You should be here traducir turco
1,025 traducción paralela
It's only fitting you should be here for the end.
Sonu için burada olman uygun kaçtı.
It's not right that you should be here.
Burada olmaman lazım.
I don't think you should be here.
Burada olmamalısınız diye düşünüyorum.
You go on nicking and making a bloody nuisance of yourself when you should be here, learning summat useful!
Çalmaya ve baş belası olmaya devam ettin oysa okulda olman ve azıcık da olsa işe yarar bir şeyler öğrenmen gerekirken.
Personally, we're all delighted that you should be here.
Şahsen, hepimiz burada olmanızdan mutluluk duyuyoruz.
Bango, you should not be here.
Bango, burada olmamalısın!
Then it should be possible not to keep me here with you, but to take me out on Sundays.
O zaman burada yanında kalma değil de, beni Pazar günleri çıkarma ihtimalin olur.
- Shall I tell you what that espèce de vieux...? - Women should never be allowed here.
Bu yaşlı keçinin 17 yıldır yaptıklarını anlatmamı ister misiniz?
He should be calling back. Are you here or not?
- Tekrar ararsa, burada mı diyeyim?
I guess I should have realized how... tough they'd be on you around here.
Sanrım farkına varmalıydım ne kadar ters davranırlardı.
Mefody, you should not be the gate-keeper because you will let the whole neighborhood in here to eat.
Mefody, kapı bekçisi olmamalısın çünkü tüm herkesi içeri, yemek yemeye alıyorsun.
You know, the Major's men should be here soon.
Biliyor musun, Binbaşı'nın adamları çok yakında burada olacaklar.
- Do you mean... there are certain people here who believe that this country should be very strong - that it should be dominant?
- Demek istediğin... bazı insanlar bu ülkenin çok güçlü olması gerektiğine inanıyor -... egemen olmalı, öyle mi?
Here am I explaining, you should be ashamed!
İşte söylüyorum, kendinden utanmalısın!
You should be glad that they're here, Mr Poljac.
Burada oldukları için memnun olmanız gerekir, Bay Poljac.
Whether disciplinary action should be taken against you... is a matter for General Worden here.
Seninle ilgili soruşturma kararını General Worden verecek.
Now, your cousin suggested that you join us here at headquarters, but I should think you'd be anxious to get back to the fighting.
Kuzenin burada bize katılmanı önerdi ama bence savaşmaya dönmek için heyecanlanıyorsundur.
Now you tell me that if I should go back, I will be back here... now obviously you must know something that I do not know. -
Şimdi bana diyorsun ki eğer geri gidersem buraya geri dönerim... belli ki birşeyler biliyorsun benim bilmediğim.
Eohippus, if you are one what are you doing here 50 million years after you should be extinct?
Eğer sen bir Eohippus'san 50 milyon yıI önce yok olman gerekiyordu, burada ne arıyorsun?
If it does and if we should have any slight power problems just cool it out. We'll sit here with you. It will be okay.
Eğer yağarsa ve biraz elektrik sorunumuz olursa... sakin olun, biz de sizinle birlikte burada oturacağız, merak etmeyin.
You found the daughters of Osman Bey, they should be safe here.
Osman beyin kızları burada, başlarına bir şey gelsin istemem.
How could I think of catching a train When I should be here helping you?
Burada sana yardım etmem gerekirken trene yetişmeyi nasıl düşünebilirim?
You weren't tired putting it here. Why should I be tired getting it!
Sen bunları saklarken yorulmadıysan ben bulurken niye yorulayım?
You should be ashamed of yourself... leaving me here more than a year now.
Kendinden utanmalısın... bir yıldan fazla beni burada bıraktın.
If, perchance, you should help us achieve that goal, I expect your stay here with us will be very agreeable.
Eğer, şayet, bu hedefe ulaşmamızda bize yardımcı olursan burada bizimle birlikte kalacağın süre zevkli geçecektir.
You know, I don't feel I should be drawn into a domestic scene here.
Bir aile kavgasına karışmak istemiyorum, anlarsın ya.
While you're here with your sister, should you desire a little blonde French love dream to be sent to your room, it will be arranged.
