English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ С ] / Сталь

Сталь traducir turco

386 traducción paralela
Она будет его обучать... и в конечном счете в своей организации станет твердой как сталь... тягучей в своей тактике и легко приспосабливаемой в своей целостности.
Onun öğretisi olacaktır... ve sonuçta çelik gibi sert organizasyonunda... taktiklerinde uysal ve bütününde kolay uyum sağlayan ;
Роса на листьях, лунный свет а внутри холодные как вороненая сталь!
Köpük banyoları, hayat dolu sabahlar ve ay ışığı içeride ise, buz gibi bir soğuk!
Но мы знаем мисс Фрост. Стрелы не пробивают сталь.
Bayan Frost'u tanımasak!
Трут, сталь, кремень, огонь.
Çıra, Çelik, Çakmaktaşı
Силы, наполнявшие меня, переходят в эту сталь.
Bir zamanlar beni çarpan yıldırımları şimdi ben bu demirlere aktarıyorum. Çarpıyor mu denizciler?
В обоих случаях в тебя попадает сталь. Только пулемет быстрее, и от него не так больно.
İkisi de midene giren çelik parçası sonuçta... ama makinalı daha çabuk, temiz ve daha az acı verir, değil mi?
Очень тяжелая сталь пошла.
Çelikler çok ağır.
Пусть познают римскую сталь!
Onlara Roma kılıcının tadını gösterelim.
Упрямые парни, закаленные как сталь.
Çelik gibi sertleşmiş insanlar, çetin cinsler.
Микрофон не магнитится. Это не может быть сталь. И никакой ржавчины на поверхности, потрогайте.
Mikrofon da yapışmıyor, yani çelik de değil, ayrıca yüzeyinde paslanma da yok.
Он падает на землю,.. ... кусая холодную сталь.
Ve yerde yuvarlanır soğuk çeliği ısırarak.
Хью был верен и тверд как сталь.
Hugh güvenilir ve sadıktı.
Дам вам другую - "сталь".
Sana başka bir "çelik" veririm.
Что за сталь?
- Ne tür bir çelik?
Индия свободна потому, что она приняла на себя всё, что огут совершить сталь и жестокость и она не склонилась и не отступила. "
Hindistan özgür. Çünkü çeliğin ve zalimliğin yapabildiği herşeye maruz kaldı ama ne korkup sindi, ne de geri çekildi. "
Я не Колдун, но я с удовольствием испробую твою сталь, старый приятель.
Ben büyücü değilim..... ama çeliğini seve seve test ederim, eski dost.
Кроме того, нержавеющая сталь делает рассеивание потока...
Ayrıca paslanmaz çelik yapısı sayesinde akı dağılımı...
Поцелуй сталь, ублюдок!
Çeliğimi öp, alçak herif!
Благодаря вашей алхимии ржавая сталь блестит подобно серебру.
Kimyanızdaki bileşim bu değersiz metali gümüş gibi parıldatıyor.
На всякий случай, если ты не захочешь говорить... я буду тебя стимулировать, вколачивая эту холодную сталь... в твою малоберцовую кость.
Şimdi, söylenen şeyi yapmaktan çekiniyorsan... bu soğuk çeliği, fibulana çakarak ; seni cesaretlendirebilirim.
5-миллиметровая сталь, новые шины.
5 milimetrelik çelik, yeni tekerlekler.
- Но режет как сталь.
- Ama çelik gibi keskin.
" И вряд ли молот в кузнице циклопов За ковкой лат для Марса плющил сталь Бесчувственней, чем Пирров меч кровавый Пал на Приама.
İntikam duygusuyla doğruldu ve Kikloplar'ın çekiçleri bile Mars'ın delinmez zırhları üstüne düşerken bile Pyrrhus'un Priam'a indirdiği kanlı kılıçtan daha amansız değildi.
Я заменил слабую плоть на сильную сталь.
Zayıf olan vücudu güçlü olan... çelikle değiştirdim. Bak!
Фей-Хунг, мужчина должен быть твёрд, как сталь. Я понимаю.
- Fei-hung, bir erkek çelik gibi sağlam olmalıdır
Мужчина должен быть твёрдым, как сталь. Из него течёт кровь, а не слёзы.
Erkek çelik gibi sağlam olmalıdır, Erkek kolayca gözyaşı dökmemelidir.
Вся эта сталь
Yığınla çelik...
И вот он попытается снова разорвать сталь Силой лишь своих могучих рук.
Kemik kıran sadece güçlü kollarını kullanarak bir kez daha zincirleri kırmaya çalışacak.
Бедный шедевр сталь столь сумасшедшим... Что уверил себя в том, что одна-единственная слеза спасёт его.
Sonra zavallı şaheserin gözü o kadar dönmüş ki bir damla gözyaşının onu kurtarabileceğine bile inanmış.
У меня аллергия на сталь.
Çeliğe alerjim var.
Настоящая сталь!
Gerçek çelikten!
В нем была чистая сталь.
Kargo ham çelikten oluşuyordu.
Сталь принадлежала м-ру Созе и должна была быть доставлена в Пакистан для ядерного реактора.
Bay Soze'ye ait olan ve nükleer reaktörde kullanılmak üzere Pakistan'a giden çelikten.
Вы не могли этого знать. Человек, перевозивший сталь, работал на м-ра Созе не зная этого.
Bunu bilmenize imkan yoktu, Bay Keaton çünkü çeliği sevk eden kişi haberi olmadan Bay Soze namına çalışıyordu.
Моё тело твёрдо как сталь!
Benim vücudum hala kaya kadar sert!
И не железо ты влечешь, а сердце Верней, чем сталь.
" Adeta bir pusuladır o, ama tek yönlü
Мы производим сталь, нефтепродукты... различные химикаты.
Şirketimiz çelik, Petrol ürünleri ve uçucu kimyasallar üretiyor.
Сверхпрочная сталь.
Çift kat çelik.
Самым главным промышленным продуктом здесь является сталь.
Tüm bunlar Sheffield'ın ana endüstrisi üstüne kurulu. Çelik.
Хорошая сталь.
Demir kaliteli.
Ты - сталь!
Sen bir çeliksin!
А если мне станет очень жарко так хорошо взять этот нож. И прислонить холодную сталь к, м-м-м моему телу.
Çok sıcak basarsa şu bıçağı alıyorum ve soğuk çeliği vücuduma değdiriyorum.
Немецкая сталь.
Alman çeliği.
Вы видели, какие машины мне удалось создать неужели я не создал бы для своего туловища машины, работающей на пару, и твёрдой как сталь?
Makinelerin kullanımına tanık olunca, alt yarımın yerini tutacak birşey bulacağımı tahmin edersiniz. İyi pompalayan ve çelik gibi birşey.
Сталь и текстиль.
Mendel!
"Да, я просто родом из Штутгарта, где делают сталь и варенье."
"Evet, ben çelik ve reçel bölgesindenim, Stuttgart'ın."
Сталь экранирует.
Metal Plakalar yüzünden.
При чём тут сталь?
Plakalar değil.
- Сталь, сталь.
Çelik.
- Это сталь
- Çelikten mi?
Огнеупорная сталь.
yeni kapımı kontrol et.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]