English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ Y ] / You'll figure it out

You'll figure it out traducir turco

596 traducción paralela
But you tell me what it is, and I'll figure out the profit.
Siz bana miktari söyleyin, ben kari hesaplarim.
While you men figure it out scientifically, I'll go and set a few traps. We may not find anything more than a diseased mind, but even that may be interesting. I'll help.
Siz beyler bu işi bilimsel olarak çözerken, ben gidip birkaç tuzak kurayım.
Not yet. You're trying to tell yourself something. What it is, we'll figure out later.
Kendine bir şeyler söylemeye çalışıyorsun ne olduğunu daha sonra anlayacağız.
When you have that, it's easy to figure out where he'll be.
Bunu yapınca, nerede olacağını bilmek kolaydır.
Well, now, maybe if you concentrate real hard, you'll be able to figure it out for yourself.
Belki odaklanırsan, kendin bulursun.
Then I'll figure it out for you.
O zaman senin için ben anlatayım.
You'll figure it out.
- Şimdi ne yapacağız?
Well, you're so smart, figure it out for yourself.
Sen kendini akıllı mı zannediyorsun?
You'll figure it out ".
Düşün, anlayacaksın.
- You'll figure it out.
- Bunu sen çözersin.
All I know is, if you don't figure out the "something," you'll just stay ordinary. And it doesn't matter if it's a work of art, or a taco, or a pair of socks.
Tek bildiğim, o "Bir şey" i halledemezsen, sıradan biri olarak kalırsın ve bu bir sanat parçasıymış Meksika böreğiymiş veya bir çift çorapmış, hiç farketmez.
So if you're so excited about it you can't sleep... well, stay up with me... and I'll figure out some way to keep you occupied.
Eğer bu konuda uyuyamayacak kadar heyecanlıysanız. Benimle kalın. Ben de sizi meşgul edecek bir şeyler bulayım.
I'll tell you what, Fozzie, since you're such an investigative reporter, you figure it out.
Bak ne diyeceğim Fozzie. Araştırmacı muhabir sen olduğuna göre, düşün ve bul.
We'll figure it out, and leave you no doubt.
Hepsini bulup çıkaracağız, Geriye şüphe bırakmayacağız.
Would you know what I mean if I said I don't think I'll ever figure it out?
Eğer bunu çözemediğimi söylersem beni anlayabilir misin?
Why don't you just give me five minutes, and I'll figure it out?
Öğreneceğim beş dakika ver. - Hemen sonuca varamayız.
When you figure it out, you'll understand command.
Bunu anladığında, yönetmeyi de anlayacaksın.
You'll figure it out.
Bunları çözersin.
It might take a while, but you'll figure yourself out.
Biraz zaman alabilir belki ama kendini ifade edecek ve kabul ettireceksin.
AW, CHRIST, JUST THINK ABOUT IT FOR TWO SECONDS AND THEN YOU'LL FIGURE IT OUT.
İsa adına, iki saniye boyunca düşünüp, sonra hemen anlayacaksın.
You'll have to figure it out, won't you?
Anlamını sen bulmalısın değil mi?
You'll figure it out.
Her şeyi anlayacaksınız.
I'll leave it to you two to figure a way out of this.
Bunu aranızda halledin.
You'll figure it all out when I'm slapping the cuffs you.
Kelepçeyi vurduğumda anlarsın onu.
As soon as I figure it out, I'll let you know.
- Şekillendirdiğim zaman, bilmeni sağlayacağım.
You'll figure it out soon enough.
Yakında sen de anlarsın.
And while you try to figure it out I'll find the Lethean and stop him from sabotaging any of the other systems.
Sen çözmeye çalışırken ben Lethean'ı bulup diğer sistemleri sabote etmesini engelleyeceğim.
You'll figure it out eventually.
Eninde sonunda anlayacaksın.
I'll let you know when I figure it out myself.
Cevabı öğrendiğimde sana da söylerim.
- By the time you figure out what it is, we'll be dead.
Siz ne olduğunu anlayana kadar çoktan ölmüş olacağız.
I probably will never be able to figure that situation out. So, you know, whatever I learn here, I'll take into that part of my life and apply it there.
Yani burada öğrendiklerimi hayatımın o kısmına uygulayacağım.
Well, you're so smart, why don't you figure it out?
Peki, Çok akıllı, neden onu anlamaya değil mi?
You'll figure it out.
Bunu da halledebilirsin.
Hell, it'll be years before you figure out what Lester's death really means.
Lester'ın ölümünün ne ifade ettiğini ancak yıllar sonra anlayabileceksiniz.
And then fifty years after that those suckers will be dust and bones and there'll be all these generations of suckers trying to figure out what they're doing on this fucking planet and they'll all be full of shit. It's all so fucking futile. If it's all so fucking futile, what the fuck are you so fucking upset about, fuckhead?
Burada başka insanlar bira içip, pizza yiyip, çikolatalı gofret fiyatını tartışacak ve bir zamanlar burada olduğumuzdan haberleri bile olmayacak. 50 yıl sonra onlar da geberip gömülecek ve yeni nesiller bu kahrolası gezegende ne yaptıklarını merak ediyor olacaklar.
- You'll figure it out. - You all right?
- Bir yolunu bulursun.
Hmm, well, you'll figure it out.
Hmm, Bulacaksın.
We'll figure it out when you get here, okay?
Buraya geldiğinde hallederiz, Tamam mı?
Then depending on where you are and how you feel... I won't know that till I get there and I'll figure it out then.
Sonrası nerede olduğuna ve nasıl hissettiğine bağlı... Oraya gidene kadar bilemem ve sonra bir çaresine bakarım.
You know, you'll figure it out.
Bunu anlarsın.
I'll never figure this out until you figure it out.
Ve siz bunu çözmeden, ben de çözemeyeceğim.
I'm sure you'll figure it out.
Hatırlayacağına eminim.
Organized religion destroys who we are... by inhibiting our actions, by inhibiting our decisions... out of fear of some intangible parent figure... who shakes a finger at us from thousands of years ago... and says, "Do it- - Do it and I'll fuckin'spank you!"
Organize din, binlerce yıl öncesinden bize parmağını sallayıp,... "Dediğimi yap... Dediğimi yap, yoksa kıçına şaplağı yersin!" diyerek... kendi özgür irademizle karar almamıza ve istediğimiz gibi hareket etmemize engel oluyor.
I'm sure you'll figure it out.
Eminim bir yolunu bulursun.
You'll figure it out.
kendin hallet
Poor Andy. Do you think he'll ever figure it out?
Zavallı Andy.Sence hiç öğrenebilecek mi?
But you'll have to figure it out in there.
Ama sorunu orada kendiniz çözmelisiniz.
I got a feeling you'll figure it out.
İçimden bir his bunu halledebileceğini söylüyor.
The senator has great faith that if you think it through, you'll figure it out.
Senatörün bunu çözeceğinize inancı büyüktü.
- If you want to see me again, you'll figure it out.
- Görmek istersen bulursun
We'll figure out what it is, boss. You can count on it.
Onun kim olduğunu, nereden geldiğini anlayacağız patron, buna inan.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]