Her ne kadar kız kardeşinizle beraberseniz de, odanıza güzel bir Fransız sarışın yollamamı isterseniz ayarlayabilirim.
You should be bored here...
Buralarda sıkılmıyor musun?
Why don't you just come over here where you should be?
Sadece nereye aitseniz orada durun lütfen.
If my son should come back and your father isn't here... it might be better if you didn't let him in.
Eğer oğlum, baban burada değilken gelirse içeri almaman daha doğru olur.
Why should you? You won't be here!
Niçin sen burada olmayacaksın?
Well, sir, there's something here I think you should be aware of.
- Efendim. Burada görmeniz gereken bir şey var.
There's an ad in here that you should be very interested in.
Burada fazlasıyla ilgini çekecek bir ilan var.
My readers may want to know why you're sitting here next to this warm, friendly fire when you should be out on the chase.
Okuyucularım şunu bilmek istiyor, onları kovalamanız gerekirken neden şu anda bu sıcak ve dostane ateşin yanında oturuyorsunuz?
I haven't got much. But here is a few coins, which should be enough to buy you two a meal.
Fazla bir şeyim yok ama burada birkaç lira var, iki kişilik yemek için yeterli olacaktır.
- You see, 1444 should be right here. - Bo?
- 1444 burada olmalı.
Why should I be quiet? Because Why are you here? You are here to evict me.
Beni evimden çıkaracaksınız.
I'm the one who should be embarrassed being here with you nice people.
Asıl benim burada sizin gibi tatlı insanların yanında olduğum için utanmam gerek.
Then again, it was you who said you'd take care of her, that she should stay here in your house where she'd be safer.
Ve onu koruyacağını söyleyen de sendin burada olursa daha güvende olacağını.
That may be what you do in Munich, or should I say Munchen? But not here, Werner!
Edmund, sen hep yalan söylerdin.
Now, if everything works out, you should be out of here by the very latest 12 -, 12 : 30.
Eğer herşey yolunda giderse en geç 12 : 00-12 : 30 civarında buradan çıkarsın.
Well, you should be safe here for the moment.
Bir süreliğine burada güvende olursunuz.
You should be more concerned about getting out of here alive.
Buradan canlı çıkmak konusuyla ilgilensen daha iyi olur.
Everything you need should be here.
İhtiyacınız olan herşey orada.
I mean, you drop in on a friend, and you know the flat should be empty... and, you find this bugger installed here.
Sen bir arkadaşını uğruyorsun ve dairenin boş olması gerektiğini biliyorsun ve bu pisliklerin buraya geldiğini anlıyorsun.
I think he should be here looking after you.
Bence burda olup sizinle ilgilenmeli.
The guy you are looking for should be here.
Aradığımız adam burada olmalı.
You know, you better crank this up, they should be here any minute.
Şunu çalıştırsan iyi olur, her an burada olabilirler.
Good heavens, to think that you you of all men - should be here in my consulting room.
Aman yarabbi, bir an danışma odamdaki bütün adamları, sana benzetiyorum sandım.
You should not be here until your far distant future.
Siz çok uzak bir geleceğe kadar burada bulunmamalısınız.
You should be proud to have him here.
Burada olduğu için gurur duymalısın.
you shouldn't smoke 23
you shouldn't have done that 152
you shouldn't 299
you should come 233
you should see a doctor 24
you shouldn't have 355
you should know better 74
you shouldn't have said that 26
you shouldn't have bothered 22
you should be ashamed of yourself 149
you shouldn't have done that 152
you shouldn't 299
you should come 233
you should see a doctor 24
you shouldn't have 355
you should know better 74
you shouldn't have said that 26
you shouldn't have bothered 22
you should be ashamed of yourself 149
you shouldn't be in here 36
you shouldn't say that 24
you should know 399
you should have told me 157
you should try it 151
you should 1132
you shouldn't have come here 76
you shouldn't be here 384
you shouldn't have done it 43
you should go 736
you shouldn't say that 24
you should know 399
you should have told me 157
you should try it 151
you should 1132
you shouldn't have come here 76
you shouldn't be here 384
you shouldn't have done it 43
you should go 736