Спортсменка traducir turco
41 traducción paralela
- Отличница, комсомолка, спортсменка.
- Sınıf birincisi, Komünist gençlik örgütünde ( Komsomol ), sporcu.
- Спортсменка? - Дядя про меня все знает.
- Eniştem her şey biliyor benim hakkımda.
Это - студентка, комсомолка, спортсменка, наконец, она просто красавица!
O bir üniversiteli, komsomol, sporcu, ve tek kelimeyle o bir güzellik timsali!
студентка, комсомолка, спортсменка, красавица!
üniversiteli, komsomol, sporcu, güzel.
Эээй, спортсменка, как дела?
Selam fıstık. Nasılsın bakalım?
- Ей это понравится. Она у нас спортсменка.
- Spor yapmaya dünden razı.
- Я его отключила. Зачем будильник, если рядом Барби Спортсменка?
Sporcu Barbie varken çalar saate kimin ihtiyacı olur?
И еще потому, что я, как говорится, спортсменка.
Aynı zamanda dışarıda çok fazla vakit geçiren bir insanım.
1-я - спортсменка Зола Бадд.
İlki Zola Budd adındaki atlet içindi.
- Она спортсменка?
- Sporcu mu?
Таня - спортсменка.
Tania bir atlet.
Она настоящая спортсменка. Поэтому мы вручаем ей эту награду.
Bir atlet gururu ve asaletiyle benzersiz yeteneğini ifade ederek dikkat çekmiştir.
- Спортсменка-лыжница.
- Katolik okul öğrencisi.
Если ты заядлая спортсменка, ты меня не убьешь, если я покурю травку?
Sporcu olduğuna göre, biraz ot tüttürsem beni öldürürsün herhalde?
"Женственная", "свой парень", "спортсменка", "красотка"
Şehvetli, kapı komşusu, neşeli, idare eder.
Итак, "женственная", "буч", "пассивная", "активная" "спортсменка"
Şehvetli, erkeksi, bakımlı, bakımsız, neşeli.
Она... Поставлю "спортсменка"
Neşeliyi işaretliyorum.
Она быстрая, если переживет сегодняшний вечер, то из нее выйдет неплохая спортсменка.
Çok hızlı. Avucunda hızlı bir atlet var.
Она спортсменка. Она играет в теннис.
Sporcuydu, tenis oynardı.
Как дела, девушка - спортсменка месяца?
Nasılsın bakalım, ayın bayan sporcusu?
Как дела, спортсменка?
Nasıl gidiyor, "sportif"?
Её настоящее имя Хизер Акселрод Истинная спортсменка в средней школе
Kızlık adı Heather Axelrod, lisede sporcuydu.
Она же профессиональная спортсменка.
O bir üniversitenin Beden Eğitimi bölümü mezunu.
Одна спортсменка на пробежке.
Koşu yapıyormuş.
Если ты научный гений или какая-нибудь сумасшедшая спортсменка которая любит кемпинги и скалолазание... две вещи которые я, кстати, ненавижу... но я с радостью займусь ими, если это то, что будет важным для тебя, потому что ты...
Bilime düşkün bir inek mi yoksa vahşi doğayı, kamp yapmayı ve kayalara tırmanmayı seven biri mi olacaksın bilmiyoruz. Nefret ettiğim iki şey bu. Ama istiyorsan ikisini birden bile olabilirsin çünkü baban senin her anında yanı başında olacak.
Мисс Бейкер - честная спортсменка.
Bayan Baker dürüst bir sporcu.
- Джордан Бейкер известная спортсменка? Гольфистка?
- Jordan Baker ünlü spor yıldızı mı?
Я не спортсменка, но удивить могу.
Sporla pek uğraşmıyorum ama yaptığım zaman insanlar etkileniyor.
При всем уважении, но Джозефина потрясащая спортсменка и национально-заслуженная ученица
Sözüne dikkat et. Saygısızlık yapmak istemedin ama Josephine tam bir atlet ve burslu bir öğrenci.
Не спортсменка, как Аксель.
Axl gibi sporcu değilim.
Спортсменка - играла в "захвати флаг".
Atletlerin en önde bayrak taşıyanıydı.
Потому что, ма, ты худшая в мире спортсменка!
Çünkü sen dünyanın en kötü sporcususun!
Пять - ты неуклюжая как черт. А пятнадцать - спортсменка.
5 verilmişse çok sakarsındır ama 15 sporcu olduğunu gösterir.
Спортсменка давно подвергалась нападкам в Интернете, начатыми троллем под ником "Охотник на шалав 42".
Danimarkalı sporcu Skankhunt42 isimli trolün başlattığı acımasız online saldırıların hedefi oldu
Она достойная студентка и спортсменка.
Başarılı bir öğrenci ve sporcu.
Насколько я понимаю, ты довольно продвинутая спортсменка.
Anladığım kadarıyla epey başarılı bir atletsin.
Артистка и спортсменка.
- Sanatçı ve atlet.
Я спортсменка, принцесса или заучка?
Bir sporcu muyum, inek bir öğrenci miyim ya da bir prenses miyim?
И она отличная спортсменка.
Ve çok yönlü iyi bir spor.
Спортсменка.
Sanki bana borcunu ödetmek için benimle oynaman çok farklıydı.
Ну, продолжай давить, спортсменка.
İtmeye devam et kalçaüstadı.