Непростая задача traducir turco
35 traducción paralela
Непростая задача, верно?
Zorlu bir iş, değil mi?
Энакин... стать джедаем - непростая задача... и даже если тебе это удастся, это нелегкая жизнь.
Anakin Jedi eğitimi hiç kolay değildir başarılı olsan bile zor bir hayat biçimidir.
- Джек, это непростая задача.
- Zor bir istek bu.
Похоже, непростая задача.
"Bu işin altından kalkabilecek misin?"
Это непростая задача, ведь нас слишком мало.
Ama başarıya ulaşmak küçük bir çoğunluk için çok zor.
Ларс, это же непростая задача.
Lars, bunu önlemek zor değil mi?
Нашей гостье, миссис Лалите Ладжми, выпала непростая задача.
Özel onur konuğumuz, Bayan Lalitha Lajmi son kararı verdi..
Перед нами с Гомером встала непростая задача раздела совместного имущества.
Homer ve ben, ayrılmanın gerektirdiği acı görevimizi yapıyorduk.
Непростая задача.
Meşakkatli iş.
Непростая задача.
Kolay değildir.
Непростая задача. Я вложил почти два миллиарда долларов в иследование тахионов чтобы заблокировать его способность видеть будущее.
Jon'un geleceği görmesini engellemek için takyon araştırmasına 2 milyar dolar yatırdım.
Изменение будущего - непростая задача, Мерлин.
Geleceği değiştirmek basit bir mesele değildir Merlin.
Убедить гигантское существо из другого измерения делать, что ты хочешь - непростая задача.
Başka bir boyuttan gelen dev bir canavara istediğin şeyi yaptırmak her yiğidin harcı değil.
что для Пан и Нам это очень непростая задача.
Çünkü Pang ve Nam için çok zor olduğunu biliyor
Быть женой агента ФБР - непростая задача, да?
FBI ajanının karısı olmak. Kolay değildir değil mi?
Ну это будет непростая задача...
İşimiz epey zor olacak.
Фредди Меркьюри - непростая задача.
- Freddie Mercury- - becermesi kolay değil. - Sahnede yuhalanmıştı.
Это непростая задача.
Bu, büyük bir iş.
Это непростая задача.
Bu kolay bir iş değil.
Непростая задача.
Sizin için büyük bir meydan okuma.
Непростая задача.
Zor bir görev.
Но оказалось, что постоянно соответствовать вкусам двух бывших торговцев игровыми автоматами, непростая задача.
Fakat sürünen iki eski tüccarı sürekli memnun eder ve onları yüksek kademelere çıkarır.
Возможно, он взаимодействует с ними заранее. И все-таки это непростая задача.
Belki öncesinde bir etkileşime giriyordur.
- Да, все верно. - Непростая задача.
- İstenilen hedef epey küçük.
Непростая задача.
Bu baya abartılı.
Марш-бросок по трем округам до 17 : 00 - очень непростая задача.
Saat 17.00'den önce üç tane daha farklı ile gitmek çok zor olur.
Я точно не знаю... кто назначил эту встречу, мистер Коблпот, но как видите, я занимался восстановлением порядка в этом заведении, а это непростая задача.
Bu toplantıyı kimin ayarladığından emin değilim Bay Cobblept ama gördüğünüz üzere burada düzeni tekrar sağlamakla yükümlüyüm. Ki bu hiç kolay değil.
Но я знаю, насколько это непростая задача.
Fakat, yükleneceğim yükü de biliyorum.
Даже при условии самой тщательной подготовки, шансы на успех составляют 0,000013 % Задача стоит непростая.
İyi eğitimli bir mürettebatla bile, başarı şansı yüzde 0.000013. ... Zor olacak.
Это надо, но задача непростая! Деликатная.
İyi de bu oldukça zor ve hassas bir konu.
Задача непростая.
Kırılması çok zor.
- Задача непростая.
- Bu büyük bir iş.
Задача непростая. Такое уже случалось.
- Hiç kolay bir görev olmayacaktır.
Задача непростая, у него ведь двенадцать лиц.
Kolay değil, biliyorum. 12 tane yüzü var.
Подозреваю, что такое близкое знакомство с Шарлоттой - задача довольно непростая.
Bununla beraber, Charlotte hakkında bilgi toplamak o kadar basit bir uğraş olmasa gerek.