English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ У ] / Уже еду

Уже еду traducir turco

514 traducción paralela
Потому что я уже еду в "Пупок" снимать девочку.
Çünkü ben Belly Button'a şu kızı almaya gidiyorum.
Я с тобой. Хорошо, только скорее, я уже еду.
Çabuk ol, hemen çıkacağım.
Я уже еду.
Orada bekle ve sakın yerinden kıpırdama. Hemen geliyorum.
Я уже еду.
Şimdi çıkıyorum.
- Только скажите ему, что я уже еду.
Ona yolda olduğumu söylersiniz, tamam mı?
Нет, нет. Я уже еду. - До встречи.
- Hayır, ben gelir onu alırım.
Уже еду. Да.
Yoldayım.
– ади бога, скажите ему, что € уже еду.
Tanrı aşkına, Ona yolda olduğumu söyleyin.
Фриц, я уже еду.
Fritz, yoldayım geliyorum.
Да, я уже еду к вам.
Evet, şu an... Evet şu an yoldayım.
Я уже еду. - Только отвезу собак и буду у тебя.
Köpekleri bırakıp hemen geliyorum.
Я уже еду.
Yola çıktım.
Уже еду. Спасибо.
Hemen gideceğim.
Да, я уже еду к тебе.
Evet yoldayım.
Уже еду.
Yola çıkıyorum.
Я уже еду.
Yoldayım.
- Натан, я уже еду за ним. Милиция - это не вариант.
- Lübnan'lı militan bir alternatif olamaz.
Уже еду.
Yola koyuldum.
- Уже еду.
- Hemen geIiyorum.
Я уже еду.
Hemen geliyorum.
я уже еду, Паркер.
Ben gidiyorum, Parker.
Полосе, по которой ты едешь! Если я уже еду по ней, так в чем дело?
- Madem üstündeyim, o zaman mesele ne ki?
- Хорошо, уже еду.
- Pekala. Oraya geliyorum.
Я уже еду!
Ben gidiyorum!
Можешь сказать мистеру Шоу, что я уже еду туда, и лучше, чтобы он был в защитном костюме, когда я приду.
Bay Shaw'a söyle... şimdi oraya gidiyorum. Vardığımda koruyucu kıyafetler giyiyor olursa iyi olur!
- Уже еду.
Tamam, bir şeyler giyip çıkıyorum.
Я уже сказала мисс Бланш. Я еду встречаться с человеком по поводу заседания в суде присяжныx.
Şimdi Bayan Blanche a söyledim Jüri göreviyle ilgili bir adamı görmek için şehre iniyorum.
Я уже никуда не еду.
Bir yere gitmiyorum.
Но вот... я еду в Берлин, и я уже не еврей.
Ama Almanyadayım ve artık Yahudi değilim.
Ты уже рассказывал мне о том, как потерял способность добывать еду, когда ты научился говорить!
Konuşmayı öğrenince avcılık meziyetlerini nasıl kaybettiğinle ilgili kısımları da anlatmayı unutma bari!
Уже еду!
Dikkat etsene!
Я еду домой, мне уже хватит этих загадок!
Eve gidiyorum bu kadar muamma yeter.
Я пойду на луну, я клянусь Богом, я уже туда еду.
Aya gideceğim, Tanrı adına yemin ederim ki, oraya gideceğim.
Я уже никуда не еду.
Daha fazla sürmeyeceğim.
Успокойся, я уже еду.
Tamam, geliyorum.
Когда в ресторане вы просите пакет, чтобы сложить туда оставшуюся еду то уже заранее понимаете тщётность своих попыток.
Bir lokantada, yemedikleriniz için paket yapılmasını ne zaman isteseniz ortada bir başarısızlık duygusu eser, değil mi?
Значит, его уже уволили, а он по-прежнему брал еду с собой ; продолжал надевать форму и притворялся, что идет на службу.
İşten atıldığı halde karavanasını yapıyor iş elbiseleriyle, işe gider gibi yapıyordu.
Крамер, я уже устал от того, что ты приходишь и съедаешь всю мою еду.
Kramer, buraya gelip bütün yiyeceklerimi yemenden bıktım artık.
Вы уже привезли еду из ресторана?
artan yemekleri bırakmak için?
Я доставляю еду уже 6 лет.
Altı yıldır.
- Ну да, ты весь день на кухне, и потом тебе на еду уже и смотреть не хочется.
18 yaşındaydım. 6 ay kadar. Ne param ne de işim vardı.
Да, но я уже не еду, я остаюсь.
Burada kalıyorum.
Лилли, я уже еду.
Lilly, geliyorum.
Уже еду!
Lilly, yoldayım.
Я уже еду.
Yola çıkıyorum.
Всю еду уже унесли.
Yemek çoktan bitmiştir.
Достаточно уже того, что авиакомпании сознательно отменяют рейсы, вызывая неблагоприятные задержки и подают еду, по вкусу напоминающую картон.
Kasıtlı uçuş iptalleri, beklenmedik rötarlar karton kutularda servis edilen yemekler gibi nedenlerle günümüzde uçuşlar, çekilmez bir hal aldı.
- Что делать? - Позвони в суд, что я еду. Скажи, что я уже у дверей.
Onları arayıp, yolda olduğumu, hatta binanın merdivenlerinde olduğumu söyle.
Я уже принес ей одежду и еду для ее шив-рот с Ангелом.
Angel'ın başında nöbet beklerken ona kıyafet ve yiyecekler satın aldım.
Я уже в долбаном Аппер Марлборо, Мэриленд, и все еще еду на юг.
Marlboro ile Maryland'ı geçtik, hala güneye gidiyoruz.
Я уже еду.
Oraya geliyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]