Your shoes traducir turco
3,657 traducción paralela
You know, that was something that never would we ever even dream of walking on white carpeting, especially in your shoes.
Şu kadarını söyleyeyim biz beyaz halı üzerinde yürüyeceğimizi hayal bile edemezdik özellikle bu ayakkabılarla.
oh, you can keep your shoes on it's more like an abandoned house.
ayakkabılarınla girebilirsin. Boş bir evden çok terk edilmiş bir yer.
You and your shoes will be reunited very soon.
Ayakkabılarınla çok yakında yeniden birlikte olacaksın.
I want your shoes.
- ayakkabılarınızı istiyorum.
I do not want to be in your shoes.
Senin yerinde olmak istemem.
Oh, and get cleaned up, dear, and... Change your shoes.
Temizlen tatlım ve ayakkabılarını da değiştir.
And I took all your shoes out of your jacket pockets.
Ben de tüm ayakkabılarını ceketlerinin ceplerinden çıkarttım.
Could you take your shoes off? .
Ayakkabılarınızı çıkartabilir misiniz?
If I was in your shoes, that's what I'd want. Someone on my side.
Senin yerinde olsaydım, ben de yanımda birini isterdim.
Your shoes look pretty worn.
Ayakkabılarını eskitmişsin.
Take your shoes off and come and lie down here.
Sende ayakkabılarını çıkart da uzan şöyle.
Got some sand on your shoes there.
Ayakkabılarında kum var.
I see your shoes are at the pawn shop.
Ayakkabılarını rehinciye mi verdin?
And I don't mean like a possession, like your shoes.
Ayakkabıların gibi sahibi olma durumundan bahsetmiyorum.
Bring $ 5 for gas and... change your shoes.
Benzin için 5 dolar getir... ve ayakkabılarını değiştir.
Because if I were in your shoes... I'd probably go home.
Çünkü senin yerinde olsam muhtemelen evime giderdim.
I've been in your shoes, and I know where it leads.
Ben de bu yoldan geçtim ve nereye vardığını biliyorum.
Alcide, are we gonna talk about the fact that I puked on your shoes?
Alcide? Ayakkabılarına kusmam konusunda konuşacak mıyız?
Well, let's start with why you were cleaning blood off your shoes and work our way up.
Neden ayakkabındaki kanları temizlediğini anlatmakla başlamıyorsun?
How'd you get tomato sauce on your shoes?
Ayakkabılarına nasıl domates sosu bulaştırdın?
Do you want me to help you put your shoes on, or hold back your hair while you hurl?
Ayakkabılarını giymende yardımcı olmamı ister misin ya da onları attığında saçını tutmamı? Neden ki?
- Your shoes. All right, you human heart attacks, last hand.
Pekala, sizi yaşlı insanlar son bir el.
And I love your shoes.
Ayakkabılarını da beğendim.
Just slip these into your shoes.
Yalnızca bunları ayakkabına yapıştır.
Thanks for loaning me your shoes for my swollen feet.
Ayaklarım şişince ayakkabılarını verdiğin için sağ ol.
Your shoes float.
Ayakkabın yüzüyor.
May I ask you to remove your shoes?
Rica etsem ayakkabılarını çıkarır mısın?
You don't have to tell me you got your shoes off.
Ayakkabılarını çıkardığını söylemene gerek yok.
When people come home Leave your shoes at the entrance... take the most fragrant and sits atop.
Eve gelen misafirlerin ayakkabıları içinden en kötü kokanı seçip üzerine oturur.
What, is that so you can, uh, coordinate your firearms with your shoes?
Ayaklarınla ateş etmek için mi birden fazla silahın var?
Whether your shoes are on the right feet.
Her şey yerli yerinde.
And... I want your shoes off ;
Ve... ayakkabılarını çıkar.
Your shoes. When you left that day, you know, you were wearing your fancy shoes, uh, the high heels.
O gün gittiginde yüksek topuklu, süslü ayakkabilarini giyiyordun.
Let's get your shoes.
Haydi ayakkabılarını giydirelim.
Everybody, put on your shoes and let's go.
Herkes ayakkabılarını giysin, gidiyoruz.
You're carrying your shoes.
Ayakkabıların elinde ama.
"I'm always criticizing your shoes, but never offering solutions."
Her zaman ayakkabılarını eleştiriyorum ama asla bir çözüm sunmuyorum.
And I'm just telling you, if it was Gabby who was in your shoes, and I'm not proud to admit this, but I'd tell her to stay out of it.
Bakın size de söylüyorum. Bunu söylemekten utansam da, eğer bu işle Gabby ilgileniyor olsaydı ona bulaşmamasını söylerdim.
As a little mental palate cleanser after that image, please show us your shoes.
Yeter bu kadar zihinsel damak temizliği. Hadi bize ayakkabını göster.
Dress code for Saturday is smart casual, so I don't want to see those shoes, or I'll be sending a letter home to your mammy.
Cumartesi için rahat giysiler olacak, yani o ayakkabıları görmek istemiyorum,... yoksa annene bir mektup göndereceğim.
♪ I've got my eye on you ♪ ♪ and a motive too ♪ ♪ your fooling around's getting blood on my shoes ♪
Xmas _ Tribute İyi seyirler dilerim.
So you stole shoes Are your problems finished?
Hadi ayakkabılarını aldın bitti mi?
Bring your running shoes.
Koşu ayakkabılarını da yanına alsan iyi olur.
You can't wear your street shoes in the office.
Sokak ayakkabılarını ofiste giyemezsin.
You walk in here with your fancy ideas and your fancy shoes...
Buraya garip düşüncelerle ve ayakkabılarla geliyorsun
Yeah, get your dancing shoes on.
- Evet. Ayakkabılarını giy.
Uh, you, ma'am. The frayed thread on your sleeve plus last season's shoes suggest money trouble. True?
Siz, bayan giysinizin iplikleri sökülmüş ayrıca ayakkabılar geçen senin modası sanırım para sorununuz var, doğru mu?
Yeah, with the belt, and the shoes, and the... the color palette is flattering the hell out of your skin tone.
Kemer olsun, ayakkabı olsun. Üstündeki de cilt rengini... -... ortaya çıkarıyor.
Maybe you can consider putting your shoes on.
Belki sende ayakkabılarını giymeyi düşünürsün.
We found the shoes in his fireplace, Your Honor.
Ayakkabıyı onun ocağında bulduk, sayın hakim.
( birds chirping ) I just worry about your arches in those shoes.
Sadece o ayakkabılar içerisindeki tendonların için endişeleniyorum.
shoes 424
shoes off 41
your phone 169
your honor 7894
your own 34
your hat 64
your full name 16
your teacher 17
your best friend 68
your ex 322
shoes off 41
your phone 169
your honor 7894
your own 34
your hat 64
your full name 16
your teacher 17
your best friend 68
your ex 322
your name 485
your tea 43
your sister 409
your mum 57
your majesty 3240
your mother 885
your old man 28
your mom 327
your dad 423
your highness 1544
your tea 43
your sister 409
your mum 57
your majesty 3240
your mother 885
your old man 28
your mom 327
your dad 423
your highness 1544
your point being 45
your brother 593
your mind 60
your mother is dead 28
your face 246
your heart 112
your call 269
your father called 16
your friend 527
your voice 78
your brother 593
your mind 60
your mother is dead 28
your face 246
your heart 112
your call 269
your father called 16
your friend 527
your voice 78