bu işi nasıl yapacağımızı konuşalım.
So, what're we gonna do about this wannabe?
Peki bu salağı ne yapmamız gerekiyor?
We're not gonna do this.
- Böyle yapmayacağız.
We're gonna just have to do this the all-natural way, okay?
Tamamen doğal bir doğum olacak.
- Looks like we're gonna have to do this the old fashion way.
- Gorunuyor ki bu isi eski yontemle halledecegiz.
I think we've come up with the answer to your prayers. This is what I think we're gonna do.
Sanırım dualarınıza yanıt vermek için geldik.
Uh, all right, whoa, whoa, if we do this thing, we're gonna do it togetherokay?
Uh, tamam, şayet bunu yapacaksak, bunu hep beraber yapacağız, tamam mı?
Look, we're gonna do this right, we're gonna do it by the book.
Bakın, bu işi kitabına uygun ve doğru şekilde yapacağız.
You're suffering from severe priapism. I don't think we have time to wait. I'm gonna have to do something about this now.
Bunun için bir şey yapmalıyım.
We're gonna have to do all this after-hours.
Fazla mesai yapmam gerekiyor.
Now, I've gotta be in top physical form if we're gonna do this jump.
Şimdi, bu atlayışı yapacaksak, benim fiziksel olarak zirvede olmam lazım.
Rod, we're really gonna do this jump.
Rod, bu atlayışı gerçekten yapacağız.
This is what we're gonna do.
Şöyle yapacağız.
we're gonna make it 91
we're gonna win 34
we're gonna be rich 35
we're gonna miss you 38
we're gonna get caught 28
we're gonna take care of you 37
we're gonna have so much fun 25
we're gonna go 88
we're gonna get married 27
we're gonna die 177
we're gonna win 34
we're gonna be rich 35
we're gonna miss you 38
we're gonna get caught 28
we're gonna take care of you 37
we're gonna have so much fun 25
we're gonna go 88
we're gonna get married 27
we're gonna die 177